BAŞAK BIÇAK / basakbicak@gmail.com
Chris Van Allsburg’un, 1981 tarihli kitabından Joe Johnston imzasıyla beyazperdeye uyarlanan ve Robin Williams’ın enfes oyunculuğuyla 90’lı yılların en sevilen filmleri arasında giren Jumanji’nin (bilhassa benim gibi o yıllarda çocuk olanların hafızalarına kazınan), Hollywood’un yeniden uyarlama/devam filmi çekme furyasına dâhil olması kaçınılmazdı; nitekim 2017 yılında bir devam filmi sinema salonlarını doldurdu.
VAHŞİ ORMAN SERÜVENİ
Jumanji: Welcome to The Jungle (Jumanji: Vahşi Orman), Jake Kasdan yönetiminde karşımıza çıkarken, o çok sevdiğimiz oyunu modern bir şekle büründürmeyi de ihmal etmedi. Video oyununa dönüşen ve bu kez, bir grup arkadaşın oyunun içerisine girerek farklı avatarlarla vahşi bir ormanda tehlikeli bir serüvene atılmasını anlatan film, ne yazık ki orijinal yapımın derinlikli yapısından uzak durarak salt eğlence odaklı bir eser haline geldi ve bu yüzden pek çok eleştiriye maruz kaldı. Alan Parrish’in (Robin Williams) dramatik ve bir o kadar da heyecanlı hikâyesi, Hollywood’un buluğ çağındaki gençlerin maceralarına yönelmesinin de etkisiyle Welcome to the Jungle’da, Spencer (Alex Wolff) ve arkadaşlarının odağında olduğu bir macerayla senaryolaştırılırken; Dwayne Johnson, Jack Black ve Kevin Hart gibi isimlerin varlığı ile filmin eğlence düzeyi bir nebze olsun arttırıldı. Aynı kadroyla ve benzer bir öyküyle yoluna devam eden Next Level ise Spencer ve arkadaşlarının yanına iki yeni isim daha ekliyor: Spencer’ın dedesi Eddie ve onun arkadaşı Milo… Konu itibarıyla ilkinden farklı bir serüven vaat etmeyen, derinliksiz karakterleri sebebiyle dramasının içini boşaltan ve oyunun oynandığı mekânları değiştirerek “yeni” bir öykü sunma gayreti içerisine giren The Next Level, bu haliyle kötü bir film izlenimi uyandırsa da aslında klasik izle-unut filmlerinin yapısına uygun bir tavır sergiliyor ve bence ortalamanın üzerine çıkabiliyor.
RORY MCCANN SÜRPRİZİ
Orijinal Jumanji’deki hissiyatı bulmamız pek tabii mümkün değil ki zaten bunun olmayacağını Welcome to the Jumanji’de anlamıştık. Dolayısıyla üçüncü film de, kendisini ve seyircisini doğru bir yerde konumlandırarak, vaatlerini yerine getirme konusunda başarıya ulaşan bir esere dönüşüyor. The Next Level’ın yukarıda bahsettiğim yeni ve en iyi kazanımı ise Danny DeVito ile Danny Glover ikilisi… İçine girdikleri avatarlarla seyir zevkini yükselten ve mizah dozunu arttıran bu karakterlerin dışında bir de enteresan bir isim daha vardı ki o da Game of Thrones’dan tanıdığımız Rory McCann… Jurgen the Brutal’a hayat veren oyuncuyu yine alıştığımız gibi GOTvari bir ortamda izlemek enteresan oldu. Dwayne Johnson, Jack Black ve Kevin Hart’a gelince… Bu üç oyuncu dışında Jumanji’de varlık gösterebilen birileri olduğunu söylemek zor. Zaten Eddie ve Milo’nun karakterlerini sırtlayanlar onlar oldukları için doğru bir bileşimle genç yaştaki diğer oyuncuların açığını da kapatıyorlar. Elbette büyük performanslar söz konusu değil ancak eğlence odaklı bir film için yeterli düzeyde…
Özetle Jumanji: The Next Level’ın iyi bir popcorn film olduğunu ve durmak bilmeyen aksiyonu ile sinemada izlenmeyi hak ettiğini söylemeliyim. Kafa boşaltmak istiyorsanız ve eğlenceli bir iki saat peşindeyseniz, bu film tam size göre.