Hayatın içinden ‘Yol Arkadaşım ve Ben'

Onlar hem oyuncu hem de müzisyen. Şimdilerde ise sosyal medyanın fenomeni olarak tanınıyorlar. Yayınladıklarını videolar ve ürettikleri içeriklerle hayatın içinden mesajlar verirken hem güldürüp hem de düşündürüyorlar. ''Yol Arkadaşım ve Ben'' hesabıyla dikkat çeken Uğur Dayal ve Hasan Doğru Akşam Cumartesi'nin bu haftaki konukları...

ALİ DEMİRTAŞ / ali.demirtas@aksam.com.tr

Opera sanatçısı deyince gözünüzün önünde nasıl bir profil canlanıyor? Onu unutun, bu hafta Akşam Cumartesi'ye konuk ettiğimiz Hasan Doğru ve Uğur Dayal sıradışı birer müzisyen. Hasan Doğru'yu zaten O Ses Türkiye yarışmasındaki başarısı ile tanıyorsunuz. Ancak bu ikili artık müzikten çok sosyal medya için ürettikleri içeriklerle biliniyor. @yolarkadasimvben adlı hesaplarından hayatın içinden eğlenceli anlarını takipçileriyle paylaşıyorlar. Yayınladıkları videolar ile hem güldürüyor hem de düşündürüyorlar. Gelin onlarla yaptığımız röportajımızda kendilerini daha yakından tanıyalım...

Kimdir Uğur Dayal ve Hasan Doğru, neler yapar?

Uğur Dayal: 1988 yılında İstanbul'un bir köyünde köy öğretmeni anne ve çiftçi bir babanın dördüncü çocuğu olarak dünyaya geldim. Çocukluğum bu köyde inek sağarak, at binerek, bağ bahçe ve ahşap işleriyle, kısacası köylülük yaparak verimli ve bol öğrenmeli geçti. Yani ıssız adaya düşsem orda mahsur kalmam. Liseyi bitirdikten sonra aileme mühendislik kazanacağım sözü verdim ve sözümü tuttum ama hiç okumadım onun yerine aynı üniversitesinin yetenek sınavlarına girip Opera Şan bölümünü kazandım ve konservatuar okudum. Okuldan sonra oyunculuk ve müzisyenlik yapmaya devam ettim. Birçok sinema filmi, tiyatro, dizi ve müzikallerde rol aldım. Ela Gözlü Benli Dilber ve Gelino isimli iki de müzik albümüm var.

Hasan Doğru: Zonguldak - Kozlu doğumluyum. Memleketim Ordu. Üniversite de dahil bütün okul hayatımı yaşadığım şehirde tamamladım. Zonguldak Karaelmas Üniversitesi, Devlet Konservatuarı, Opera Şan bölümü mezunuyum. Okulda ve sonrasında tiyatro ve müzik ile ilgilenmeye devam ettim. 2014 yılında Uğur'un zorlamasıyla O Ses Türkiye'ye katıldım ve şampiyon oldum. Şimdi ise yine Müzik ve oyunculuk hayatıma devam ediyorum. Şimdilerde Ferhat Livaneli orkestrasının solistiyim. 2019 yılında kendi bestelerimden oluşan bir albüm yaptım. Yeni albüm ve film çalışmalarına devam ediyorum.

AYNI ÜNİVERSİTEDE OKUDUK

Birbirinizle nasıl tanıştınız, yolunuz nasıl kesişti?

Uğur Dayal: Hasan'la aynı üniversitede okuduk. Hasan hem benim üst sınıfım hem de yeni açılan konservatuarın ilk öğrencilerindendi. Çok sessiz ve sakindi, hiç konuşmazdı. Bizim bazı derslerimize örnek öğrenci olarak gelirdi. Özellikle sahne derslerimizde Hasan'ın oynadığı tiradlara hayrandık. Çok iyi bir oyuncudur kendisi. Sahneye çıkınca gerçek karakterini sahnenin dışında bırakıp oynayacağı karaktere o kadar iyi bürünür ki tanıyamazsınız. Haldun Taner'in Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım isimli oyununda başrol Vicdani'yi o kadar iyi oynamıştı ki hem dakikalarca ayakta alkışlandı hem de babası Hasan'ın o olduğuna inanamamışı. Sahnede bu kadar aktif olmasına rağmen pek diyaloğumuz yoktu. Bir gün okuldan çıkıp dolmuşa bindim Hasan da aynı dolmuştaydı, yanına oturdum ilk sıkı muhabbetimiz o zaman başladı. Ona nereye gittiğini sordum. Zonguldak BKM'de tiyatro oynadığını ve provaya gittiğini söyledi. O gün Hasan'la birlikte provaya gittim ve benim de oyunculuk kariyerim profesyonel olarak o gün başladı.

PANDEMİ BİZİ SOSYAL MEDYAYA İTTİ

Sosyal medyada içerik üretmeye nasıl başladınız, neden bu yola girdiniz?

