ALİ DEMİRTAŞ / ali.demirtas@aksam.com.tr
ENKA Sanat'ın, klasik müzik alanında gelecek vadeden gençlere destek olmak amacıyla hayata geçirdiği ENKA Sahne projesinin bu yılki yetenekleri belirlendi. Sanat yönetmenliğini besteci ve akademisyen Cihat Aşkın'ın üstlendiği proje kapsamında bu akşam saat 18.00'de ENKA Oditoryumu'nda gerçekleşecek olan ENKA Sahne Gala Konseri'nde, Melis Güney (viyola), İlyun Bürkev (piyano), Nehir Kıran (keman), Eren Düzeli (piyano), Zeki Bıkcan (trompet) ve Belit Çiftçi (çello) bulunuyor. Konserin profesyonel ses ve görüntü kayıtları, sanatçıların portföylerine katkı sağlamak amacıyla kendilerine hediye edilecek. Konser aynı zamanda 22 Nisan'da ENKA Sanat'ın YouTube kanalından tüm sanatseverlerin izlenimine açılacak. Biz de konser öncesi altı genç sanatçı, müzisyen Cihat Aşkın ve ENKA Sanat Direktörü Gül Mimaroğlu ile konuştuk.
HER BAŞARILI SANATÇININ BİR ZAMANLAR GENÇ OLDUĞUNU UNUTMAYIN
Usta müzisyen Cihat Aşkın projeyle ilgili düşüncelerini şöyle ifade ediyor: "Genç yeteneklerin keşfedilmesine ve desteklenmesine olan katkımdan dolayı mutluyum. Sanatın gücünü ve gençlerin potansiyelini bir araya getirerek unutulmaz bir performans sergileyecek olmaları beni heyecanlandırıyor. Bu proje sayesinde genç yeteneklerin kariyerlerinde önemli bir adım atmalarına yardımcı olacağımız için memnunum. Aynı zamanda bunun sanatın geleceğine yatırım yapılmasına vesile olması da benim için önemli bir husus. Söz konusu projenin genç sanatçıların sanat dünyasında yerlerini sağlamlaştırmalarına yardımcı olması da çok değerli. Aşkın, diğer genç sanatçılar için ise şunları söylüyor: "Her başarılı sanatçının bir zamanlar genç ve yola yeni çıkmış olduğunu unutmayın. Başarıların ve yükselişin sırrı, tutkuyla çalışmak, azimle hedefe doğru ilerlemek ve pes etmemektir. Kendinize güvenin, yeteneklerinize inanın ve sürekli kendinizi geliştirmek için çaba gösterin. Engellerle karşılaştığınızda pes etmeyin, aksine onların sizi daha da güçlendireceğini bilin. Ve en önemlisi, sanatınızı paylaşmaktan korkmayın ve kalbinizden gelen duygularla sanatınızı icra edin. Yolculuğunuzda başarılar diliyorum ve genç yeteneklerin yükselişinde sizin de parlayacağınıza inanıyorum."
İLYUN BÜRKEV: EN İHTİYAÇ DUYDUĞUMUZ ŞEY SAHNE DENEYİMİ
15 yaşındayım. Salzburg Mozarteum Üniversitesi'nde Pre-College bölümünde eğitimime devam ediyorum. Aynı zamanda Salzburg Musisches Gymnasium'da lise 2. sınıf öğrencisiyim. Müzisyen gençlerin en ihtiyaç duyduğu ve beslendiği unsurlardan bir tanesi de sahne deneyimi. Bu konserde diğer müzisyen arkadaşlarımla sahneyi paylaşmak ve bu müzik dolu atmosferde olmak benim için çok değerli. Öte yandan bu, sonsuz bir yolculuk. Her parçada, her konserde, her gün yepyeni şeyler öğrenip, her seferinde kendimizi daha iyi tanıyıp keşfettiğimiz bir hikâye. Bu heyecanlı yolculukta önümüze gelen her fırsatı değerlendirmeli ve her bir fırsatın kendimizde bambaşka kapı ve hikâyeler açabileceğini düşünmeliyiz.
BELİT ÇİFTÇİ: YENİ ADIMLAR ATMAKTAN KORKMAYIN
Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi öğrencisiyim ve çello çalıyorum. Böyle bir projede yer almak çok gurur verici. Kendimi geliştirmem ve deneyim kazanmam için çok iyi bir fırsat. Çok heyecanlıyım ve hevesle bekliyorum. Bu vesileyle de ENKA Sanat'a çok teşekkür ediyorum bana böyle bir imkân sağladıkları için. Ve genç arkadaşlarım; bu yolda attığınız her adım ile yeni şeyler keşfedip öğreniyorsunuz o nedenle yeni adımlar atmaktan korkmayın.
