MERVE YILMAZ ORUÇ / merve.oruc@aksam.com.tr
17 kez Guinnes Rekorlar Kitabı'na giren dünyanın en önemli okyanus kürekçisi Erden Eruç, insan gücüyle dünyanın çevresini tek başına tamamlayan ilk ve tek Türk olarak da adını tarihe kazıdı. Birçok ilke imza atan Eruç'un ikinci çevre gezisi projesi de şu anda devam ediyor. Karada olduğu zamanlar denizi özlediğini ve doğayla baş başa kalmayı sevdiğini söyleyen Eruç'un hikayesini kendisinden dinledik.
ASLA ARKAMA BAKMADIM
Spor hayatınızda ne zamandır var?
Spor kendimi bildim bileli hayatımda. 3 yaşında kayak yapmaya başladım. O andan itibaren spor yaşamımın bir parçası oldu ve sonrasında da hiç çıkmadı.
Hangi branşlarla ilgileniyorsunuz? Lise dönemindeyken atletizm, koşu, dağcılık ve judoya odaklandım. Sonrasında bir süre daha dağcılıkla ilgilendim. Ardından da kaya tırmanışı, buz tırmanışı ve koşuya geçiş yaptım. Çevrelemeye başladığımda, sadece vücudumu kendi gücümle hareket ettirmeye odaklandım. Bu yüzden esas olarak su üzerinde kürek çekiyorum. Ayrıca sık sık yürüyüş yapıyorum ve yolculuğumun karayolu kısımlarında bisiklete biniyorum. Öte yandan insan gücüyle; Kuzey Amerika'daki Denali Dağı, Avustralya'daki Kosciusko Dağı ve Afrika'daki Kilimanjaro Dağı gibi ulaştığım kıtalardaki en yüksek zirvelere tırmandım.
Çalışma hayatınız boyunca da bu aktivitelere devam ettiniz mi?
Spor hayatımın her döneminde yer aldı. O yüzden iş yaşamı sürecinde de farklı aktivitelerle, elimden geldiğince sporun içerisinde kalmaya çalıştım. Çalışmadığım zamanlar da da Kaliforniya'daki Yosemite Vadisi'nde çoğunlukla büyük duvarlara tırmanmak ve birkaç maraton koşmak gibi faaliyetlerle geçirdim.
Peki iş hayatınızı neden bıraktınız?
Açık havada, şehirden ve kurumsal bir işin sınırlarından uzakta olmayı hayal ederdim hep... Eylül 2002'de tırmanış ortağım Goran Kropp'u kaybettiğim bir kazanın ardından kararımı verdim. Artık dünyayı dolaşma hayalimi gerçekleştirme zamanı geldi diye düşündüm. Eşimin de desteğiyle, bu maceralı kariyere adım attım ve asla arkama bakmadım. Önce ne yapacağımı planlamak için biraz zaman harcadım ve ardından 1 Şubat 2003'te Alaska'daki Denali Dağı'na tırmanmak için bisikletle Seattle'dan ayrıldım. Dağcılık projeme başladım.
İLHAM OLMAK İSTEDİK
Okyanusu kürekle geçme fikri nasıl ortaya çıktı?
Dünyanın etrafında dolaşmayı tamamlamak için, okyanusların aşılması kaçınılmazdı. Bunu kendi gücümle yapmanın en iyi yöntemini araştırırken, bir okyanus sandalı kullanarak gidilebileceğini öğrendim. Daha önce hiç okyanus sandalı kullanmamıştım ama yerel bir kürek kulübünde kürek ve kürek teknesi eğitimi aldım. Sonrasında da artık okyanusları ele geçirmeye hazırdım.
"Okyanusu kürek çekerek geçen ilk Türk" unvanını ne zaman aldınız?
İlk okyanus geçiş tecrübemi 2005 yılında Kanarya Adaları'ndan Guadalupe'ye 96 günde geçerek yaşadım. Bunun beni okyanusu geçen ilk Türk yaptığına inanıyorum. O zamandan beri, 17 Guinness Dünya Rekoru ve dünyayı tek başıma sadece insan gücüyle dolaşan ilk kişi de dahil olmak üzere birçok ödüle layık görüldüm.
2007 yazında başlattığınız Around-n-Over projesinden de bahsetmek istiyorum. Bu yolculuk sırasında hangi rekorları kırdınız?
Tüm okyanus geçişlerinde yalnızdım ve zaman zaman arkadaşlarım benimle bisiklete binerek, yürüyüş yaparak ya da yürüyerek kara kısımlarında bana katılırlardı. Around—Over, projenin adı ve aynı zamanda ABD merkezli kâr amacı gütmeyen kuruluşumuzun adıdır. Bu kâr amacı gütmeyen kuruluşu kurmamızın amacı başkalarına, özellikle de çocuklara hayallerini gerçekleştirmeleri için ilham vermek ve eğitmek için yardımcı olmaktı. İmkânsız olduğunu düşündükleri şeyleri başarmaları için bir başarı örneği oluşturarak ilham kaynağı olmayı umuyordum.
DOĞADA BİRÇOK ENGELLE TAKILDIM
Günlerce okyanusta kalmak korkutucu değil mi? Neler yaşadınız?
