Bitcoin, milli devletleri koruyacak

''Bitcoin devletleri yok edecek'' gibi komplo teorilerini doğru bulmadığını dile getiren ekonomist Erkan Öz, ''Her şeyden önce Bitcoin'in altına benzeyen sınırlı para yapısı buna engel. Devletler altın ile kendilerini sınırsız paraya özellikle de dolara karşı koruyor. Bugün bazı şirketler aynı korumayı dolar rezervlerini Bitcoin'e çevirerek yapıyor. Aynı uygulamayı çok yakında milli devletler de yapabilir. Burada asıl dikkat edilmesi gereken IMF'in yeni sınırsız kripto parası!''

MERVE YILMAZ ORUÇ / merve.oruc@aksam.com.tr

Kripto para terimini bu ara sık sık duyar olduk. Özellikle de Bitcoin'i... Herhangi bir merkez, devlet ya da kuruluşa bağlı olmayan Bitcoin; elektronik, sanal bir para birimi. Tabii Bitcoin'den sonra bu tarz birçok kripto para ve alt coinler çıkmaya başladı. Bitcoin, 2008 yılında üretildi ancak son yıllarda herkes tarafından konuşulan bir konu haline geldi. Güvenilir mi? sorusu en çok aklı kurcalayan. Bir yandan da kripto paranın ulus devletleri yıkmak amacıyla ortaya çıktığı ve bir komplo olduğu hatta bir anda bütün yatırımların yok olacağını savunan bir kesim de var. Tüm bu cevaplanmayan sorulara rağmen dünya, kripto paraya kayıtsız kalmıyor. Kimi ülkeler kendi kripto paralarını çıkarırken kimi şirketler dolar rezervlerini Bitcoin'e çeviriyor. Türkiye en çok kripto para kullanan ülkeler arasında yer alıyor. Kripto parayı birçok açıdan incelemek gerekiyor. Ancak en önemli soru şu: Hiçbir devlet ya da kuruma bağlı olmayan bu para ile yeni bir dünya düzeni mi kurulacak? Kripto para hakkında aklımıza takılanları biz sorduk ekonomist-gazeteci Erkan Öz yanıtladı.

ENFLASYONA KARŞI ORTAYA ÇIKTI

Kripto paranın tarihi nereye dayanıyor?

Çok fazla kripto para var. Kripto paraların ilki Bitcoin. 2008 Krizi'nde ortaya çıktı. ABD Merkez Bankası FED, bu çöküşü engelleyebilmek için ülkenin 200 yılda bastığı paranın 3 buçuk katını birkaç yıl içinde basıp özellikle bankalara verdi. Aynısını daha yüksek oranlarda başka ülkelerde yaptı. Krizi bankalar çıkarmıştı ama kurtarılan yine onlar oldu. İnsanlar, işlerini ve evlerini kaybetti. İşte Bitcoin tam bu ortamda doğdu. Bitcoin felsefesi şunu öngörüyor: Blokzincir teknolojisi sayesinde üçüncü bir onaylayıcı taraf olmadan kendi aramızda parasal bir ilişki kurabiliriz. Bu ilişkiyi kurduğumuz para birimi de üretimi sınırlı bir parasal varlık olabilir. Böylece merkez bankaları istedikleri kadar para basıp bankaları kurtarıp halkları enflasyona mahkum ederken, biz sınırlı bir para birimi ile bu enflasyon belasından kurtulabiliriz.

Bir sahibi, muhattapı yok...

