'Daha ne kadar gezebilirim ki...'

ONUR AKBAŞ

onurakbastde@gmail.com

“Gezgin ” programıyla TVNET ekranlarından tanıdığımız Derya Uğur Öner’i daha da yakından tanımak ister misiniz? Öyleyse buyurun röportajımıza… 

Bir de sizden dinleyelim, Derya Uğur Öner kimdir? 

Okula 5 yaşında başlamam hayata erken atılmama sebep oldu. 18 yaşıma basmadan kendimi sektörün bir diğer farklı noktasında buldum. İlk olarak bölgesel bir radyoda asistan olarak başlamıştım işe. Bir gün radyodaki programcının o gün işe gelmeyişiyle kaderim değişti. Sesimin çok iyi olduğu hep söylenirdi ama kendimi bir DJ olarak düşünmek hayaldi. 1999 yılıydı hiç unutmam yayına 10 dakika kala mikrofon başına oturtuldum. Çok başarılı bir yayın olmuştu. 6 ay kadar yayınlarım devam etti sonrasında çıta yükselterek birçok ulusal radyoda programlar yaptım. Sonrasında Cüneyt Arkın’ın Babacan isimli haber programına başladım. Habere karşı ilgim artmış artık radyoyu bırakmış ve televizyona yönelmiştim.

Sizi medyaya yapımcılığa götüren şeyler nelerdi?

Bu işe aşık olmaya başlamış, kendimi yeni bir şeyler üretme zorunluluğunda hissetmiş olmamdı. Yapı itibariyle de aslında geri adım atmayan biriyim. Bu da hırsıma hırs kattı.

TARİH TURİZMİNİ SEVDİRMEK

Hırslarınızı nasıl keşfettiniz?

2004 yılının ikinci yarısında aslında yeni birçok şey yapabileceğimi keşfettim. Kameranın heyecan yaratmadığını tam tersine karşına geçip uzun uzadıya konuşabildiğimi fark ettim, bir de sunuculuk eklendi ve Türkiye de ilk kez yapılan alternatif turizmin anlatıldığı Gezgin’i başlattık eşimle... Hep aynı tarz programlar vardı ekranlarda ama bu topraklar çok özeldi ve ben bunu anlatmalıydım. Turizmi sadece güneş, kum, deniz olarak kabul eden bir millete kültür ve tarih turizmini sevdirmek zor olacaktı ama zor benim işimdi. Sonrasında 2009 ve 2014 yerel seçimlerinde Gezgin devam ederken bir de siyasi programlara başlamıştım...

Gezgin formatında bir program yapmak bu gelişimin neresinde?

Kişiliğim olarak çocukluktan itibaren hep bir gözü kara tabiri vardır ya işte o vardı bende erken yaşlardan itibaren hep sokaktaydım ama zor oldu aileme bunu kabul ettirmek çünkü Doğulu bir ailenin kız evladı olarak böylesi evden uzak bir iş yapmak ve bunu kabullendirmek inanın hiç kolay olmadı.

Diğer programlardan farkı ne?

Gezgin her daim farkını ortaya koyan bir program oldu hatta bir sloganım vardır “100 farklı ülkeyi gezmek yerine kendi ülkemi 100 farklı gözle görürüm” diye. 13 yıl bitmiş ve hâlâ ben Türkiye’mi geziyorum, gezebiliyorum. Bundan sonrası için Haber bülteni düşünmüyor değilim, daha ne kadar gezebilirim ki en fazla 3 yıl daha... Bir de 5 yaşında oğlunuz varken. Bu arada çok güzel yeni projeler de var yine ilk ve tek olacak bu da buradan bir sinyal olsun.