Çinide başrol lale

40 yılı aşkın bir süredir çini sanatı ile uğraşan İsmail Yiğit'in Lalenin Çini İle Dansı sergisi, İstanbul Lale Vakfı'nda açıldı. Kendine özgü bir tarzı olan çini ustası Yiğit'in replikalarını yaptığı 16. Yüzyıl İznik çinileri ilk kez bu sergide yer alırken Türkiye ile Japonya diplomatik ilişkilerinin 100. yılı sebebiyle hazırlanan özel koleksiyon da ziyaretçilerin beğenisine sunulacak.

MERVE YILMAZ ORUÇ / merve.oruc@aksam.com.tr

Lalenin Çini İle Dansı sergisi, İstanbul Lale Vakfı'nda açıldı. 40 yılı aşkın bir süredir çini sanatı ile uğraşan İsmail Yiğit'in 250'den fazla eserinin yer aldığı sergide objeler, tabaklar, panolar bulunuyor. Ayrıca yine Yiğit'in yarım asra yakındır bu sanatla ürettiği yurt içi ve dışında çeşitli malikânelerde, villalarda, camilerde, mabetlerde, hamamlarda yer alan duvar çini süslemelerinin örnekleri de ziyaretçilerin beğenisine sunulacak. Sergide Türkiye ve Japonya ilişkilerinin 100. Yılı nedeni ile hazırlanan lale ve sakura çiçeklerinin yer aldığı eserler de yer alacak. 15 Haziran'a kadar açık kalacak olan sergiyi çini ustası Yiğit, Akşam Cumartesi okurları için anlattı.

16. YÜZYIL ÇİNİLERİ İLK KEZ GÖRÜLECEK

Lalenin çini sanatında kıymetli bir nokta olduğunu söyleyerek sözlerine başlayan Yiğit, "Lale birçok geleneksel sanatta olduğu gibi çini sanatında da en çok kullanılan bitki motifi. Lale bizim milli çiçeğimiz; Allah'ı temsil eder, Allah isminin ilk iki harfi elif lamdır, lalede de tam tersi lam elif devam eder, lale olur Allah, Allah olur lale. Ayrıca 1650'lerde Hollanda lale çılgınlığı yaşamış ve bunu İngiltere ve Fransa takip etmiş, bizde de 1718'den 1730'lara kadar uzanan bir Lale Devri vardır. Bir devir açıp bir devir kapamış bir çiçektir lale." şeklinde konuşuyor.

İstanbul Lale Vakfı'nda açılacak Lalenin Çini ile Dansı sergisinde 40 yıllık birikiminin yer alacağını belirten Yiğit bu kapsamda ilk defa sergilenecek eserleri bulunduğunu anlattı: "16. yükafzyıl İznik çinilerinin birebir replikalarının yaklaşık 250 tanesini koleksiyonumda tutuyordum ve ilk defa burada sergiliyorum. Bu eserler 16. Yüzyılda yapılıp dünyanın muhtelif yerine gitmiş olan yüzde yüz Türk-Osmanlı İznik Çinisi olan eserler. İlk defa İstanbul Lale Müzesi'nde görecek sanatseverler. Bu sergi için yaklaşık bir yıldır çalışıyorum. Sergide, çiniyi hem plakalar hem tabaklar hem de dik objelerden çok daha farklı, klasik formlarda veya benim kendime özgü oluşturduğum objelerde göreceğiz. Bir kısmı çark tornasında elle şekillendirilirken az bir kısmı da döküm yolu ile şekillendirdiğim objeler olacak." diyor.

TÜRKİYE İLE JAPONYA'NIN 100. YILINA ÖZEL KOLEKSİYON

Türkiye ile Japonya diplomatik ilişkilerinin 100. yılı sebebiyle milli sembolümüz lale ile milli çiçekleri sakuranın bulunduğu özel bir koleksiyon hazırladığından bahseden Yiğit sözlerine şöyle devam ediyor: "41 parçadan oluşan özel bir koleksiyon oldu. İki çiçeği de birlikte kullandık. Lale bizim için nasıl önemliyse sakura da Japonların milli çiçeği. Sakura, kiraz ağacının çiçeğidir. Kiraz ağacının çiçeği 5 yaprak olarak açar tıpkı bizim penc diye ifade ettiğimiz erik çiçekleri gibidir. Yani Japonların kiraz çiçeği bizim erik çiçeğimiz ile eşdeğerdir. Biz bu erik çiçeğinden olan motifleri geçmişte hayat ağacı, bahar dalı gibi isimler ile ifade etmişiz ve böyle yüzlerce birbirinden farklı tasarımlarımız bulunuyor. Bu sergide de hem laleyi hem de sakura çiçeklerini birlikte yorumladım. Bu da benim tarzıma çok yeni bir çehre oluşturdu."