Hülya Botasun’un 7 Ocak 2017 tarihine kadar görülebilecek sergisinde, insan figürünü andıran ağaç formlarında tuval üzerinde akrilik resimler dikkati çekiyor. Her biri bir insana benzeyen hayvan portreleri, kâğıt işler, akrilik ve suluboya çalışmalar da sergide görülebilecek. Mimesis, doğa ve insan davranışının sanat ve edebiyatta taklide dayanan temsilidir. Aristoteles, sanatın rolünün ’doğanın taklidi’ olduğunu ileri sürerken kullanmıştır. Aristoteles, insanda bir taklit (mimesis) yeteneği ve hazzının bulunduğunu sanatçının olayların ve varlıkların özündeki ideali, fikri taklit ettiğini söylemiştir. Sanatçı adeta doğanın eksik bıraktığı şeyleri tamamlar. Sanatçının hayal gücü ve yaratma ilkesi savunulmuştur. Hayal gücü taklitten daha kuvvetlidir. Taklit yapılırken estetikten, estetik hazdan, duygulardan ve hislerden uzak yapılamaz. Mimesis kavramı, Antik Yunan filozoflarıyla başlayıp, Rönesans sanatçılarıyla devam etmiş ve günümüze kadar gelmiştir. Var olanı resim ve diğer sanat dallarıyla gerçeğe farklı düşüncelerle benzetmektir.
SERGİ HAKKINDA
Hülya Botasun’un ürettiği hayvan resimlerinde, hayvanlar üzerinden mimesisler yapılmıştır. Sanatçı; insanlarda görülen ifade tarzlarını, formlarını, özelliklerini, ruh hallerini, duyguları ve hisleri hayvan portreleri olarak resmetmiştir. İnsanlarda görülebilecek hissiyatı hayvan resimlerine yüklemiştir. Hayvan portrelerini izlerken resimlere insanda var olan ifade tarzlarını ve ruh hallerini düşünerek ve yükleyerek algılamamız gerekir.