Doç. Dr. Adem Aydın: Türkiye'nin dijital kütüphanesini oluşturuyoruz

Doç. Dr. Adem Aydın: “Aslında Kitap Dostum'la şu anda Türkiye'nin bir dijital kütüphanesini oluşturuyoruz. Aynı zamanda Türkiye'nin okuma haritasını görüyoruz. Kim ne okuyor, hangi bölgelerde hangi kitaplar ağırlıklı okunuyor, hangi kitaplar daha çok okunuyor onları görüyoruz. Türk insanının okuma alışkanlığı hakkında fikir ediniyoruz...”

ZEKİ GÜMÜŞ / zeki.gumus@aksam.com.tr

Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Adem Aydın, sağlık alanında yaptığı başarılı çalışmaların yanında hayata geçirdiği sosyal sorumluluk projesiyle de adından söz ettiriyor. ‘Kitap Dostum’ isimli bu proje kitap dostlukları edinmek, kitaplara kolay erişim sağlanması ve kitap dostlarının artması için hayata geçirilen, oldukça fayda sağlayan bir uygulama. Projeyle ilgili merak ettiklerimizi Doç. Dr. Adem Aydın’a sorduk.

Kitap Dostum platformu nedir?

Kitap Dostum bir mobil uygulama. Kitapseverlerin buluştuğu, birbirleriyle kitap takası yaptığı, kitap alıntıları, kitap yorumları yaptığı aynı zamanda bir sosyal mecra olarak kullandığı kitap dikeyinde olan bir sosyal ağ. Aslında Türkiye’de kitap okuma farkındalığının düşüklüğü ile ilgili çok uzun yıllardır üzülüyoruz zaten. Çok okuma alışkanlığı olan bir toplum değiliz. Ama yukarıya, muasır medeniyet seviyemizi yukarı çekmek için çıkmak için kitap okumak gerekli. Biz de iyi bir şeyler yapalım dedik ve bilişim alanında merkeze kitabı koymaya karar verdik. İçinde de paylaşım ekonomisi olsun dedik. Bu yüzden takası da konumlandırdık. Hem kitap arkadaşlığı hem de kitap takası şeklinde bir platform ortaya çıkardık. Aslında Kitap Dostum’la şu anda Türkiye’nin bir dijital kütüphanesini oluşturuyoruz. Aynı zamanda Türkiye’nin okuma haritasını görüyoruz. Kim ne okuyor, hangi bölgelerde hangi kitaplar ağırlıklı okunuyor, hangi kitaplar daha çok okunuyor onları görüyoruz. Türk insanının okuma alışkanlığı hakkında fikir ediniyoruz. Dolayısıyla bu datanın da önümüzdeki yıllarda çok değerli olacağına inanıyoruz.

Gereklilik hissettikten sonra projeyi hayata geçirmek için hangi adımları izlediniz? Süreç nasıl işledi?

