Aşkları ne kalbe ne de kansere yenik düştü...

SİBEL ATEŞ YENGİN

sibel.ates@aksam.com.tr

Kırk yıla yaklaşan bir aşk hikâyesinin kahramanı onlar; “hastalıkta-sağlıkta” diye edilen evlilik yeminlerinin Hollywood yalanı olmadığının da kanıtı. Kalbi, 10 yıldır bir makineye bağlı olsa da eşine ve yaşama olan aşkını kaybetmeyen Beyhan Tekün ile bu sırada kanserle savaşıp kazanan ve yanından hiç ayrılmayan eşi Cemal Tekün’ün hastanede geçen hayatı bir klibe konu oldu. Unutulmaz aşk şarkısı ‘Kadınım’ için çekilen klipte organ bağışına dikkat çekmek için yer alan Cemal-Beyhan Tekün ve şarkıyı seslendiren Deniz Tuzcuoğlu ile konuştuk.  

Sizi tanıyabilir miyiz?

BeyhanTekün: Ev hanımıyım. 1982 yılında Cemal Bey’le evlendim. 33 yaşında bir kızımız var. Sağlık sorunlarımız hariç oldukça mutlu bir hayatımız oldu. Gezmeyi, yeni yerler görmeyi severiz. Yani hastalığımdan önce bu böyleydi. 10 yıldır kalp nakli listesindeyim ve son 4,5 aydır da Ege Üniversitesi kardiyoloji bölümünde yatıyorum. Kısa sürede sağlığıma kavuşup evime döneceğim günü dört gözle bekliyorum.  

Cemal Tekün: İnşaat mühendisiyim. Beyhan Hanım’la 1981 yılında tanıştık. Mutlu ve güzel bir evliliğimiz, bir kızımız var. Halen çalışıyorum. Aynı zamanda eşimle ilgileniyorum. Bu dönemde ortaya çıkan prostat kanseri sebebiyle ben de aynı hastanede tedavi görüyorum. Benim durumum Beyhan Hanım’a göre daha iyi. Birbirimize destek olduğumuz, ailecek sağlık sorunları sınavından geçtiğimiz bir dönem. Kısa sürede bu sağlık sınavını başarıyla geçeceğimize ve bu zor günleri geride bırakacağımızı düşünerek yaşıyoruz. 

Beyhan Hanım kaç yıldır bu rahatsızlıktan mustaripsiniz?

2001 yılında kardio - miopati teşhisi konduğunda biz durumun bu noktaya gelebileceği konusunda bilgi sahibi değildik. Hastalık hızla ilerledi ve 10 yıldır Ege Üniversitesi bünyesindeki kalp nakli listesinde yer alıyorum. Tabii bu esnada yaşamaya devam edebilmem için bana yapay kalp cihazı takıldı. Bu cihaz size bir süre daha yaşama şansı verse de tamamen kurtuluş olamıyor, mutlaka kalp nakli olmanız gerekiyor. Bu süreç için yalnızca bir köprü görevi görüyor. 10 yılda sayısız müdahale, sayısız ölüm riski yaşadım. Ailem ve sevdiklerimle birlikte yaşam mücadelesi vermeye devam ediyorum.  

Klipte oynama fikri nasıl çıktı?

Aslında bizler oyuncu değiliz. Bunu nasıl başaracağımız konusunda tereddütlerimiz oldu. Fakat çektiğimiz sıkıntıları, yaşadığımız hayatı bizden daha iyi anlatacak birileri olamazdı. Zaten bu klip için gerçek kişileri arıyorlarmış. Organ bağışına dikkat çekmek amacıyla, biz ve bizim gibilerin dertlerine bir nebze olsun katkıda bulunur, farkındalık yaratırız diye düşündük. Günlük hayatımızdan kesitler olduğu için ve rol yapmamıza gerek olmadığı için kabul ettik.

Organ nakli konusunda gazetemiz aracılığıyla neler söylemek istersiniz?

Organ bağışı, medeni, içinde insan sevgisi ve vicdanı olan her insanın sağlıklı ve hayattayken yapması gereken bir şey. Organ bağışında bulunmak siz hayatta değilken ailenizin ve yakınlarınızın sizin adınıza karar vermesi gerektiği durumlarda onların işlerini kolaylaştırıyor. Organlarınızı bağışladıktan sonra ya da bu konuda rızanızın olduğunu ailenizle mutlaka paylaşmalısınız. Din adamlarının, politikacıların, sanatçıların, öğretmenlerin bu konuda desteklerini bekliyoruz. Bunun dini ve toplumsal açıdan uygun olduğunu ve hatta belki de bir insanlık görevi olduğunu anlatmalılar. Bu konuda kafa karışıklıkları ve çekinceler yok olmalı. 

 Organ nakli bekleyen biri olarak neler hissediyorsunuz?

Korku dolu, zamanla yarıştığım bir süreç bu… Başıma ne zaman, ne geleceğini bilmediğim, her an ölümle baş başa kalabileceğim bir süreç ve bu sürecin bitmesi birinin beyin ölümünün gerçekleşmesine bağlı. Bu insanda çok karmaşık duygular yaratıyor. Yaşamak istiyorum, sağlıkla mutlulukla... Eskiden yapabildiğim ve şimdi hastane odasında yapamadığım her şeyi çok özledim. Bu durum sadece benim hayatımı etkilemiyor, tüm ailemin yaşam kalitesinin artmasını, mutlu olmalarını, benim için artık endişelenmemelerini ve hayatlarına geri dönebilmelerini her şeyden çok istiyorum. 

