HALUK KESİM / cumartesi@aksam.com.tr
Bayramların ne olduğunu veya bayramların aslında ne derece önemli bir işlevi olduğunu bilmeden fikir üretiyorlar. Şimdi kurban bayramında yine bazıları çıkıp niye kurban kesiliyor diyerek kendilerince çok bilmişlik yapacaklar. Oysa Ramazan bayramı ve Kurban bayramının dinen öneminin yanı sıra insani anlamda dünyada eşi benzeri olmayan hümanist bir tarafı vardır.
Ancak eski bayramların güzellikleri değiştiği gibi bayramların bu yönü de artık görmezden geliniyor.
Bizler bayramları paylaşmak için, yardım ve dostluk, sevgi için bir hediye olarak görürüz. Bayramlarda küslük olmaz diye biliriz. Kan davaları bile bayramlarda sona erer, küs akrabalar barışır, gülümseyebilmenin başlangıcı olarak bayram günlerini bekleriz.
Ramazan bayramında insanlar paralarını, servetlerini paylaşır. İhtiyaç sahiplerine malımızın 40'da 1'ni vererek ihtiyaç sahiplerinin rahatlaması sağlanır.
Kurban bayramında ise yiyeceğimizi paylaşırız. Et alamayan, durumu iyi olmayan yakınlarımıza onları kırmadan, incitmeden yardım yapabilme zamanıdır bayramlar. İşte bu yönden bakmayı bilmeyenler, bayramların kıymetini anlamayanlar, gönül gözü kör olanlar bayramların anlamına dair bilgisi olmadan fikir üretmekten geri durmazlar.
Çocukluğumda kurban bayramları çok renkli geçerdi. Babam, birkaç gün önceden kurban almak için pazara gider ve Beykozdaki bahçeli evimize aldığı koç'u getirirdi. Bahçede alınan koç beslenir, en iyi otlar yedirilir hayvan rahat ettirilirdi.
Bayram sabahı babamla namaz sonrası büyüklerin eli öpülür, harçlıklar alınır ve babam kasapla birlikte gelir koç üç ayağı, gözleri bağlanarak kurban edilirdi.
Kurbanı kesmeden önce kasap ile babam arasında şöyle bir konuşma geçerdi " Allah rızası için kurbanımı kesmeye vekil tayin ettim" derdi babam. Sonra kasap tekbir getirerek tek seferde koçu kurban ederek, eziyet etmeden bir seferde kesim işlemini gerçekleştirirdi.
Kurban edilen koç, kurban kesemeyen akraba ve komşular için pay edilir, kendimize bir iki yemeklik et ayrılıp kalanı ihtiyaç sahiplerine dağıtırdık. Şimdi bu gelenek tamamen değişmiş. İnsanlar kurbanı bırakın dağıtmayı, istiflemek için deep freze satın alarak kestikleri kurbanın neredeyse tüm etini kendisi için saklıyor. O zaman bu yapılan amacına uymadan sadece kendisi için bir koyun, dana kesmekle aynı mantığa geliyor maalesef. Oysa kurban bayramının temeli " komşun aç yatarken, sen tok uyumamalısın" mantığı
Babam ve abim kurbanı dağıtırken annem ve yengem kurbandan bizim payımıza düşen etle sabah kahvaltıda yiyeceğimiz kavurmayı yaparlardı. Evde yapılan kavurma ise bayram sofralarının vazgeçilmezidir.
Yapımı en kolay yemek olan kavurma tarifi için ihtiyacınız olan mümkünse kurbanın budundan kuşbaşı doğranmış yaklaşık 1 kilo yağsız eti önceden eğer severseniz ( tercihe bağlı) iç yağını bir döküm tencere varsa daha güzel olur eritin, üzerine kuşbaşı doğranmış eti atın ve yüksek ateşte kavurun, etler mühürlendikten sonra kısık ateşte yaklaşık 35-40 dakika suyunu çekene kadar pişirin. Ardından, biraz tereyağı katarak 5-10 dakika daha kavurup tuzunu ve kekiğini, isterseniz pul biberini ekleyebilirsiniz. Bu kadar kolay. Çok lezzetli ve ailenizi bir arada tutacak bir yemek.
Kurban bayramında yapacağınız, aileniz için damaklarına keyif verecek birçok lezzet var. Bilhassa kışa denk gelen Kurban Bayramlarında Güveç yapmanızı tavsiye ederim.
Güveç sebzeye ve ete ayrı bir lezzet katar.
Yapımı son derece basit, ama bir o kadar lezzetli olan bu yemek için ihtiyacınız olan dileğiniz sebzeler, ve kurban eti.
Güvecinizi yağladıktan sonra en alta önce tereyağ, üzerine etler, kuru soğan ve sarımsak, sonra isteğe bağlı olarak, patlıcan, kabak, taze fasulye, patates ve domates ekleyip, tuzunu, karabiberini koyup kapağını veya folyo ile kapatıp fırına verip 1,5 saat kadar 180 derece pişirdiğinizde ortaya çıkan lezzete âşık olacaksınız.
Kurban etinden yapabileceğiniz birçok yemek var ancak ilk yapmanız gereken Kurbanınızı ihtiyaç sahipleri ile paylaşmak, küs olduklarınızla barışmak ve gülümsemek. Bunları yaptıktan sonra kalbiniz doyacağı için midenizin doymasına ihtiyaç olmadan güzel günler yaşarsınız.