EREN DÜZENLİ: DİSİPLİN EN AZ YETENEK KADAR ÖNEMLİ
2008 yılında Ankara'da doğdum ve müzik ile iç içe olduğum bir aile ortamında büyüdüm. Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı'nda eğitimime devam ediyorum. Enka Sahne'nin genç sanatçılara sunduğu bu imkân çok önemli ve ilham verici. Ben müzik eğitiminde disiplinin en az yetenek kadar önemli olduğunu düşünüyorum. Bu disipline ulaşabilmek için ise kendi potansiyelimize ve çok değerli hocalarımızdan aldığımız eğitime tam olarak güvenmemiz gerekiyor. Öte yandan yalnızca başarıya odaklı bir motivasyon yerine, her an içinde olduğumuz bu gelişim sürecinden motive olmalıyız. Bunun beraberinde başarıyı da getireceğine inanıyorum.
ZEKİ BIKCAN: SAHNEYE ÇIKACAĞIM ÂNI SABIRSIZLIKLA BEKLİYORUM
2009'da Malatya'da doğdum. Konservatuvar eğitimine 5. sınıfta Adana Çukurova Üniversitesi Devlet Konservatuvarı'nda başladım. Ardından Dokuz Eylül Üniversitesi Devlet Konservatuvarı'nı kazandım. Burada eğitimime devam ediyorum. Böyle bir projede yer aldığım için çok mutluyum. Böyle bir sahnede çalacak olmak benim için heyecan verici. Sahneye çıkacağım ânı sabırsızlıkla bekliyorum. Biz gençler çok çalışmalı, her zaman geleceği düşünmeli ve olduğumuzdan daha iyisine ulaşmaya gayret göstermeliyiz.
MELİS GÜNEY: SANATLARINI TUTKU VE AZİMLE İCRA ETSİNLER
12 yaşındayım. Bilkent Üniversitesi Sahne Sanatları Fakültesi Müzik Hazırlık Ortaokulu 8. sınıf öğrencisiyim. Aynı zamanda Bilkent Çocuk Senfoni Orkestrası Viyola Grup Şefi'yim. Müzik benim için bir tutku ve enstrümanımı çok seviyorum. Bu proje benim için çok önemli bir fırsat. Bu fırsatı en iyi şekilde değerlendirmek, performansımı en iyi şekilde sergilemek için sabırsızlanıyorum. Akranlarım sanatlarını tutku ve azimle icra etsinler. Eleştirilere ve öğrenmeye hep açık olsunlar. Bu uzun yolda karşılaşacakları tüm zorluklara rağmen, kendilerini özgürce ifade ederek yaratıcılıklarını ortaya koysunlar.
NEHİR KIRAN: TARİFSİZ BİR HEYECAN İÇERİSİNDEYİM
2009'da Antalya'da doğdum. Müziğe 5 yaşında piyano dersleri alarak başladım. Şu anda Özhan'ın Butik Konservatuvarı'nda müzik eğitimine devam ediyorum. Akademik eğitimimi ise Altınyaka Koleji Fen Lisesi'nde görüyorum. Sahneye çıkacağım için tarifsiz bir heyecan içerisindeyim. Müzikte tutku ve disiplin bana göre başarının en temel koşulları. Daima gelişime çaba göstermek ve yeni şeyler öğrenmeye açık olmamız gerekiyor. Yaptığımız müziği paylaşmak da işinize karşı duyduğunuz keyfi arttırıyor.
GÜL MİMAROĞLU: ÜLKEMİZİ GURURLA TEMSİL EDECEKLERİNE GÖNÜLDEN İNANIYORUZ
ENKA Sanat Direktörü Gül Mimaroğlu: "ENKA Sahne Projesi'nin tohumlarını kültür-sanat alanında dijital dönüşümün hiç olmadığı kadar hızlandığı ve sanatçıların izleyiciyle buluşma yönteminin farklılaştığı pandemi döneminde attık. 'Daha iyi bir gelecek için gençlerle sanat' söyleminden ilhamla yola çıktığımızda, dijitalleşen dünyanın getirdiği potansiyeli keşfederek, bu olanaklardan faydalanan bir proje hayata geçirmenin önemini belirledik ve çok katmanlı bir yapı oluşturduk. Bu projeyi, genç sanatçılara maddi destek sağlarken, onlara izleyici karşısında konser deneyimi kazandırmak, bu performansların görüntü- ses kayıtlarını dijital platformlar üzerinden çok sayıda ve çeşitlilikte kitlelere ulaştırmak ve en önemlisi sanatçılara hediye ettiğimiz bu profesyonel kayıtlar ile eğitim ve kariyer hayatlarında önemli yer tutan portföylerine katkı sağlamak amacıyla yürütüyoruz. Bugüne dek Danışma Kurulu'nun her yıl birer referans mektubuyla önerdiği ülkemizin farklı şehirlerinden 30'a yakın genci bu proje kapsamında ağırladık. Farklı enstrümanlarda uzmanlaşmış, Türkiye'nin birbirinden farklı kentlerinden, farklı kültür ve yaşlardaki bu genç sanatçılarımızın ileride pek çok ulusal ve uluslararası başarılara imza atacağına, ülkemizi gururla temsil edeceklerine gönülden inanıyoruz."