Hasan Doğru: Aslında BKM dönemlerinde içerik üretiyorduk fakat o zaman sosyal medya diye bir şey yoktu. Kendiniz yapıp kendimiz izliyorduk. Sonra YouTube aktif olmaya başladı YouTube'da 18 yıllık videolarımız var mesela. Ama sosyal medya o zaman şu an ki gibi bir şey değildi. Bu platformlar çığ gibi büyüdüğünde ise kendi bireysel hesaplarımızı aktif olarak kullanmak için çok geç kalmıştık. Derken bütün dünyayı etkileyen pandemi krizi sonrası Uğur'un oynadığı müzikal oyunlar benim de konserlerim iptal oldu. Aksi gibi evden de çıkamıyorduk. Maddi anlamda bir kazancımız olmayacaksa bile mesleki anlamda bir şeyler yapmamız gerekiyordu. Bu yüzden YouTube kanalımızda işsiz kalmış, evinden çıkamayan müzisyenler-oyuncular ve sanatçılarla herkesin kendi evinden katılabildiği, sırası geldiği zaman şarkısını söylediği "Kim Bunlar" isimli 24 hafta canlı yayınla YouTube programı yaptık. Pandemi bitmişti fakat bizler kendi sektörümüzde eskisi kadar rahat iş bulamıyorduk. Hatta bir ara can sıkıntısından Uğur'un yıllar önce beni yarışmaya gizli gizli kaydettirdiği gibi ben de ona bir gizli yarışma başvurusu yaptım (3'te 3 - TRT1). Bu bir bilgi yarışmasıydı ve Uğur bu bilgi yarışmasında çok büyük para ödülü kazandı. Ama amacımız sadece para kazanmak değildi, sevdiğimiz işi rahat rahat yapabilmek için para kazanmaktı. Meslek alanlarımızda çalıştık çabaladık, koşturduk. Ha oldu ha olacak derken bir türlü kendi sektörümüzde yer bulamıyorduk. Sonra baktık sosyal medyada isimsiz paylaştığımız anonim videolar viral oldu. 10 videomuz sadece ünlü hesaplarda değil tüm ana haber bültenlerinde ve gündüz kuşağı programlarında yayınlandı. Hatta kaza videomuz Instagram Türkiye kullanıcısı 38 milyon olduğu halde toplamda 48 milyon izlendi. Baktık ki bir şey yaptığımızda gündem olabiliyor işte o zaman Yol Arkadaşım Ve Ben olarak ortaya çıkmaya karar verdik.

İkinizin de müzisyen olması üretimlerinizi, diyaloğunuzu, paylaşımlarınızı nasıl ve ne şekilde etkiliyor?

Uğur Dayal: Hem müzik hem de oyunculuk eğitimi aldığımız bir bölümde okuduk. Çoğu insanın hobi olarak yaptığı şeyleri biz ders olarak gördük. Örneğin eskrim, mitoloji tarihi, sanat tarihi, plastik makyaj, sahne makyajı, piyano, diksiyon, jest mimik rol dersleri gibi. YouTube'da yaptığımız gezi, seyahat, eğlence ve icat videolarımızın hemen hepsinde bu derslerden aldığımız bilgileri de paylaşıyoruz. Örneğin antik kentleri gezdiğimiz bir gezide, o antik kentin mitolojik tarihini anlatıp bir de sayfamıza uygun olacak şekilde mizahi bir alternatif tarih anlatıyoruz. Videolarımızda müzik ve şarkılar muhakkak oluyor. Örneğin antik kent videomuzun sonunda ben Assos antik kentinin antik tiyatro sahnesinde antik bir tirad oynuyorum Hasan da antik bir arya söylüyor. Bu sayede bizleri izleyenler hem çok gülüyor hem öğreniyor hem de kendinden olan ama hep geliştirmek istediği fakat fırsat bulamadığı yönünü bizde görüp kendisi yapmış kadar mutlu oluyor. Bu da bizim enerjimizi çok ama çok arttırıyor.

İÇERİKLERİMİZDE BİRDEN FAZLA MESAJ OLUYOR

Sosyal medyadaki içeriklerinizi nasıl tanımlıyorsunuz?

Hasan Doğru: Ürettiğimiz içeriklerin içinde birden fazla mesaj oluyor. Genelde bir cümlede birden fazla espri, anlatılmak istenen hikâye, verilmek istenen mesaj var. Biraz biz katıyoruz biraz da takipçilerimiz kendilerine göre olanı buluyorlar. Diğer sosyal medya üreticilerinden farkımız, tek bir alana odaklanmıyoruz. Gördüğümüz yaşadığımız her şeyden üretiyoruz, bir metne bağlı kalmayıp bir fikir etrafında doğaçlama yapıyoruz. Bir yandan da bazı konularda farkındalık yaratmaya çalışıyoruz. Borçka'da yüzen ren geyikleri videomuz aynı zamanda kara avcılığı ve kaçak avcılığa gönderme yapılan bir videodur. Genellikle içeriklerimiz tamamen kurgu olmamakla birlikte tamamen gerçek de değil. En önemlisi de takipçilerimiz bizim dijital ailemizdir bizim söz hakkımız olduğu kadar yorumlarda onlara da söz hakkı tanıyoruz.