Müzik tutkunuz nasıl başladı?
Müziğe olan ilgi ve merakım 11 yaşında satın aldığım ilk plakla başladı. Bu tutkum yıllar içinde, pop jazz'dan rock'a, new age'den funk müziğe kadar her dalda, benzersiz bir müzik arşivi oluşturmama sebep oldu. Tüm bu yıllar boyunca devam eden birikimim bir noktada beni müzik üretmeye yönlendirdi ve ilk bestemi 1986 yılında yaptım. 1994 yılında dünya standartlarında kurduğum profesyonel stüdyomda yoğun iş tempomdan kalan zamanda yaptığım bestelerden oluşan ilk albümüm Mesaj' ı 2000, ikinci albümüm To Be Or Not To Be'yi ise çalışmalarına 2001 yılında başlayıp 2013 yılında yayımlayabildim.
Yeni albümünüz Freeze'in çıkış hikâyesini anlatır mısınız?
Müzik benim için duygularımı ifade etmenin hep en güzel yöntemi oldu. Aklımda üçüncü bir albüm düşüncesi yoktu aslında. Dünyamızın olumsuz gidişatı, küresel ısınma, yok olan doğal kaynaklar ve gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakma kaygısı beni derinden etkiledi. Bundan 20 yıl önce aklımda bu düşünceler vardı, Freeze sürecinde de aynı düşünceler yeni albüm için beni motive etti.
GEZEGENİ HOR KULLANDIK
Nasıl bir mesaj vermeye çalışıyorsunuz?
Maalesef dünyamızı, yaşadığımız gezegeni özellikle son yıllarda anormal sinyaller vermesine rağmen, insanlık olarak hor kullanmaya her gün daha da kirletmeye devam ettik. Biricik dünyamızı küp buz içinde dondurarak, albümün adını Freeze koymamın en büyük sebebi büyük bir umut. Belki çok uzun yıllar sonra bizlerden daha ileri bir medeniyet gelir, küp buz içinde dondurularak beklemeye alınan yaşamı eritir ve dünyamıza bizlerden çok daha iyi bakar mesajı ile yayımlamaya karar verdim. Kulağa oldukça sürrealist bir düşünce gibi geliyor ama müziğim de öyle. 20 yılda yaptığım üç albümümde de aynı ortak mesajı vermeye çalıştım; küresel ısınma, yok olan doğal kaynaklar ve gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakma kaygısı.
Biraz da yeni albümünüzün teknik tarafından bahsedebilir misiniz? Kimlerle çalıştınız, kayıtları nerede yaptınız?
Toplam on iki parçadan oluşan yeni albümde yer alan parçaların besteleri, aranjeleri ve tüm klayveler bana ait. Ancak Erol Temizel'in sound, müzikal, VST ve teknik anlamda verdiği destek vizyonumu genişletti. Albümün tüm mikslerini yine Erol Temizel ile beraber yaptık. Mastering'ini ise ikinci albümüm To Be Or Not To Be'nin de mastering'ini de yapan Levent Demirbaş yaptı. Albümde yer alan son üç parça ise remikslerden oluşuyor. Albümün açılış parçası olan Ice Drop'un İskender Paydaş remiksi, To Be Or Not To Be albümünde yer alan Escape From Earth ve Back To Ice parçalarının Erol Temizel remiksi de albümde yer alan diğer parçalar.
Koleksiyonerler tarafından oldukça beğenilen plağınızdan biraz bahseder misiniz?
Freeze albümüm iki plaktan oluşuyor. Türkiye'de bir ilk olan iki renk desenli, teleskopla derin uzayda görebildiğimiz renk ve desenlerden oluşuyor. Rainbow45 Record Store'un koordinasyonu ile İngiltere'de basılan plaklar Kadıköy'de bulunan mağazalarında ve websitelerinde satışta.
HER ALBÜMÜMDE MESAJ VAR
Sizce insanoğlu müziğiniz aracılığı ile vermeye çalıştığınız mesajı alacak mı?
Umarım... Dünyaca ünlü müzik insanları gibi ben de dünyadaki iyi müzikten, çok değerli müzisyenlerinden etkilenerek müzik üretmeye başladım. DJ'lik yapmak beni üretmeye yönlendirdi ve bu motivasyonla ilk albümümü yayımladım. Üç albümümde de gerek müziğim gerek albüm isimlerim gerekse de tasarımlarım hep bir mesaj kaygısı içindeydi. Albümlerimi dinleyen, plak ve CD'lerimi alan müzik severlere bir nebze de olsa ilham verebildiysem bu beni dünyanın en mutlu insanlarından biri yapar.