Fotoğraf stüdyosu gibi doğa!

Havaların serinlemesiyle ve yaprakların sararmaya başlamasıyla sonbahar mevsimi geldi çattı. Adeta fotoğraf stüdyosuna dönen doğa, “Ben yaz insanıyım” diyenleri bile yerinden kaldırıp seyahate teşvik edecek. İşte sonbaharı iliklerinize kadar hissedeceğiniz rotalar…

Kartpostal gibi bir şehir sizi bekliyor

Ülkemizin en romantik destinasyonlarından biri olan Kapadokya, yerli-yabancı fark etmeden tüm ziyaretçilerine unutulmaz anılarla dolu bir seyahat vaat ediyor. Bölge yeraltı şehirleri, balon turları, peri bacaları ve o muhteşem vadi manzaralarıyla 3-4 günde keşfedebileceği gibi keyifli bir hafta sonu seyahati için de tercih edilebiliyor. Kapadokya sonbaharda ise tıpkı diğer mevsimlerde olduğu gibi büyüleyici bir manzaraya ev sahipliği yaparak, farklı renk tonları ve eşsiz bir deneyime de aracı oluyor. 

İdeal etkinliklerin en doğru adresi

İstanbul’a yakınlığıyla günübirlik tatillerin önemli bir kısmını oluşturan Sapanca, sonbaharda gidilecek yerlerin de başında geliyor. Küçük bir kasaba özelliği taşıyan Sapanca’da, sarı sonbaharın her tonunu görebilmek mümkün. Uzunluğu 16 kilometre olan Sapanca Gölü, ufuk çizgisinin göründüğü manzarasıyla bölgenin en çarpıcı güzelliklerinden biri oluyor. Alabalık türlerinin fazlaca bulunduğu Sapanca Gölü’nün kıyısı piknik yapmak, kitap okumak ve yürüyüş için en uygun noktalar arasında. Sapanca’da yapılacak en ideal etkinlikler fotoğraf turu, paintball, doğa yürüyüşleri ve su sporları. Bölgede ve çevresinde birçok butik ve beş yıldızlı otelin olduğu Sapanca, seyyahlar için tam bir keşif noktası.

Yürüyüş yapmanın keyfi burada çıkıyor

Bolu’nun bir diğer doğa harikası ise hiç şüphesiz Yedigöller Milli Parkı. 550 hektarlık bir alanda konumlanan tabiat parkı, İstanbul gibi bir metropole yakın olması sayesinde şehrin kalabalığından uzaklaşmak isteyenlere adeta ilaç gibi geliyor. İrili ufaklı gölleri ve sonbaharla birlikte yaprakları sararan ağaçlarıyla en ideal hafta sonu rotalarından biri olan milli parkı, bol bol yürüyüş yapmak, doğa fotoğrafları çekmek, kamp ve piknik yapmak için tercih edebilirsiniz.

Kampseverlerin aklına gelen ilk yer

Longoz Ormanları, Kırklareli’nin Demirköy İlçesi’ndeki İğneada’da bulunuyor. İğneada’ya 3 km uzaklıkta. En az İğneada kadar doğası zengin, masmavi denizi, yemyeşil ormanları, mükemmel manzaraları ve balıkçılarıyla ünlü. Sonbaharda bile kurulan kampları görebilirsiniz.

Vazgeçilmezlerden klasik bir rota

Dört mevsim bir başka güzelliğe bürünen nadir yerlerden biri olan Bolu-Abant, artık doğaseverler için hiçbir zaman değerini yitirmeyecek klasik rotalar arasında sayılıyor. Gölü ve gölü çevreleyen muhteşem doğasıyla büyüleyen Abant’ta, göl çevresinde yürüyüş yapabileceğiniz 7 kilometrelik bir parkur, temiz havayı ciğerlerinize çekerek bisiklet sürebileceğiniz bir alan ve huzurla konaklayabileceğiniz tesisler de yer alıyor.

Bakir kalmayı başarabilmiş nadide yer

Bursa Tirilye, Marmara Bölgesi’nin en gözde rotalarından. Sonbaharda oldukça keyifli bir gezi vaat eden Tirilye’de, doğa ve tarihin tadını doyasıya çıkaracağınız birkaç gün geçirebilirsiniz. Bu sonbahar tercihinizi Tirilye’den yana kullanacaksanız eğer; Taş Mektep’i mutlaka görmeyi ve Çamlı Kahve’de asırlık çınar ağaçlarının bir kahve içmeyi sakın ihmal etmeyin.

Kış turizminin en popüler rotalarından 

Kocaeli’nin doğusunda, Sapanca Gölü’nün güneybatı kıyısında yer alan Maşukiye, Türkiye’nin ziyaretçisi fazla olan köyü olarak biliniyor. Maşukiye’de her mevsimi yaşamak başka. Ama özellikle sonbaharda gitmeyi tercih eden vatandaşlar, doğanın renklerini görmeye gidiyor. Kış aylarında Maşukiye’ye gittiğinizde Kartepe’ye kayak yapmaya da geçebilirsiniz.