Bir yanda gardırobun içinde saatlerce yan flüt çalan bir müzik öğretmeni, bir yanda da Sezen Aksu’dan Ziynet Sali’ye Yeni Türkü’den Mustafa Ceceli’ye kadar pek çok isimle çalışmış bir adam… Kimden mi bahsediyorum? Tabii ki İrfan Özata’dan… Kendini bildi bileli müzisyenlik yaparak hayatını kazanan şarkıcı, kısa bir süre önce maxi single’ı ‘Yazı Tura’yı müzikseverlerin beğenisine sundu. Şarkılarının aşk acısı çekenlere gittiğini söyleyen Özata, “Benim müziğimin dili acı” diyor.
Bir yanda gardırobun içinde saatlerce yan flüt çalan bir müzik öğretmeni, bir yanda da Sezen Aksu’dan Ziynet Sali’ye Yeni Türkü’den Mustafa Ceceli’ye kadar pek çok isimle çalışmış bir adam var. Filmi geçmişe sardığınızda neler hatırlıyorsunuz?
Nasıl bir film izliyorsunuz?
Filmi geri sardığım da çok çabaladığımı, müzik adına hayatımı ortaya koyduğumu görüyorum. Türkiye’nin en büyük sanatçılarıyla çalışma fırsatı bulduğum için şanslı hissediyorum. Hepsi eksisiyle artısıyla birer okuldu. İyi zamanlar da oldu kötü zamanlar da ama yaşadıklarım yanıma kâr kaldı.
Şu an herkes İrfan Özata’nın şarkılarını biliyor ve söylüyor. Şöhretin kanatlarında uçmamak için ne yapıyorsunuz?
Şan, şöhret… Gelir geçer şeyler. Hayat bu ne olacağı belli olmaz. Yalan hayatların yaşandığı, yalancı insanların olduğu bir ortamdayız ve bu denizde boğulmamak için yaptığım şey, evimde ya da stüdyomda müzik yapıp steril bir hayat yaşamak. Televizyonda çok görünen, magazinlerde boy boy yer alan bir adam değilim. Benden çok şarkılarım ön planda. Bu da benim daha gizemli kalmamı sağlıyor.
Peki, ne oldu da müzik öğretmeniyle vedalaşıp müzikle yol almaya başladınız?
Müziğin yol arkadaşım olmasına ben değil, kendisi karar verdi. Ağzıma şarkı kulaklarıma melodi oldu (gülüyor).
YAŞADIKLARIMDANBESLENİYORUM
Müziğinizi kategorize ederseniz eğer, bu hangisi olur? Ya da sizin yaptığınız müziğin ayrı bir tanımı var mı?
Pop melodiler, türkü ve arabesk gırtlak yapısı, caz tınıları, sanat müziğinden esintiler... Bunların sesimle ve yorumumla birleşmesi İrfan’ı ve müziğimi oluşturuyor diye düşünüyorum. Müziğin her dalını yapmaya, çalmaya özen gösteriyorum. Bunun için de her gün kendimi geliştiriyorum. Yaptığım müziğin bir birikim olduğunu ve bir yanda melankolik, diplerde yaşayan bir İrfan’ın bir yanda da kıpır kıpır bir adamın ve müzik dilinin olduğunu söyleyebilirim. Alt yapılara bakacak olursanız birçoğunun akustik yani organik olduğunu görürsünüz. Her şarkım da ayrı müzik dili kullanıyorum.
Her müziğin kendine özgü bir dili var. Sizin müziğinizin dili, söylendikçe ne anlatıyor insanlara?
Benim müziğimin dili acı ve duygular. Yaşadıklarımdan ya da yaşananlardan besleniyorum. Şarkılarım genel de aşk acısı çekenlere gidiyor. Bence insan ne yaşarsa karşılığında onu yansıtır.
Hiç ihanete uğradınız mı? Uğradıysanız veya uğrarsanız eğer ihanetin karşısında kendinizi nasıl korursunuz?
İhanet, hayatın her halinde her şeklinde var. Benim de başıma geldi tabii. En güzel cevabın ilahi adalet olduğunu bilirim ve susarım… Aileme, dostlarıma asla ihanet etmedim. Ama özel hayatımda yaptığım hatalar oldu. Bunun da karmasını yaşadım.
HEYECAN DORUKTA
Yeni albüm, yeni heyecan… Neler hissediyorsunuz?
Heyecan dorukta... Çok emek var. 5 ayrı aranjör ve Türkiye’nin saygın müzisyenleriyle çalıştım. Haliyle insan heyecanlanıp emeğinin karşılığı olan şarkıların beğenilmesini istiyor. Daha çok yeni olmasına rağmen tepkiler çok güzel. Bu da beni mutlu ediyor.
Yazı Tura’da 5 şarkı var. Favorileriniz var mı?
Albüm’de her şarkıyı seviyorum. Sonuçta yaptığım besteler arasında seçmece yapıyorum ama en sevdiğim şarkı ‘Meşrep’ diyebilirim.
Albümün adı Yazı Tura… İllaki hepimiz gibi siz de bir defaya mahsus yazı tura atmışsınızdır. Anlatır mısınız?
Herkes bir kere de olsa demir parayı fırlatıp yazı tura atmıştır ama ben kaç kere attığımı inanın hatırlamıyorum. Çünkü bir ara futbol oynadım ve takımın kaptanıydım. Haliyle hakemlerle bunu sayısız kez yaptık (gülüyor).
YARAMAZLIK GÜZELDİR, AKLI ÇALIŞTIRIR
Ekranda gördüğümüzün aksine sosyal medyada oldukça muzipsiniz… Sosyal medyada özellikle Instagram ve Snapchat’te bir tuhaf hareketlerim var, evet (gülüyor). Kendi güldüğüm videoları yüklediğimde takipçilerimin de bu videolara kahkaha attığını gördüm. Bu sayede insanları şarkılarımla ağlatıp çektiğim videolarla da güldürmeyi başardım.
Çocukken haylaz mıydınız?
Evet, çocukken de haylazmışım. Her memlekete gittiğimde “Ah oğlum çocukken bize neler çektirdin” diyen büyüklerle karşılaşıyorum. Belli herkes benden illallah etmiş (gülüyor). Hani belki bir-iki kişi söylese inanmam ama neredeyse çocukluğumu bilen herkes söyleyince şaşırıyorum. Ayrıca yaramazlık güzeldir, aklı çalıştırır (gülüyor).