MERVE YILMAZ ORUÇ / merve.oruc@aksam.com.tr
Birinci Dünya Savaşı öncesi bir Balkan köyünde çete tarafından baskına uğramış ailenin trajedisini anlatan Bomba adlı kısa filmin galası 6 Eylül'de AKM'de, dünya prömiyeri ise 26 Eylül'de 22. Tirana Uluslararası Film Festivali'nde yapılacak. Türk hikâyeciliği denilince akla gelen ilk isimlerden biri olan Ömer Seyfettin'in Bomba adlı eserinden uyarlanan kısa filmin ortak yapımcılığını ve yönetmenliğini Onur Doğan üstleniyor. Daha önce hikâyesi ve senaryosu kendisine ait iki kısa film çeken Doğan, bu kez bir uyarlama olan Bomba ile sinema perdesinde.
BİR ASIRDA İNSANLIK YOL KATEDEMEMİŞ
"Üzerine eklemeler yapabileceğim bilindik bir eser uyarlama isteğim hep vardı. Hem telif hakları düşmüş hem de benim tarzıma yakın, okurken bende heyecan uyandırabilecek bir öykü arayışına girdiğimde yolum Ömer Seyfettin ile kesişti. Son yıllarda özellikle esir düştüğü dönemde yazdığı karanlık savaş öykülerini okuduğumda, edebiyatımızda bu tarzda eserler yazan bir yazarın varlığına önce şaşırdım sonra bu kadar geç keşfettiğime üzüldüm. Ve öykülerini okuduğumda neden sansürlendiğini de anladım. Ömer Seyfettin'in yazdığı bu savaş öykülerine ilk dönemlerde hatalı olarak çocuk öyküleri derlemelerinde yer verildiğini gördüm. Günümüzde ise çocuk öyküleri derlemeleri arasından çıkarılmasına rağmen yetişkin öyküleri arasında da geri planda tutulduğunu, yeni basımlarda yer verilmediğini fark ettiğimde filme uyarlamak istedim. Bomba'yı yaklaşık 110 yıl sonra farklı bir sanat formunda kendi yorumum ile yeniden anlatma fikri beni heyecanlandırdı. Ayrıca savaş öyküleri ve savaş atmosferi her zaman edebiyat ve sinemada ilgimi çeken konular oldu. Bilim kurgu hikâyelerinin aksine dünya üzerinde farklı zamanlar ve milletler için gerçeğe dönüşebilen tek distopya düzeni savaş dönemleri olmuştur. Ömer Seyfettin'in bir savaş öyküsü içinde anlattığı sert ve rahatsız edici betimlemelerini kendi hikâye anlatma tarzıma yakın bulduğum için filme uyarlarken kendi yorumlarımı katabileceğimi düşündüm. Tüm bunlar birleştiğinde kendimi bir anda Bomba öyküsünün uyarlama çalışmaları içinde buldum." diyerek neden bu filmi çektiğini anlatan Doğan, "Bomba, savaşın tüm acımasızlığını rahatsız edici bir biçimde hatırlatıyor. Yaşadığımız dönemde de savaşların sürdüğünü düşünürsek 110 yılda insanlığın pek yol kat edemediğini gösteriyor benim için." yorumunda bulunuyor.
GERİLİM DOLU BİR TRAJEDİ
Filmde; içinde bulundukları savaş dönemi şartlarından kaçmaya ve güvenli bir ülkede aile kurmaya çalışan genç bir çiftin yaşadıkları, köyden kaçmadan önceki gece başlarına gelen gerilimli bir trajedi işleniyor. Her karakterin kendi içinde bulunduğu duruma göre değişen iç güdüleri ile başlarına gelenleri farklı yorumladıkları bir geceyi izleyeceğimizi belirten Doğan sözlerine şöyle devam ediyor: "Film 25 dakikalık bir süreye sahip. Aslında dünyada kabul gören genel süre kısa filmler için ortalama 30 dakika sınırı. Biz bu sınırın altındayız ancak bazı festivaller programlamalarında kolaylık olması adına ve daha fazla film alabilmek için süreyi 20 dakikaya kadar indirdi son yıllarda. Ancak filmin yapısına zarar vermemek için bu kısıtlamaya sahip festivallere de başvurma kaygısıyla biz filmin süresini daha fazla indirmeye çalışmadık. Filmin yapımını üniversite yıllarından arkadaşım ve bu projede de ortak yapımcım olan Kerem Kurtuluş ile kendisinin Pardy Prodüksiyon şirketi ile tamamladık. Hikâye bir Balkan köyünde geçtiği için birbirine uygun cast seçimi konusu bir kaç ayımı aldı. Ece Bozkaya ve Ozan Ayhan filmin iki başrolü. Onlar dışında Ercan Reşat Demir, Orçun Oran, Gözde Kocaoğlu, Göktürk Alpaslan ve Zafer Diper diğer oyuncularımız."
DÜNYA PRÖMİYERİ TİRAN'DA
Film dünya prömiyerini, eylül ayı sonunda Avrupa'nın en önemli film festivallerinden biri olan Oscar'ın verildiği Akademi Ödülleri ve Avrupa Film Ödüllerinin yetkilendirdiği 22. Tiran Uluslararası Film Festivali'nde yapacak. Bu yıl festivale seçilen kurmaca türündeki tek Türk filmi olan Bomba aynı zamanda burada yarışacak. Türkiye'deki ilk gösterimi ise 6 Eylül'de film ekibi, oyuncular ve özel davetlilerin katılacağı bir gala ile gerçekleşecek. Genel seyirci için ise Türkiye'de başvurdukları ve sonuçlarını bekledikleri festivaller olduğunu dile getiren Doğan, onlar da açıklandıkça filmin Instagram sayfasından güncel tarihleri ve gösterim yerlerini duyuracaklarını aktardı.
UZUN METRAJINI ÇEKMEK İSTİYORUZ
Bomba filmini uzun metraj olarak da çekmeyi düşündüklerini sözlerine ekleyen Doğan, sözlerine şöyle devam etti: "Aslında böyle bir düşüncemiz yoktu. Filmi tamamladıktan sonra bunu yapabiliriz diye düşündük. Kısa film formunda seyirci karşısına çıkmamız daha çok festivaller ile şekillenen bir durum. Uzun metraj olduğunda bu kez işin içine gişe ve daha fazla dağıtım imkânı girecek. Böylece öyküyü daha geniş bir kitle görecek. Kısa filmde işlediğimiz öykünün öncesini görerek öykünün bu noktaya nasıl geldiğini gördüğümüz ve sonra bazı karakterlerle olayların sonrasını devam ettirdiğimiz bir yapıda hikâyeyi genişletme fikri üzerine çalışmaya başladık diyebilirim."