Hayır, benim için korkutucu değil. Bunu özgürleştirici ve barışçıl buluyorum. Okyanus benden çok daha önemli ve gücüne büyük saygı duyuyorum. Ve okyanustayken doğayla bir arada ve canlı hissediyorum. Keşif gezisinden çıkıp şehre döndüğümde, denizi özlüyorum. Görkemli bir gün batımının, huzurlu bir gün doğumunun sakin ve huzurlu varoluşunu deneyimledim. Aynı zamanda beni rotadan çıkarabilecek fırtınal, şimşek, rüzgar ve akıntılar gibi doğanın önüme çıkarabileceği her türlü engelle mücadele ettim. Karada asla tam olarak deneyimleyemediğim deniz canlılığını ve kuş yaşamını görüyorum.
Bunlar planlı yolculuklar ama eminim hesapta olmayan şeyler olmuştur, zor anlarınız oldu mu?
Elbette. Kişi elinden geldiğince en iyi şekilde planlar ama sonrasında doğanın getirdikleriyle devam etmelidir. Zorluklar oldu. Rotaya devam etmek ve tehlikelerden korunmak için saatlerce kürek çektiğim zamanlar oldu. Ayrıca, teknem 180 derece devrildi ve sonuç olarak bir kürek bıçağını kırdım. Bunun gibi şeyler olabilir. Riski yönetmek için en ince ayrıntısına kadar plan yapıyorum ama elbette bir şeyler oluyor. Neyse ki rotalarımı elimden geldiğince geçmiş verilere dayanarak en iyi hava durumu ihtimaliyle planlıyorum.
İkinci bir çevre gezisi projeniz vardı. Bu tamamlandı mı?
İkinci çevre gezisi projemiz şu an gerçekleşiyor. 21 Haziran 2021'de Kaliforniya'daki Crescent City'den ayrıldım ve 80 gün sonra eylül ayında Hawaii, Waikiki'de durdum. Ardından Guam'a taşındım ve 12 Şubat 2022'ye kadar da orada durdum. Sonrasında hedefim anakara olarak Asya'ya gitmekti ve ben de devam ettim. Ancak; rüzgar, hava şartları ve diğer koşullar beni mart ayının sonlarında indiğim Filipinler'e getirdi. Sandalım Legaspi'de güvende ve Vietnam'a doğru ilerlemek için bu yılın sonlarında oraya geri döneceğim. Amacım insan gücünün Avrupa'ya ve ardından Güney Amerika'ya doğru yani batıya doğru itilmesine devam etmek ve umarım önümüzdeki 2 yıl içinde eve dönmek. Ayrıca bu kez Pasifik Okyanusu'nu geçerken iki kere daha Guinness Dünya Rekoru kırdım.
GEZENİ KORUYAN BİR ELÇİ OLMAK İSTİYORUM
Tarihte kendi gücünüzle dünyanın çevresini geçmeyi başaran ilk ve tek kişi sizsiniz. Bu konuda neler söylemek istersiniz?
Tam bir turu tamamlayan ilk kişi bir İngiliz olan Jason Lewis'ti, ancak yolculuğunda ortakları olduğu için benimki ilk solo dolaşma ilan edildi. Bunu tek başına yapan ilk kişi benim. Bu başarıyı elde etmiş olmanın ve bunu bir Türk olarak yapmanın onur verici olduğunu düşünüyorum.
Okyanusta olmak, kürek çekmek, dağın tepesine tırmanmak size nasıl hissettiriyor?
Her zaman doğada olmayı seviyorum. Çünkü benim için eşsiz ve değerli bir deneyim. Bunu şehir hayatıyla meşgul olduğumda daha fazla özlüyorum. Hedeflerime ulaşmak için fiziksel olarak çalışmak sonucu çok daha tatlı hale getiriyor. Doğayla bir olduğumda kendimi huzurlu hissediyorum.
Gelecek için hedefiniz nedir?
Zaman gösterecek ama eşimle seyahat etmeyi, yelkenleri açıp başkalarına insan gücüyle gerçekleştirilen maceralar hakkında bilgi vermeyi ve daha fazla yer keşfetmeyi istiyorum. İnsanların gezegenimize daha iyi bakıp bu dünyanın daha iyi temsilcileri olmaları için harekete geçme çağrısını aşılamayı umuyorum. Deneyimlerim bana gezegenimizin gerçekten ne kadar savunmasız olduğunu gösterdi. Buna dikkat etmemiz ve karbon ayak izimizi azaltmamız gerekiyor. Okyanusumuza özen gösterilmesi ve insanlar olarak bizlerin dünyanın güvenliğini ve canlılığını güvence altına almak için daha fazlasını yapmamız gerekiyor. Okyanusların kurtarılması ve plastik kirliliğinin azaltılması için bir elçi olarak kalmayı planlıyorum.
NFT denizinde kürek çekeceğiz
Erden Eruç'un yolculuk anıları ve ekipmanlarını kapsayan NFT'leri de yakın zamanda ICRYPEX NFT Marketplace'de görülebilecek. Geçtiğimiz ay yapılan basın toplantısında NFT'leri tanıtılan Eruç artık bu dünyada da kürek çekeceğini söyledi. İlk NFT projesi hakkında konuşan Eruç, "ICRYPEX ile yollarımız okyanus yolculuklarımda kesişti. Şirket olarak beni uzun zamandır yolculuklarımda sponsor olarak destekliyor. Bu aşamada ise kendileriyle bir NFT koleksiyonu çıkaracak olmaktan ötürü çok heyecanlıyım. Artık NFT dünyasında da yer alacak olmak, okyanuslar kadar NFT denizinde de kürek çekecek olmak mutluluk verici. Yolculuğumda kullandığım ekipmanların, anılarımın olduğu NFT'leri yakında ICRYPEX NFT Marketplace'de görebileceksiniz. Keyifli ve farklı bir koleksiyon olacağına inanıyorum." dedi.