Gerçek bir stil ikonu Zeki Müren

ÜMİT TEMURÇİN
umittemurcin@gmail.com

Bugün değerli sanatçı Zeki Müren’in 20. ölüm yıldönümü… Sanatının büyüklüğünün yanında kalıpları yıkan cesaretiyle Türk modasına da çok şey kazandırdı. ‘Self Packing’ yani ‘Kişisel Sunum’ tanımlamasının hakkını verdi. Gerçek bir stil ikonu olan sanatçıyı minnetle analım ve giysilerle yarattığı sihirli dünyanın kapılarını aralayalım… 

Bence moda ve stil; ‘Self Packing’ yani ‘Kişisel Sunum’ gibi sihirli ve içi dolu bir tanımlamada hayat buluyor. Dries Van Noten’ın “Amaç insanları değiştirmek değil, kim olduklarını kıyafetlerle anlatma fırsatı vermektir” sözleri ya da Jean-Paul Gaultier’in “Şıklık, üzerindeki kıyafetten çok, bir kişilik meselesidir” tespiti, adeta stilin ve kişisel sunumun öneminin altını çiziyor. Ülkemizde de ‘Self Packing’ tanımlamasının hakkını gerçekten veren ve bugün ölüm yıldönümü olan çok değerli bir sanatçımız var… 

GERÇEK BİR MODA İKONU
Sözünü ettiğimiz değerli sanatçımız Zeki Müren… Bugün kendisinin 20. ölüm yıldönümü… Bu vesileyle bu haftaki yazımı ‘Self Packing’ tanımlamasına örnek verilebilecek bir moda ikonu olan Zeki Müren’e armağan etmek istiyorum. Zeki Müren, sanatının zirvesinde olmasına rağmen her konserinde, röportajında ve özel hayatında kıyafetlerine her zaman ekstra özen gösterip sevenlerinin karşısına her zaman gerçek bir star olarak çıkmıştır. Birçok sahne kostümünün desenini ve üzerindeki işlemelerin çizimlerini kendisinin yaptığını biliyor muydunuz? Peki, her sahne kostümüne ayrı bir isim verdiğini? Nefti Geceler, Aşkın Dolandı Boynuma, Kuğuların Sohbeti, Sevda Akvaryumu...  Zeki Müren, başarılı yorumculuk ve oyunculuk kariyerinin yanı sıra, desen tasarımı bölümündeki yüksek eğitimini de tamamlamış bir sanatçıdır. Resimle de uğraşan Müren, öğrencilik yıllarından itibaren gerek desenlerini, gerekse resimlerini pek çok ilde sergilemiştir. 
ALIŞILMIŞ KALIPLARI ZORLADI
Mesleğe başladığı ilk yıllarda daha sıradan kıyafetler ve saç stilleri taşımasına rağmen ileriki yıllarda feminen kıyafetler, saç modelleri ve makyajıyla sahnelerde yer aldı. 1950'lerin Türkiye'sinde alışılmış kalıpları zorlayan elbiseleri ve sahne davranışlarıyla halkın ilgisini sürekli olarak üstünde tutmayı başardı. Dönemin modasına yön veren tasarımcılar kadar bayrağı elinde tutan bir stardı. Çünkü o, ‘Self Packing’ pazarlamasını tüm donanımıyla halka sunan ender bir sanatçıydı. Büyüklerimizden duyduğum ve hatırladığım kadarıyla Zeki Müren’in saç modeli veya rengini değiştirmesi ertesi hafta hemen hemen tüm modern kadınların aynı modeli yaptırmasına sebep olurmuş. Sadece saçları mı? Tabii ki hayır… Aksesuarları, mücevherleri ve kıyafet modelleri sektörde ciddi talep ve hareketlenmelere neden olmuş.
‘SELF PACKİNG’ DEVRİMİ  
Sahnelerde sergilediği ‘Self Packing’ devrimi tüm hızıyla sürüyordu.  Modelini çiziyor, kumaşını beğeniyor ve diktiriyordu. Her bir kostümüne ayrı bir isim veriyordu. Kendi modasını kendi yaratıyordu. Neler yoktu ki bu modada… Bir gün pullar, payetlerle süslü pırıl pırıl bir ceket, başka bir gün rengârenk ışıl ışıl bir kostüm. Ama en büyük devrim sahneye şortla çıkmasıydı. Apartman topukların moda olduğu yıllardı. Dizlerine kadar bağcıklı lame çizmeler, yakası tüylü, payetlerle süslenmiş lame karışımlı mini bir şort takım ve arkasında yine elbisesine uygun renklerde şifon bir pelerin, kolunda-başında giysilerini tamamlayan aksesuarlarla seyircilerin karşısına çıktığında o güne dek süregelen bütün kalıpları, alışkanlıkları yıkmıştı. Aldığı kimi cılız eleştirilere karşı “Bir sanatçı hem kulağa hem gözlere hitap etmek zorundadır” diyordu. O günlerde sınırlı sayıda olan magazin basını, müzik-sinema dergileri için bulunmaz bir nimetti. Hemen her gün, her hafta Zeki Müren ile ilgili bir haber, Zeki Müren’in sahnelere getirdiği bir yenilik yer alıyordu gazetelerde ve dergilerde. Karakteri, cesareti, eğitimi, sanatı, lisanı, saygı ve sevgisiyle bize tam bir ‘Self Packing’ paket program sundu sevgili Müren.
O BENİM ROL MODELİM
Günümüzde insanlar daha çok kişisel özellikleri ve yetenekleriyle tanınmak veya markalaşmak istiyor. Bu süreçte kendilerini daha net ifade edip yeteneklerini ortaya koyabilecekleri çok sayıda yazılı ve görsel basın ve sosyal medya platformları var. Buna rağmen moda ve sanat sektöründe  yer alan karakterlerin çoğunun ‘Self Packing’ modeli birbirinin aynı. Peki, neden bu kadar imkân ve ortam varken fark yaratmıyorsunuz? Bu soruyu kendime de sormuyor değilim, ben ‘Self Packing’ rol modelimi belirledim ve başarılara imza atmak için uzun sürecek serüvenime adım attım. Bizden sonraki jenerasyonların da Zeki Müren gibi karakterlere ihtiyaç duyacağını düşünüyorum. Çünkü ancak cesur adımlar atarak ve üreterek gelişebileceğimize inanıyorum. Yazımı çok sevdiğim bir cümleyle bitirmek istiyorum; ‘Kıyafetine göre karşılanır, kültürüne göre uğurlanırsın’… Bana bu yazımda ve geçen yıllarda hayata geçirdiğim ‘Stil ikonu Zeki Müren ile Zaman Tüneli’ adlı projemde  ilham olan, ‘Sanat Güneşimiz’e, kendisine bir şekilde ulaşacağını ümit ederek sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.