Cildiniz tatile çıkmaya hazır mı?

Tatil sezonu başladı. Alışverişler, rezervasyonlar yapıldı, bavullar hazırlandı. Peki cildiniz için bir hazırlık yaptınız mı? Güneş ve denizden cildinizi nasıl koruyacaksınız? Dermatolog Ömür Tekeli ve Evşen Altunay, deniz ve güneşin ciltte neden olabileceği olumsuzlukları azaltmak için önerilerde bulundu.

MERVE YILMAZ ORUÇ / merve.oruc@aksam.com.tr

Tüm yılın yorgunluğunu ve stresini alıp götüren keyifli bir tatil hepimizin hayali. Ancak bu keyif dolu yaz ayları aynı zamanda cildimizi korumamız açısından en dikkatli olmamız gereken dönemler. Cildimize dikkat etmediğimiz her sene biraz daha bozulan deri yapımız; yüzeye çıkan damarlar, ton eşitsizlikleri, koyu kadifemsi lekeler, aralarda küçük beyazlıklar gibi problemleri yaşamamıza sebep olur. Özellikle yaz aylarında yüksek faktörlü bir koruma kremi sürmeden güneşe fazla maruz kalmak, hatta bazen sürsek bile bazı lekelere yatkınlıklarımız beraberinde kaçınılmaz olarak güneş lekelerini de getiriyor. Peki kendimizi güneşten ve deniz suyunun zararlarından nasıl koruyacağız? Biz sorduk Bizim Klinik doktorları Dr. Ömür Tekeli ve Dr. Evşen Altunay yanıtladı.

LEKELENMELER İÇİN ÖNLEM ALIN

Güneşten gelen ultraviyole ışınları, deride değişik lekelere neden oluyor. Güneşin olumsuz etkilerinden korunmak için çeşitli önlemler almamız gerektiğine dikkat çeken Dr. Evşen Altunay şöyle konuştu: "Gün içerisinde ne kadar saat dışarıda kalacağınıza göre önlemler almalısınız. Çok fazla zaman geçirmeyecekseniz, makyaj öncesi güneş kremi içeren nemlendiriciler kullanabilirsiniz. Şayet dışarıda fazla zaman geçirecekseniz, güneş kremi içeren nemlendirici, fondöten ya da dudak koruyucunuzu iki saatte bir makyajınızı yenileyecek şekilde ya da ayrı bir güneş koruyucu olarak cildinizde kullanmalısınız. Güneş kremi kullanırken, dışarıya çıkmadan en az 30 dakika önce cildinize bol miktarda güneş kremi sürmelisiniz. Kum, su, kar ve betonun güneş ışığını yansıttığını unutmamanız gerekir. UV ışınları bulutların içinden de geçebildiği için hava bulutlu da olsa güneş kremi kullanmalısınız ve en önemlisi sadece yaz aylarında değil, yıl boyunca güneş kremi kullanmalısınız. Ayrıca lekeleri önlemek adına düzenli olarak cilt temizliği yapmayı, cilt yenileme lazerleriyle derinin alt yapısının güçlendirilmesini, antioksidan serum kullanarak cildin aldığı hasarları onarabilmesini sağlamayı da önerebiliriz."

Güneş kremi seçerken de cilt yapımıza uygun olanı kullanmamız gerektiğini vurgulayan Altunay, "Kuru bir cilde sahipseniz özellikle yüzünüz için nemlendirici krem olanı tercih etmelisiniz. Eğer cildiniz hassas ise içeriğinde vücudunuzun alerji göstermediği maddelerin bulunduğu kremler kullanmanız gerekir. Genel olarak su geçirmez, geniş spektrumlu ve güneş koruma faktörü en az 30 olan güneş kremlerini tercih etmenizi öneririz. Ayrıca etiket üzerindeki kullanım talimatlarına mutlaka uymalısınız." diyor.