Bitcoin üçüncü tarafa bağlı olmadan parasal ilişki kurma konusu aslında altına benziyor. Altını dünyanın her yanında herkes tanır. Ama arkasında bir devletin, bir merkez bankasının garantisi yoktur. Bitcoin de tıpkı böyle. Peki altına kimse garanti vermediği halde neden değerlidir? Çünkü dünya çapında üretimi sınırlı olduğundan ekonomi geliştikçe fiyatı dalgalansa da altın uzun vadede sürekli artar. Bitcoin işte bu tip bir sınırlı paranın dijital versiyonudur. Fiyatında çok aşırı dalgalanmalar var ancak 12 yılda dolar karşısındaki değerini 20 milyon kattan fazla arttırdı. Akla şu soruda gelebilir. Madem altın ile aynı özelliklerde neden Bitcoin fiyatı çok daha hızlı artıyor? Çünkü altın ve gümüş binlerce yıldır kullanılıyor. Bugün dünya altın varlığının piyasa değeri yaklaşık 12 ila 14 trilyon dolar. Oysa Bitcoin henüz sadece 1 trilyon dolar civarında. Piyasa derinliği arttıkça muhtemelen Bitcoin fiyatı da daha yavaş yükselmeye ve düşmeye başlayacak.

Bazı isimler sanal paraya karşı uyarıda bulunuyor...

Kripto paralarda bir dezavantaj şu olabilir. Türkiye gibi ülkelerde henüz bir kanuni altyapı olmadığı için kripto paralarda küçük yatırımcıyı piyasada kötü duruma düşürmek hatta dolandırıcılık yöntemleri ile elindeki parasını almak şu an çok daha kolay. Bu nedenle devletin düzenleyici çalışmalarının bir an önce tamamlanması gerekiyor.

IMF'NİN KRİPTO PARASI KÖLELİK GETİRİR

Peki bu para bize özgürlüğü mü getirecek yok bambaşka bir oyunun içine mi çekiliyoruz?

Kripto paraların bize özgürlük mü yoksa yeni bir kölelik mi getireceği insanların bu finansal araçları nasıl kullanacağına bağlı. Dediğim gibi binlerce çeşit kripto para var. Bunlardan Bitcoin gibi olanlar merkeziyetsiz. Uygulayacakları para politikası sonradan değiştirilemeyecek yazılım kodlarına geçirilmiş. Oysa bazı kripto paralar merkezi kontrol altında. Yani kripto paraların yöneticileri istedikleri anda o paraların özelliklerini değiştirme imkanına sahip. Bitcoin gibi olan kripto paralar gözden düşürülüp bu merkezi oluşumlar ön plana çıkartılırsa dünya bugün uygulanandan bile daha kötü bir sınırsız para ile adeta kölelik sistemine mahkûm kalabilir.

Bununla ilgili komple teorileri var. Siz bu düşünceleri doğru buluyor musunuz?

"Bitcoin devletleri yok edecek" gibi yüzeysel bir komplo teorisini doğru bulmuyorum. Her şeyden önce Bitcoin'in altına benzeyen sınırlı para yapısı buna engel. Devletler altın ile kendilerini sınırsız paraya özellikle de dolara karşı koruyor. Bugün bazı şirketler aynı korumayı dolar rezervlerini Bitcoin'e çevirerek yapmaya başladı. Aynı uygulamayı çok yakında milli devletler de yapabilir. Böylece kendilerini büyük merkez bankalarının sürekli para basmasına karşı koruyabilirler. Bitcoini komplo teorisi ile açıklamaya çalışmak asıl büyük komplo teorilerini gözden kaçırmaya neden olabilir. The Economist dergisinin 1988'deki '30 Yıl Sonra Dünya Para Birimi Geliyor' kapağı Bitcoin aleyhine çok kullanıldı. Bugün dünya finans sistemine sahip olanlar Bitcoin, altın ve gümüş gibi sınırlı paraları istemez. Asıl dikkat edilmesi gereken komplo şudur: 2018'de IMF ve Dünya Bankası 'Learning Coin' adı altında kendi kripto para projelerini başlattı. Bu kripto para Bitcoin'nin aksine IMF'in kontrolünde olacak. Elbette bu yeni kripto para sınırsız basılabilecek. ABD, Avrupa ülkeleri, Japonya hatta İsviçre yakında para basamayacak noktaya gelecek. O zaman IMF ortaya çıkıp "İşte bizim yeni bir kripto paramız var tüm dünya bunu kullansın" diyecek.