Tedavi süreci zor geçiyor mu?

Tedavi süreci denilemez aslında, ben şu anda hastanedeyim ve tedavimin tamamlanıp sağlıklı bir insana dönüşme ihtimalim tamamen kalp nakline bağlı. Nakil olacağım zamanı beklediğim bir süreç. 4,5 aydır hastanedeyim, öncesinde de aylarca hastanede kaldığım zamanlar oldu fakat artık evime dönebilmenin tek yolu bu. Solunumun durduğu zamanlar oldu, defalarca elektroşok yaptılar, değerlerim bozuldu, ağır ilaçlar ve müdahaleler gördüm. Yani oldukça zor ve üzüntü dolu bir süreç bu. Başta Prof Dr. Mustafa Özbaran ve Prof Dr. Sanem Nalbantgil olmak üzere Ege Üniversitesi kardiyoloji ekibi ve kalp nakli ekibi beni hayatta tutabilmek için var gücüyle çalışıyor.

VİCDANLI OLMAK DÜNYAYI GÜZELLEŞTİRİR

Cemal Bey eşinize her türlü desteği gösteriyormuşsunuz. Beylere örnek olmak açısından neler söylersiniz?

Merhamet bir insana yakışan en güzel şeydir.  Vicdanlı bir insan olmak dünyayı güzelleştirir. Burada eşini kucaklayan, sarıp sarmalayan insanlar da gördük, hastalanınca terk edenleri, tek başına bırakanları da. Kolay bir süreç değil ama vazgeçmek, reddetmek, umursamamak bana uygun değil. Elimden gelenin en iyisini ve güzelini yapmaya devam edeceğim. Bu sadece Beyhan Hanım’ı değil beni de mutlu ediyor. Tanıdığımız kişiler genellikle bizi örnek alırlardı, şimdi klipten sonra tanımadığımız insanlardan da “Helal olsun, ne adamlar var, karısına ne güzel bakıyor, adamlığın kitabını yazmış, kaldı mı bu adamlar?” gibi yorumlar görüyoruz. Kalsın! Böyle adamlar olsun, böyle merhametli insanlar olsun ki dünya yaşanabilir bir yer haline gelsin. Hepimiz birbirimize bağlıyız, ya hep birlikte iyi olacağız, ya hep birlikte berbat bir dünya yaratacağız. Deniz Tuzcuoğlu’na teşekkür ederiz. Bu sadece organ bağışı konusunda değil, iyi insanların, gerçek aşkların, merhametli ilişkilerin hâlâ olduğunu gösteren bir klip oldu. 

BİZİM İÇİN GÜZEL BİR ANI OLDU

Bu klipte oynamanın sizin için anlamı nedir?

Bizim için güzel bir anı oldu. Çekim sürecinde yönetmenimiz Charles Richards, klip çekim ekibi ve Deniz Tuzcuoğlu’yla güzel vakit geçirdik. Bizim gibiler için çabalayan insanların olması çok güzel. Organ bağışına katkıda bulunmanın mutluluğunu yaşıyoruz şu anda. Umarım bizler için katkı olur.

Bundan daha gerçek bir aşk hikâyesi olamazdı

DENİZ TUZCUOĞLU

Organ bağışı sosyal sorumluluk projesi nasıl ortaya çıktı?

Fikir aşaması neredeyse bir yıl sürdü. Klibin yönetmeni Charles (Richards) gerçek bir çiftin yaşamının anlatıldığı belge klip yapma fikri ortaya koydu, biz de bunu nasıl daha iyi hale getiririz diye çalışmaya başladık ve sevgili Zeynep Yavuzcezzar’ın yardımıyla Beyhan ve Cemal Tekün ailesiyle tanıştık. Onların hikâyesi bu şarkıyı ve klibi bambaşka bir noktaya taşıdı. Cemal Bey kanser tedavisi gördüğü halde eşinin her anında ona her türlü destek için yanındaydı. Bizce bundan daha gerçek bir aşk hikâyesi olamazdı. Böylelikle onların derdi yani organ nakli farkındalığı yaratmak bizim de en önemli derdimiz oldu. 

Klipte yer alan çiftle ilgili duygularınızı öğrenmek isteriz…

Beyhan Hanım yaşadığı hastalığa rağmen inanılmaz umut ve hayat dolu bir kadın. Odasında hiç bir zaman kasvetli bir ortam olmadı aksine hep güldük, komik anılar anlatıp durduk birbirimize… Herkes İzmirli olunca bir sürü ortak tanıdıklar çıktı. Cemal Bey bence günümüzde kadına uygulanan şiddet, saygısızlık ve sorumluluktan kaçan yalnız adam figürünün tam karşısında duran gerçek bir kahraman! Yıllar önce bir söz vermiş ve o sözün, sevgisinin arkasında tüm gücüyle duruyor. Bir erkeğin bir kadına doğru davranış şeklinin en güçlü örneği.

Çekimler esnasında ilginç deneyimler yaşadınız mı?

Birlikte geçirdiğimiz 5 gün içinde, Beyhan Hanım’ın kalbini çalıştıran aletin bozulması ve devamında herkesin yaşadığı kriz ve korku istemediğimiz bir deneyim oldu. Hastanedeki personelin onlara ve bize inanılmaz anlayışlı ve özverili yaklaşımları yaşadığımız en güzel deneyimdi. Bize tüm kapılarını ardına kadar açan Ege Üniversitesi Hastanesi’ne de teşekkür ediyorum.