MERVE YILMAZ ORUÇ / merve.oruc@aksam.com.tr
"Tarihine Bak, Geleceği Yaz!" mottosuyla Rami Kütüphanesi'nde açılan Cezeri'nin Olağanüstü Makineleri Sergisi bilim meraklıları ile buluştu. Sergide, İstanbul Cezeri Müzesi tarafından üretilen Cezeri'nin makinelerinden oluşan bir koleksiyon yer alıyor. Cezeri'nin dünyası çocuklara, mekaniğin ve bilimin temel prensiplerini eğlenceli bir şekilde öğrenmenin mümkün olduğunu anlatan özel bir mecra. İlham vermek üzere üretilen her şey çocukların bilimi benimsemeleri, Cezeri'yi ve onun katkılarını bilim tarihi içerisinde anlamalarını amaçlayarak tasarlandı. Bu zengin koleksiyonun önemli bir kısmı 26 Haziran'a kadar ziyaretçilerini bekliyor.
Sergide yer alan eserler Cezeri'nin çalışmalarını inceleyen Durmuş Çalışkan'ın emeği ile ortaya çıktı. Cezeri üzerine 1900'lü yılların başından beri çeşitli Batılı ve Türk bilim tarihçileri çalışmış olsa da mühendislik yönüne dair tam bir araştırma ortaya koyulamamış, maketleri dışında makinelerinin çalışır durumda rekonstrüksiyonları üretilmemişti. Durmuş Çalışkan sürdürdüğü çalışmaları ile Cezeri'nin tüm makinelerini analiz ederek hesaplamalarını ve proje rekonstrüksiyonlarını tamamladı. Nihayetinde makineleri çalışır vaziyette, aslına uygun olarak yeniden üretmeye başladı. Çalışkan'ın vefatının ardından, geride bıraktığı projeleri bir sonraki aşamaya taşımak üzere İstanbul Cezeri Müzesi kuruldu. Cezeri'yi ülke gündemine taşıyan bu sergi koleksiyonunda bulunan, orijinal prensiplerine uygun olarak çalışan interaktif makineler, dijital film ve malzemeler, etkileyici görseller ve masalsı hikâye sayesinde hem mekanik hem de İslam bilim tarihinin eksik parçalarını tamamlamış oldu. Böylece Cezeri ve mekanik tarihine dair en geniş ve ayrıntılı koleksiyon ortaya çıktı. Hikâyesinin, mekaniğin canlı nesneleri ile anlatıldığı sergide, tarihsel bağlamı vurgulamak ve arka planı göstermek için bilimsel açıdan zengin, geniş bir görsel malzeme havuzuna yer verildi.
ORTA ÇAĞ'IN BÜYÜK DÂHİSİ
Peki Cezeri neler yaptı da bugüne kadar adı yaşadı? Sergiyi gezmeden önce bunları bilmekte fayda var. Bilimi, sanatı ve şehirleşmeyi bir an olsun elden bırakmayan Artuklu Devleti'nde, üç farklı sultan himayesinde başmühendis olarak sarayda yaşamış olan Orta Çağ'ın büyük dâhisi Cezeri, icat ettiği makine ve düzeneklerle mekanik tarihinde büyük bir çığır açtı. Cezeri, kendi ayakları üzerinde duran, insan biçimli, insandan ayırt edilememe maksadı taşıyan, mekanizmasının tüm aksamı beden içinde gizlenmiş formlarda makineler ile android robotların ilk atalarını üretti. Bunun yanı sıra içinde yaşadığı zamanı yönetme arzusuyla, saat mekaniği üzerine geliştirdiği çalışmalarla, zamanın içinden dışına doğru çıkarak ışıklı bir güne teslim olmak yerine, 24 saatlik tam bir günü fethetme amacını güttü. İnsanoğlu artık zamanın içindeki yerini terk edip onun dışına çıktı.
Cezeri'nin en dikkat çeken özelliği devrimciliği; makine kavramını yeniden inşa ederken dönemin kültürel birikimini yansıtacak şekilde makineyi sanatla birleştirmesi idi. Cezeri geçmiş medeniyetlerden ve kendi medeniyetinden gelen bilimsel birikimden etkilenerek pratik ile teorik bilginin birleştiği bir dünya kuruyor. Onun, soyutlama yeteneği çok yüksek mekaniği sayesinde, oluşturduğu büyük birikim, Avrupa'da kendi döneminden ziyade, mekaniğin endüstriye daha yakın olduğu geç dönemde çok daha fazla işe yarıyor. Eşapman, krank mili, tıkaçlı şamandıra ile birlikte teknoloji tarihine armağan edilen geri besleme fikri, gibi çalışmalar Cezeri'nin birikiminden hayata geçirilen buluşların sadece küçük bir kısmı.