Kadın emeği olmadan moda dünyası olmaz

ÜMİT TEMURÇİN

Geçtiğimiz haftanın en önemli gündemlerinden biri “8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü”ydü. Biz de bu hafta renkler, trendler ve tasarımlardan konuşmak yerine, üreten, geliştiren ve kreatif çalışmalara imza atan kadınlar hakkında konuşmak ve moda dünyasını var eden kadınlara bir selam göndermek istedik. 

Geçtiğimiz hafta ülkemizde ve tüm dünyada “8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü” vesilesiyle kadınların yaşadıkları sorunlar ve hak ihlalleri bir kez daha ele alındı, konuşuldu. Ben de tekstil ve moda sektörü üzerine yazı yazan biri olarak bu haftaki yazımı moda dünyasının kreatif, geliştirici, üretici ve tüketici kısmında en önemli pozisyonlara sahip olan kadınlara ayırmak istedim. Bu özel günün hikâyesi aslında trajik bir olaya dayanıyor. Sonrasında da etkisi tüm dünyada hızla yayılıyor ve kadınların her alanda daha iyi şartlar elde etmesi için çalışmalar yapılıyor. Bence alınacak daha çok yol var ama mücadele ve gelişmeler de çok umut verici.  

HİKÂYE AMERİKA’DA BAŞLIYOR 

8 Mart 1857 tarihinde, Amerika'nın New York kentinde, 40 bin dokuma işçisi daha iyi çalışma koşulları istemiyle bir tekstil fabrikasında greve başladı. Ancak polisin işçilere saldırması ve işçilerin fabrikaya kilitlenmesi, arkasından çıkan yangında işçilerin fabrika önünde kurulan barikatlardan kaçamaması sonucunda 120 kadın işçi can verdi. İşçilerin cenaze törenine 10 binde fazla insan katıldı. Aradan geçen uzun yıllardan sonra, 26-27 Ağustos 1910 tarihinde Danimarka'nın Kopenhag kentinde 2.Enternasyonale bağlı kadınlar toplantısında (Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı) Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin, 8 Mart 1857 tarihindeki tekstil fabrikası yangınında ölen kadın işçiler anısına 8 Mart'ın “Dünya Kadınlar Günü” olmasını önerdi ve bu öneri oybirliğiyle kabul edildi. 

BAZI ÜLKELERDE YASAKLANDI

İlk yıllarda belli bir tarih saptanmamıştı. 1921'de Moskova'da gerçekleştirilen 3. Uluslararası Kadınlar Konferansı'nda tarih “8 Mart” olarak belirlendi ve günün adı da "Dünya Emekçi Kadınlar Günü" oldu. Birinci ve İkinci Dünya Savaşı yılları arasında bazı ülkelerde anılması yasaklanan 8 Mart, 1960'lı yılların sonunda Amerika Birleşik Devletleri'nde çeşitli gösterilerle anıldı. Batı Bloku ülkelerinde daha güçlü bir şekilde gündeme geldi. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 16 Aralık 1977 tarihinde 8 Mart'ın "Dünya Kadınlar Günü" olarak anılmasını kabul etti. 

TÜRKİYE’DE 8 MART 

Atatürk’ün gerçekleştirdiği ilke ve inkılaplarda, kadınlarımıza verilen hak ve öncelikler rehberliğinde, Türkiye'de 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü ilk kez 1921 yılında "Emekçi Kadınlar Günü" olarak kutlanmaya başlandı. 1975 yılında ve onu izleyen yıllarda daha yaygın ve kitlesel olarak kutlanmış, kapalı mekânlardan sokaklara taşmıştır. "Birleşmiş Milletler Kadınlar On Yılı" programından Türkiye'nin de etkilenmesiyle, 1975 yılında "Türkiye 1975 Kadın Yılı" kongresi yapıldı. 12 Eylül Darbesi'nden sonra cunta yönetimi tarafından dört yıl süreyle herhangi bir kutlama yapılmasına izin verilmedi. 1984'ten itibaren her yıl çeşitli kadın örgütleri tarafından "Dünya Emekçi Kadınlar Günü" kutlanmaya devam ediliyor. 

‘’DESTEĞİN YETER, HAYALLERE GÜÇ VER’’

Bu yıl da 8 Mart Çarşamba günü birçok sektör, sivil toplum kuruluşu, markalar veya bireyler özel organizasyonlar gerçekleştirdi. Kimi siyasi, kimi hukuki, kimi ise kreatif ve hayaller konusunda farklı konu başlıklarının altını çizdiler. Bir gün değil tüm yıl boyunca bu çalışmalarına devam edeceklerini duyurdular. Moda dünyası da bu sektörlerden biriydi. Ben de aldığım davet üzerine bu organizasyonlardan birine katıldım. Farklı kuruluşların bir araya geldiği, kolektif ve kreatif bir sosyal sorumluluk projesi olmasından dolayı sizlerle de paylaşmak istedim. Gliss, “Desteğin Yeter, Hayallere Güç Ver” projesi kapsamında, genç kızlarımızı hayal kurmaya teşvik etmek ve girişimcilik konusunda onlara cesaret vermek üzere harekete geçiyor. Bu amaçla İstanbul Kültür Üniversitesi’nde “Yaratıcı İş Fikirleri” konulu bir yarışma düzenleyecek olan Gliss, birincilere sermaye desteği verecek. Ayşe Kucuroğlu, Aslışah Alkoçlar, Ayşe Tolga, Başak 

Dizer Tatlıtuğ ve Yasemin Özilhan tarafından hazırlanan saç küpelerinin içinde bulunduğu özel Gliss ürün setlerinin satışından elde edilen gelirin bir kısmı da projeye aktarılacak. Proje için hazırlanan saç küpesi hediyeli Gliss ürün setleri, sadece Watsons mağazalarında satışa sunuluyor.  

GÖKÇE BAHADIR’DAN PROJEYE DESTEK 

Gliss’in “Desteğin Yeter, Hayallere Güç Ver” projesi, 8 Mart 2017’de başlatıldı. Markanın yüzü Gökçe Bahadır da o gün destek vermek üzere bizlerleydi.  Konuşması sırasında, gücünü hiç yılmadan çalışmaktan aldığını söyleyen Bahadır, durmadan üretmeye devam edeceğini paylaştı. Ayrıca işbirlikçi markasının böylesi bir sosyal sorumluluğa destek vermesinden büyük mutluluk duyduğunu ifade etti. Ben de kendisiyle tanışıp ayak üstü sohbet ettim. Oldukça samimi ve güçlü bir kadın olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Proje lansmanı, projeye destek veren isimlere plaketlerinin takdim edilmesi ve güzel dileklerle son buldu.  Ben de dilerim kadınlara hayal kurma ve gerçekleştirme cesareti veren bu projeler sadece 8 Mart’ta değil, yılın her gününde devam eder.