Bu durum bizi nasıl etkiler?

Böyle bir senaryo Türkiye'nin politikalarına da ters. Biz sınırsız dolardan kurtulmaya çalışıyoruz. Altın ile kendimizi savunmaya gayret ediyoruz. IMF'in yeni sınırsız kripto parasına karşı kendimizi altın, gümüş ve Bitcoin gibi sınırlı paralarla savunmalıyız. Bitcoin tıpkı altın ve gümüş gibi milli devleti korumak için çok kuvvetli bir araç olarak kullanılabilir.

Nakit para dönemi bitiyor mu?

Eğer bizler IMF'nin merkezi ve sınırsız kripto para projesine karşı mücadele etmezsek, onların nihai amacı nakiti tamamen ortadan kaldırmak. Böylece hiçbir birey, şirket ya da devlet sınırsız paranın ezici kontrolünden kurtulamasın istiyorlar. Oysa Bitcoin, altın, gümüş, devletlerin kendi kağıt nakit paraları ve yine kendi çıkaracağı dijital para hepsi bir arada uyum içinde çalışabilir. Bu çeşitlilik özgürlüğümüzün ve ekonomik verimliliğin ön şartıdır.

Büyük şirketlerin Bitcoin'e bakışı nasıl?

ABD'de Nasdaq'ta işlem gören MicroStrategy isimli şirketin kurucu CEO'su Michael Saylor şirketin birikimlerini dolarda tuttuklarında en az yüzde 10 kayba uğradıklarını bu nedenle Bitcoini tercih ettiklerini açıklamıştı. Elon Musk da Tesla'nın net nakit varlıklarının yüzde 15'ini Bitcoin'e çevirdi. Devamında Twitter-Square, PayPal, Norveç'in en büyük sermaye gruplarından Aker hatta bazı emeklilik fonları da dolar rezervlerinin bir kısmı ile Bitcoin aldı.

İSTANBUL KÜRESEL FİNANS MERKEZİ OLABİLİR

Türkiye'nin sanal para konusu hakkında düşüncesi nedir? Sanırım bizde bu konuda bir adım attık...

Türkiye'nin hem blokzincir hem de dijital para alanlarında çok ciddi çalışmaları var. Merkez Bankası TL'ye dayalı bir dijital para üretimi için projesini çoktan başlattı. Ticaret Bakanlığı ithalat-ihracat işlemlerini blokzincire taşıyarak daha etkin ve hızlı hale getirmek üzere çalışmalar yürütüyor. Konya Belediyesi'nin kendi dijital para çalışmaları var. Yine geçtiğimiz günlerde bakanlıklardan yapılan açıklamalardan anlıyoruz ki kripto para sektöründe de standartları belirleyecek ve belki vergiler getirecek yeni kanuni düzenlemeler yapılacak. Bunların hepsi Türkiye'nin geleceğin ekonomisine hazırlanması için çok olumlu çalışmalar. Elbette çok daha fazlası da yapılabilir. Örneğin blokzincir Türkiye için stratejik sektör olarak seçilebilir. Yapacağımız tek şey sadece gençleri blokzinciri yazılımı öğrenmeye kanalize etmek. Gelecek on yılda dünya üzerinde hemen her sektör blokzincir yapısına geçecek. Ayrıca blokzincire dayalı kripto paralar, De-Fi ve NFT'ler yeni finansal araçları kullanarak ve bu alanlarda çalışan küresel projelere avantajlar sağlayarak İstanbul'u çok çekici bir küresel finans merkezi haline getirebiliriz. Bu noktada önemli olan IMF, Dünya Bankası, FED gibi dünyaya dayatmaya kalkışabileceği yeni merkezi ve sınırsız kripto para rejimine karşı mücadele etmek; Bitcoin, kripto paralar, De-Fi, NFT, altın, gümüş, nakit kağıt para ve milli dijital para çeşitliliğini özgürlükçü ve verimli bir ekonomik gelecek için savunmak olacaktır.