Güzel bir saat kadranı ile zamanı düşünmek

''Zaman üzerine özellikle gençlerin çok tefekkür etmesi gerekir. İnsanlık zamanı hep doğru hesaplayıp hayatını tanzim etmek istemiş. 11. yüzyılda yapılan Cezeri'nin saatleri bu gayretin ürünü. Zamanı telefondan değil güzel bir saat kadranından izlemek belki bize bir parça bilinç verebilir.'' diyen Osman Özsoy'un küratörlüğünü üstlendiği Her Şeyin Bir Zamanı var başlıklı sergi yeni nesle Müslüman saatini hatırlatıyor.

GÜLCAN TEZCAN / gulcantezcann@gmail.com

Zaman mefhumu hızına yetişemediğimiz bu çağda avuçlarımızın arasından kayıp gidiyor. Saatleri, günleri, ayları takip ettiğimiz objeler, eşyalar birer nostalji malzemesi ya da aksesuara dönüşüyor. Sanatseverleri bu değişim ve dönüşüm üzerine düşünmeye çağıran bir sergi açıldı geçtiğimiz günlerde Fatih Belediyesi Nusret Çolpan Sanat Galerisi'nde. Küratörlüğünü İbnülemin Mahmud Kemal İnal ve Nusret Çolpan sergilerinde de imzası bulunan Osman Özsoy'un yaptığı Her Şeyin Bir Zamanı var başlıklı sergi "Saatten Kastımız bizzat zamandır" mottosuyla hazırlanmış. Konsept danışmanlığını Akif Kuruçay'ın yaptığı sergide Mustafa Albayrak, İskender Giray, İsmet Doğan, Bünyamin Kara, Kerem Kurtuluş'un zaman ve saat temalı eserleri; Naim Arnas, Hayrettin Akpınar, Ömer Seyfi Aktülün, Bekir Cantemir, Alper Kanca, Hilmi Şenalp ve Cezeri Müzesi koleksiyonlarından 11. yüzyıldan günümüze değişik saat örnekleri yer alıyor.

"Mustafa Albayrak zaman içine hapsolmuş insanları eserlerinde çok iyi anlatmış. Çok etkilendim. Açık söylemek gerekirse Mustafa Albayrak'ın saatlerini görünce karar verdim bu sergiyi yapmaya" diyor Osman Özsoy. Sergiye dört ayrı sanatçı davet ettiklerini anlatan Özsoy, zaman kavramı üzerine üretilmiş eserlerin yanı sıra her biri sanat eseri gibi nakış nakış işlenmiş saatleri de izleyenlerin dikkatine sunuyor. "Koleksiyonunda 12 bin saat bulunan Naim Arnas başta olmak üzere çok güzel saatler bulduk ve sergiye dahil ettik" diyen Özsoy, "Zaman üzerine özellikle gençlerin çok tefekkür etmesi gerekir. İnsanlık zamanı hep doğru hesaplayıp hayatını tanzim etmek istemiş. 11. yüzyılda yapılan Cezeri'nin saatleri bu gayretin ürünü. Zamanı telefondan değil güzel bir saat kadranından izlemek belki bize bir parça bilinç verebilir." önerisinde bulunuyor. Sergi mekanının yan tarafında bulunan kütüphaneye gelen gençlerin zamanla yarıştıklarına dikkat çeken Özsoy, "Hepsi zamanla yarış halinde bir anksiyete yaşıyor. Eski saati hatırlamak bu yüzden önemli. Modern saat gün ışığını yok sayıyor. Eski saatte akşam namazı 12.00 kabul ediliyor ve gün bitiyor. Güneşi takip etmek, ona göre yatmak ve kalkmak, vakti ona göre ayarlamak ve günü planlamak artık unutulmuş bir şey. Asıl saat telefonlarda. Zaman kendi akışkanlığı içinde yok olup gidiyor. Belli dilimlerde geriye dönüp ah çekiyoruz. Bauman'ın akışkan modern dediği bir zaman anlayışını yaşıyoruz. Aslında saat bir dekoratif unsura dönüştü. Bir aksesuar adeta." tespitinde bulunuyor.

Sergide güncel sanat kadar edebiyat da önemli yer tutuyor. Bunu da şöyle örnekliyor küratör Özsoy, "Müslüman saati çok önemli. Orada yaptığımız anlatım: günümüz saatiyle eski ezani saati mukayese eden zaman abaküsü dediğimiz bir çalışma. Ahmet Haşim'in müslüman saati makalesini bir anlamda özetlemiş olduk. Çok içime sindi."

Her Şeyin Bir Zamanı var Sergisi 31 Aralık 2022 tarihine kadar Fatih Belediyesi Nusret Çolpan Sanat Galerisi'nde görülebilecek.