Bir adam, iki kedi 50 bin takipçi…

ARZU AKYOL
arzu.akyol@aksam.com.tr

Üzüm ve Ryuk… Onlar sosyal medyanın en ünlü kedileri. Dile kolay, “ev arkadaşları” Yaşar Murat Taşkale’nin onlar için hazırladığı facebook blogunda 50 bine yakın takipçileri ve şimdi bir de onlar için yazılmış bir kitapları var… İşte Üzüm ve Diğer Şeyler…

Çöplükte ölüme terkedilmişken hayatı kurtulan Üzüm ve yine geçirdiği trafik kazası nedeniyle sağ arka bacağına platin takılan sokak kedisi Ryuk’un, Yaşar Murat Taşkale sayesinde değişen hayatları, kötü başlayıp mutlu sonla biten bir film gibi tıpkı… Yaşar Bey sayesinde önce hayata dönüyor, sonra da ünlü oluyorlar.  Nasıl mı? Kalemi ve espri anlayışı kuvvetli Yaşar Bey’in açtığı facebook blogu sayesinde. O kadar çok seviliyorlar ki oyuncaktan tutun da çeyizlik bardak setine kadar hayranları tarafından gönderilen hediyelerle dolup taşıyor ev.  Sosyal medyanın en ünlü kedileri Üzüm ve Ryuk’un şimdi bir de kitapları var. “Üzüm ve Diğer Şeyler”… Kitapta, Yaşar M. Taşkale’nin yazdığı eğlenceli diyaloglar ve “ünlü” kedilerin fotoğrafları yer alıyor. 

GERÇEK BİR İLETİŞİM VAR

Artemis tarafından yayımlanan “Üzüm ve Diğer Şeyler”i konuşmak ve bu ünlü kedilerle tanışmak için Yaşar Bey’in evine konuk oluyoruz. Kapıyı ailenin üç bireyi birlikte açıyor. Üzüm’ün üzerimize diktiği bakışları gerçekten etkileyici… İçine insan kaçmış gibi de denilebilir. Ryuk ise daha çekingen. Biz sohbete başlarken fotoğraf editörümüz Uygar Taylan da fotoğraf alabilmek için kedilerin peşinde dört dönüyor. Ne de olsa ünlüler ve fotoğraf vermekte nazlanıyorlar. Yaşar Bey ve kedilerinin arasında sahip-kedi ilişkisinden çok 3 ev arkadaşı ilişkisi var. Bu üç kişilik aileyle tanıştıktan sonra anlıyoruz ki Yaşar Bey’in sosyal medyada ve kitabında kedileriyle ilgili paylaştıkları sadece kendi gözlemleri değil. Üzüm ve Ryuk’la gerçekten iletişim kuruyor. Bu iletişimin tek farkı dilin ve sözcüklerin yerini gözler almış. 

KEDİLER NANKÖR DEĞİL

Yaşar M. Taşkale, doğma büyüme İstanbullu. Üniversitede felsefe okumuş. Aralıklarla Beyoğlu’nda kitapçılık, mekân işletmeciliği, müzisyenlik ve gitar öğretmenliği yapmış. 8 yıldır da yazılım danışmanlığı ve proje yöneticiliği yapıyor. Kedilerini önce bir sosyal medya fenomenine sonra da kitap kahramanına dönüştüren Yaşar Bey’le sohbetimiz bir kedi sahibine sorulabilecek en klişe soruyla başlıyor ama ne yapalım gerçekten merak ediyoruz. Köpek sadık kedi nankördür müdür? “İnsanların yakıştırması” diyor Yaşar Bey. “Kedilerin erdemleriyle ilgili birçok söze rastlamak da mümkün. Gerçek bir hayvan severin böyle bir ayrım yapacağını sanmıyorum.” 

ÜZÜM’Ü ÇÖPTE BULDUM

Yaşar Bey Üzüm'ü 4,5 yıl önce, çalıştığı şirketin otoparkındaki çöpte bulmuş. “Çöp konteynerinden tiz bir yavru kedi sesi geliyordu, baktığımda simsiyah bir şey gördüm. Sanırım kan ve makina yağına bulanmış, kuyruğu kopma noktasına gelmişti. Ağır yaralıydı. Kardeşiyle birlikte bir makinaya sıkıştığını söylediler. Kardeşi oracıkta ölmüş, ölür diye onu da çöpe bırakmışlar, 3 gündür de çöpteymiş. Veterinere götürdüm, ameliyat edildi ve yaklaşık 10 gün yoğun bakımda bekletildi ve gayet sağlıklı bir şekilde çıktı.” Aslında Üzüm'den önce bir erkek kedisi varmış Yaşar Bey’in. 6 ay Üzüm’le birlikte yaşamış sonra aniden ölmüş. “Üzüm onu çok severdi. Ölünce çok üzüldü. Tüyleri neredeyse tamamen döküldü ve çok zayıfladı. Ryuk da bunun üzerine geldi. O da bir sokak kedisi. Henüz 1 aylıkken bir köpek kalçasını ısırmış ve kaçarken bir arabanın altında kalmış. Sağ arka bacağında platin olduğundan sıçrayamıyor ve o bacağını bükemiyor.” Üzüm ve Ryuk'un kaynaşma süreçlerinin çok etkileyici olduğunu öğreniyoruz Yaşar Bey’den. “Ryuk ilk geldiğinde saklanan, yanına yaklaştırmayan bir kediydi. Yaklaşık bir ay koltuğun altından hiç çıkmadı. Fakat Üzüm ısrarla hep onun yanına gitti. Orada birlikte uyudular. Sonrasında Ryuk hem Üzüm'e hem de insanlara alıştı. Üstüne bir de Üzüm bağımlılığı oluştu.”

BİR ÇEŞİT MİZAH

Üzüm ve Ryuk’la diyalogları yaklaşık 4 yıl önce yazmaya başlamış. “Bu bir çeşit mizah… Ben çok eğleniyorum ve insanların da eğlendiğini bilmek hoşuma gidiyor. Bunun dışında sevdiğimiz hayvanlat , özellikle bir kediyle konuşuyor olma fikrini seviyorum.” Diyalogları kitap yapma fikrine gelince… Bu konuda çok teklif almasına rağmen önce kitaplaşacak kadar mühim bir şey olduğunu düşünmemiş Yaşar Bey. “Sonunda bir şekilde kitap haline geldi. Bence güzel de oldu. Kitapta Üzüm ve Ryuk'un fotoğrafları ve bu fotoğraflara uygun düştüğünü düşündüğüm eğlenceli diyaloglar var. Bunlar çoğu zaman gündelik hayatla ilgili konular fakat kimi zaman da daha içsel konuşmalar ve düşünceler şeklinde oluyor.” Üzüm ve Ryuk’a film, reklam filmi, ya da dizi gibi başka teklifler de geliyormuş ama Yaşar Bey’in çok zor durumda kalmadığı sürece bunları kabul etmeye hiç niyeti yok. Sohbetin sonunda kedisiz bir hayat düşünemediğini söylüyor Yaşar Bey ve ekliyor: “Şunu kesin olarak söyleyebilirim ki bir kediyle yaşıyorsanız mutsuzluktan bir adım daha uzaksınız.”