LEYLA GÖK / cumartesi@aksam.com.tr
Dijital dönüşüm, işletmelerin çalışma şeklini değiştiriyor. Markaların bu değişikliklere uyum sağlaması artık her zamankinden daha önemli. Dijital dönüşümün markalar için gelişmiş müşteri deneyimi, artan verimlilik ve daha yüksek kârlılık gibi birçok faydası bulunuyor. Dijital çağda müşteriler, markaların sosyal medya, web siteleri ve mobil uygulamalar gibi çeşitli dijital platformlarda yer almasını bekliyor. Güçlü bir çevrim içi varlığa sahip olmayan markalar, müşterilerini rakiplere kaptırma riskiyle karşı karşıya. Medya araçlarının kullanımına ek olarak; veri analitiği, yapay zekâ ve bulut bilgi işlem gibi dijital teknolojiler, markaların müşterilerini daha iyi anlamalarına ve daha bilinçli kararlar vermelerine yardımcı olabilir.
Dijital dönüşüme uyum sağlayıp sağlamamak bir markanın kârlılığını, pazar payını ve uzun vadeli hayatta kalmasını etkileyebilir. Bu nedenle, markaların dijital dönüşümü benimsemesi, müşterilerinin ve dijital pazarın değişen ihtiyaçlarını karşılamak için operasyonlarını sürekli olarak geliştirmesi çok önemli.
NETFLİX NASIL BAŞARDI?
Aksi takdirde, dijital dönüşüme uyum sağlayamayan markalar, modası geçmiş süreç ve teknolojiler nedeniyle daha yüksek maliyetlere sahip olabileceğinden, kârlılıklarını korumakta zorlanabilir. Bu süreci, manuel süreçler ve eski teknolojiler nedeniyle daha yavaş karar verme, daha düşük üretkenlik ve daha yüksek maliyetler takip eder. Dolayısıyla bu markalar rakiplerinin gerisinde kalabilir, pazar payını kaybedebilir ve sonunda iflas etme riskiyle karşı karşıya kalabilir.
Örneğin; bir zamanlar popüler bir video kiralama zinciri olan Blockbuster, Netflix gibi çevrim içi akış hizmetlerinin yükselişine uyum sağlayamadı ve sonunda iflas etti. Netflix'in başarısının sırrı neydi? Modern dünyanın televizyonu olarak adlandırabileceğimiz Netflix, geleceği gördü, yatırım yaptı ve bugün neredeyse herkesin evinde başköşede yer alan bir platform haline geldi. Netflix neden bu kadar sevildi? Çünkü insanların ne izlemek istediğine, ne zaman ve nerede izlemek istediğine karışmıyor. Herkes istediği zaman, istediği an, isteği içeriği izleyebiliyor. İzlemeyi bıraktığınız içeriği 'kaldığım yerden devam et' deyip seyredebiliyorsunuz. Yani Netflix bu sistemi değiştirdi.
TEKNOLOJİNİN HIZINA YETİŞEN KALICI OLUR
Başarılı cep telefonu üreticilerinden biri olarak ortaya çıkan Nokia da dijital dönüşümü yakalayamadı. Nokia, dünyanın en çok satan cep telefonu markasıydı. 2007 itibariyle, cep telefonu pazarının yüzde 50'sine sahipti. Başlangıçta, yeni teknoloji, dijitalleşme dürtüsü ve inovasyon da başarı nedenlerinden bazılarıydı.
Peki Nokia neyi yanlış yaptı? Öncelikle değişime uyum sağlayamadı. Cep telefonu endüstrisindeki teknolojik gelişme hızlıydı. Geleneksel telefonlar akıllı telefonlara dönüştü, Nokia ilk akıllı telefonların başlatıcısı oldu. Symbian akıllı telefonları 2002 yılında tanıtıldı, ancak şirket değişen teknolojinin hızıyla başa çıkamadı. Nokia'nın başarısız olmasının temel nedeni budur. Telefonun eski versiyonunu üretmeye devam ederken, rakipler son derece gelişmiş akıllı telefonlarını pazara sürmeye başladı. Bu akıllı telefonlar kullanıcılar için uygun fiyatlı ve herkes için kolay erişilebilir hale geldi. O zaman bile Nokia neler olup bittiğinin farkında değildi ve stratejilerini değiştirmedi. Sonuçta tüm hedef pazarının daha yeni ve daha iyi bir telefon versiyonuna kaymasıyla Nokia pazara yeni girenlerin çok gerisinde kaldı. Benzer şekilde, bir zamanlar fotoğrafçılık endüstrisinde lider olan Kodak, dijital fotoğrafçılığa uyum sağlayamadı ve 2012 yılında iflas başvurusunda bulundu.
DİJİTAL DÖNÜŞÜM İÇİN YOL HARİTASI
Peki bu sonuçlardan kaçınmak için marka sahipleri ne gibi önlemler alabilir?
*İnternet ara yüzleri markanızın dış görünüşünü temsil eder. O yüzden öncelikle markanızın hedef kitlesinde yankı uyandıran ilgi çekici içeriklerle düzenli olarak güncellenen bir web sitesi ve sosyal medya hesapları olmalı.
*Ayrıca, müşteri tercihleri, davranışları ve satın alma modelleriyle ilgili içgörüler elde etmek için veri analitiğinden yararlanmalısınız. Bu veriler, kişiselleştirilmiş deneyimler oluşturmak ve hedefli pazarlama kampanyaları geliştirmek için kullanılabilir.
*Marka stratejinizin değişime açık olması ve stratejinin bir sonuç değil bir süreç olduğunu benimsemelisiniz.
*Yinelemeli, geliştirmeleri ve hızlı deneyleri içeren çevik metodolojilere sahip olmalısınız. Bu yaklaşım, markanızın yeni dijital girişimleri hızlı bir şekilde test etmesine, uygulamasına ve değişen müşteri ihtiyaçlarına uyum sağlamasına olanak tanır.
*PR çalışmalarına ve müşteri odaklı uygulamalara ek olarak süreçleri kolaylaştırmak ve operasyonel verimliliği artırmak için de bulut bilgi işlem, yapay zekâ ve makine öğrenimi gibi dijital teknolojilere yatırım yapmalısınız.
*Yapılan teknik yatırımların yanı sıra inovasyon kültürü de marka stratejisiyle uyumlu hâle gelmeli. Ürün ve hizmet sunma kapasitesi sizin çalışma arkadaşlarınızla ve ortamınızla doğru orantılı bir değişim yaratır. Markalar, çalışanları arasında inovasyonun, deneyselliğin ve risk almanın teşvik edildiği bir atmosfer yaratmalıdır.
Bir marka sahibi olarak, bu adımları atarak dijital dönüşüme daha iyi uyum sağlayabilir ve dijital çağda uzun vadeli başarı için kendinizi konumlandırabilirsiniz.