Proje başlayalı dört yılı geçti aslında, beşinci yılında neredeyse. İlk olarak tabii ki yazılım aşaması, yazılım aşamasından sonra projenin başında Kitap Dostum’un kendi kütüphanesini de kurduk. Yani bir yıl öncesine kadar Kitap Dostum’un kendi kütüphanesi de vardı. Bu kütüphanede binlerce kitap vardı. Bu kitaplarla da kullanıcılar direkt bizimle kitap takası yapabiliyorlardı. Bu sayede uygulamanın hayata girdiği ilk günden, ilk dört yıl ya da üç buçuk yılda uygulama kütüphanesi ile kullanıcılar 20 bin üzerinde kitap takası yaptı. Birbirleriyle şu ana kadar yaklaşık 20 binin üzerinde takas yapıldı. Bu paylaşım ekonomisini canlandırması açısından da kitaba ulaşamayanların da kitaba daha kolay ulaşması açısından da ciddi bir verim sağladı. O dönemde bizim yayın evleriyle de ciddi bir ilişkimiz oldu. Onlardan da kitap kütüphanemize bağış anlamında destekler de aldık. Yaptığımız işi doğru bulanlar da oldu, yanlış bulanlarda oldu. Kitap satışını azaltacağını düşünenler de oldu, aksine kitap satışını arttıracağını düşünenler de oldu. Açıkçası bizim birincil amacımız kitap okuma farkındalığını arttırmaktı, kitaba ulaşımı kolaylaştırmaktı. Kitap okuma farkındalığı arttıkça kitap sahibi olma gerekliliğinin artacağını düşünüyoruz. Kitap satışının artacağını düşünüyoruz. Okuma alışkanlığı olmayan bir toplumda kitap satışı zaten daha az olur. Onun dışında kütüphane kurma düşüncesi olan kişilerin okuduğu kitapları takas yoluyla alıp almaması çok önemli değil. Onlar kitapları günün birinde yine satın alıyorlar. O kütüphaneyi kurma isteği, gelecek kuşaklara büyük bir kütüphane bırakma isteği zaten o kitabı aldırıyor. Dolayısıyla biz kendi projemizin kitap satışını hiçbir zaman azaltacağını düşünmedik. Bu anlamda yazarlarla da ciddi etkinlikler yaptık. Hala daha yapmaya devam ediyoruz. Söyleşiler yaptık. Hiçbir zaman buradan bir gelir modeli elde edelim diye düşünmedik. Sadece yayın evleri ile kitap PR’ları açısında zaman zaman yaptık. O dönemde belki buradan uygulamanın bir gelir modeli olabilir diye düşündüğümüz dönem oldu. Açıkçası şu an bir yıl önce uygulamanın bir yazılım sürecine tekrardan müdahale ettik. Çünkü uygulamayı gerçekten çok büyütmek istiyoruz. Önünün açık olduğunu da görüyoruz. Şu ana kadar uygulamayı indirip üye olmuş kişi sayısı 90 bin civarında. Bu çok önemli bir rakam. Türkiye’de kitap okuyan 90 bin kişinin uygulamayı tanımış olması bizim için çok önemli.

PROJE KONFOR ALANIMI DARALTTI FAKAT MUTLULUĞUMU ARTIRDI

Kitaplara erişim noktasında okurlar, nasıl bir yol izliyor?

Kitaplara ulaşmak çok kolay. Kitap arkadaşları birbirleriyle çok kolay kitap takası yapabiliyor, çok güzel etkileşim oluyor. Onun dışında Kitap Dostum kitap satışı yapmıyor. Bir dönem e-ticaret yapmak istedi, kısa bir dönem başlattı. Ancak uygulamanın ruhuna aykırı olduğu için iki ayda da sonlandırdı. Hem kitap paylaşımını tetiklemek hem de kitap satışı yapmak aynı platforma çok doğru gelmedi. Onun için kitap satışını durdurdu. Onun dışında tabii ki kullanıcılar birbirleriyle kitap takası yapabildiği gibi, beğendiği kitaplar e-ticaret sitelerinden alabiliyorlar.

Adem Bey, asıl mesleğiniz doktorluk. Böyle bir fikir bulup hayata geçirmek sizi biraz da olsa konfor alanınızız dışına itmiş olsa gerek...

Bu proje benim konfor alanımı zaman zaman ciddi daralttı. Ama bir taraftan mutluluğumu arttırdı. Çünkü iyi bir şeyler, insana fayda sağlayan bir şeyler yaptığımı biliyordum. Proje nasıl hayata geldi oradan başlayayım. Aslında proje primer olarak benim fikrim değildi. O dönem beraber çalıştığım ekibim ile birlikte bir bilişim projesi yapmak istediğimi kendilerine açtığımda, önümüzde 4-5 seçenek vardı. Kitap ile ilgili olan içinden seçtiğimiz platformdu. Yine o dönemki ekibim ile birlikte projeyi olgunlaştırdık. Kitap Dostum projesine değer katan çok fazla sayıda arkadaşım oldu. Her aşamada ciddi değerler katıldı. Lakin kalabalık bir ekipten bahsettim. Kalabalık ortamlarda ve işin başında primer olmadığım için çok büyük sorunlarla da karşılaştım. Asıl mesleğim doktorluk dediğiniz gibi, çok az vakit ayırdığım için de bilmediğiniz bir bilişim işinin başında durmadan yapmaya çalışmak özellikle maddi tarafta ciddi yükümlülükler getirdi bana. O yüzdende bir müddet sonra daha stabil gitme kararı aldık. Şu an için açıkçası uygulama çok stabil bir şekilde hem yazılım hem kod stabilitesi açısından hem de içerik üretimi açısından stabil, ağır ağır, ayakları yere sağlam basar bir şekilde devam ediyor. Ve şu an için sürdürülebilirliği de çok kolay durumda.