NEM DENGESİ SAĞLANMALI

Yaz aylarının olmazsa olmazı ise serin sular. Deniz suyunun cildimiz için yararlı olduğu bir gerçek. "Deniz suyu pek çok mineral bakımına zengin. Magnezyum anti-inflamatuar ve antimikrobiyal etkiye sahiptir. Bu aktif akne problemi yaşayan çoğu insanda aknelerin yatışmasını sağlar. Ayrıca deniz suyu doğal bir eksfoliyanttır. Denizde vakit geçirirken tuzlu su cilt üzerindeki ölü derinin arındırılmasını sağlar. Bu etki sedef gibi deri hastalıklarında da iyileşmeye katkıda bulunuyor" şeklinde konuşan Tekeli, tüm bu olumlu etkilerin yanı sıra tuzlu deniz suyunun ciltte nem kaybına neden olduğunu bundan dolayı da denizden çıkar çıkmaz duş alınmasını ve güneş koruyucuları kullanılması gerektiğini hatırlatıyor.

Sıcakların artmasıyla beraber cilt çok daha fazla su kaybeder ve nem dengesi bozulur. Bu dengeyi sağlamak adına önerilerde bulunan Tekeli, "Günde en az 2- 2,5 litre su tüketebilirsiniz. Sağlıklı beslenmek ve mevsiminde tüketmek cildin nem dengesini koruyan faktörlerden. C ve E vitamini bakımından zengin, doğal içerikli besinler tüketilmeli. Yine aynı şekilde, doğal ve katkısız zeytinyağı tüketimi de cildin nem dengesini sağlamaya yardımcı olur." diyor ve ekliyor: "Güneş, deniz suyu cildimizi kurutacağı için tatil öncesi saten dolgu gibi bir uygulama ile cilde nem yüklemek cildi güçlendirerek kurumaya, kırışmaya ve hatta lekelenmeye karşı bile koruyucu olur. Güneşin etkisiyle yaz döneminde yoğun mimik kullanırız. Bu nedenle tatil öncesi yapılacak botulinum toksin uygulaması mimikler nedeniyle yerleşebilecek kırışıklıkların önüne geçer."

ÖZEL GÜNLERE ÖZEL BAKIM

Pandemi kısıtlamalarının bitmesi ile birlikte düğün sezonu da açıldı. Düğün ve özel günlerde cilde yapılabilecek uygulamalar hakkında da bilgi veren Tekeli şunları aktardı: "Özel günlerinizde cildinizin canlı görünmesini sağlamak için medikal cilt bakımı ve Q-Switched NdYAG lazerld cildinizi arındırarak nemli ve parlak bir görünüm elde edebilirsiniz. Gün içerisinde yaşanan stres, organizasyon planlaması sürecinde artan yorgunluk ile gözaltı ve çevresinde koyu geçişler görünebilir. Göz çevresine uygulanacak mezoterapiler ve cilde yapılacak saten dolgu uygulamaları ile bu sorunlar giderilebilir."

PANDEMİNİN CİLDE ETKİSİ: "MASKNE"

Maskeler hâlâ hayatımızda. Yaz aylarında maske takmak ciltte kimi sorunlara neden oluyor. Maskenin hayatımıza girmesiyle "maskne" dediğimiz yeni bir kavramla tanıştıklarını anlatan Dr. Evşen Altunay, "Maskenin altında oluşan yoğun nem ve ısı hem yağ salgısını arttırır hem de gözeneklerin tıkanmasına yol açar. Siyah ve beyaz noktalar oluşabilir. Zaman içinde bu tıkanan gözeneklerde enfeksiyon ve inflamasyon başlar ve sivilceler ortaya çıkar. Özellikle uzun saatler çıkarmadan, değiştirmeden aynı maskeyi takıyorsak bu süreci hızlandırırız. Bunu engelleyebilmek için maskemizi gün içinde değiştirmek, makyaj yapmayı azaltmak, gün sonunda cilde uygun ürünlerle cildi arındırmak gerekir." şeklinde konuşuyor.