''Ameliyathane nefes aldığım yer''

Tivibu'da yayın hayatına başlayacak olan Bir Cerrahın Ekstrem Maceraları programının sunucusu ve ana karakteri cerrah Deniz Tihan Akşam Cumartesi için sorularımızı yanıtladı. Spor tutkusu ve alışık olmadığımız doktor kimliğiyle dikkat çeken Tihan, ''Cerrahi sadece bir meslek değil, olmamalı da... Daha çok bir yaşam biçimi, hatta hobi. İnsanın mesleğinin aynı zamanda hobisi olması güzel bir duygu. Ameliyathanede olmaktan keyif alıyorum; ameliyathane benim nefes aldığım yer.'' diyor.

ALİ DEMİRTAŞ / ali.demirtas@aksam.com.tr

Geleneksel yayıncılık anlayışını değiştiren Tivibu, yenilenen yüzünü, kullanıcı dostu pek çok özelliğini ve zenginleşen içeriğini geçtiğimiz günlerde Atatürk Kültür Merkezi'nde tanıttı. O içeriklerden biri de doktor Deniz Tihan'ın ana karakteri ve sunucusu olduğu Bir Cerrahın Ekstrem Maceraları programı. Tihan bu programda bir cerrah olarak her bölümde farklı bir arkadaşıyla ayrı bir sıra dışı sporu tanıtıyor ve deneyimliyor. Biz de Tihan ile bir araya geldik ve Akşam Cumartesi için keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Hem kendi portresini hem hobilerini hem de yeni televizyon programını konuştuk; detaylar röportajımızda...

SİZİ KISACA DAHA YAKINDAN TANIMAK İSTESEK, NELER SÖYLERSİNİZ?

Hukukçu bir ailenin tek çocuğu olarak 1976'da İstanbul'da dünyaya geldim. Saint Benoit Fransız Koleji'ndeki 8 yıllık eğitimden sonra ilk tercihim olan İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne başladım. 2002'de mezun oldum ve aynı yıl aynı fakültenin Genel Cerrahi Anabilim Dalı'nda ihtisasıma başladım. 2007'de genel cerrahi uzmanlığına hak kazandım. Mecburi hizmetimin bir kısmını İstanbul Bağcılar Eğitim Araştırma Hastanesi'nde, kalanını da Batman Gercüş Devlet Hastanesi'nde tamamladım. Sonra Bursa Yüksek İhtisas Eğitim Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi Kliniği'nde klinik şefi görevine getirildim. 2017'de genel cerrahi doçenti unvanını aldım. 2019'da da Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Anatomi Anabilim Dalı'nda yapmakta olduğum anatomi doktora programını tamamlayarak bu dalda "PhD" unvanını aldım. Halen Sağlık Bilimleri Üniversitesi Bursa Yüksek İhtisas Eğitim Araştırma Hastanesi'nin Genel Cerrahi Kliniği'nde eğitim görevlisi olarak mesleğime devam etmekteyim.

CERRAHLIK BİR YAŞAM BİÇİMİ

Doktor olmaya nasıl karar verdiniz, doktorluk sizin için ne anlam ifade ediyor?

Doktor olmak, kendimi bildim bileli istediğim bir şeydi; 6 yaşımdan beri hayalim cerrah olmaktı. Sadece hayat kurtarmak için değil, aynı zamanda zoru başarabilmek için. Kompetitif bir karakter yapım var, bu mesleği seçmemdeki en önemli motivasyonumdan biri de bu. Ama cerrahi sadece bir meslek değil, olmamalı da... Daha çok bir yaşam biçimi, hatta hobi diyebilirim. İnsanın mesleğinin aynı zamanda hobisi olması güzel bir duygu. Ameliyathanede olmaktan keyif alıyorum; ameliyathane benim nefes aldığım yer...

Aynı zamanda en az doktorluğunuz kadar dikkat çeken bir diğer konu hobileriniz. Seyahat etmek (özellikle doğa), spor ve deniz tutkularınız arasında yer alıyor. Tüm bunlar sizin için ne ifade ediyor?

Seyahat etmek, yeni yerler görmek, farklı insanlar-kültürler tanımak müthiş bir deneyim. İnsanın para harcayarak zengin olabileceği tek yol. Tabii ki kültürel zenginlikten bahsediyorum. Maddi zenginlik amaç olmaktan çıkıp kaliteli bir hayat yaşayabilmek için araç haline gelmeli. Doğa sporları ise bambaşka bir dünya... Sıra dışı sporlar özellikle ilgimi çekiyor. Bunun en önemli nedeni bu tür sporların vermiş olduğu özgürlük duygusu ve damarlarımda artan adrenalinin bağımlılık yapıcı özelliği. Başarabilme duygusunu da seviyorum; mücadele etmek, asla pes etmemek ve herkesin yapamadığı sıra dışı zorlukların üstesinden gelebilmek. Doğa sporları bana bunu veriyor. Sınırlarımı zorlamak hem cerrah olmamdan hem de karakterimden ötürü hoşuma gidiyor. Su sporlarını seviyorum. İstanbul Tıp Fakültesi'nin köklü bir tüplü dalış kulübü vardır. Fakülteye girdiğimde ilk yaptığım şey bu kulübe üye olmak ve dalış eğitimi almak oldu. Sualtı inanılmaz bir ortam! Tam anlamıyla sessizlik... Meditasyon gibi. Fakülte yıllarında yüzme ve su topu sporlarıyla ilgileniyordum. Ama sualtı bana apayrı bir dünya sundu. Ait olmadığınız ama istediğiniz zaman ziyaret edip keyfini çıkartabileceğiniz büyülü bir dünya... Suyla iç içe olduğum başka sporlar da yapıyorum. Bir dönem yelken eğitimi aldım. Ayrıca wakeboard yapmayı da seviyorum. Son yıllarda kitesurf'e başladım; en keyifle yaptığım su sporu diyebilirim. Rüzgâra hükmedip su üzerinde uçarcasına kaymanın verdiği hazzı kelimelere dökmek imkânsız. Doğa sadece sudan ibaret değil. Kamp hayatı yeşillikler içinde insanlardan izole olabileceğiniz ve dostlarınızla veya tek başınıza kendinizi doğanın parçası gibi hissedebileceğiniz zamanlar sunuyor. Dostlarla doğaya çıkarak zorlu parkurlarda offroad yapmak, dayanışma ve ekip ruhunu perçinliyor. Sonrasında kamp ateşi başındaki keyifli sohbetlerin tadı bambaşka... Bunlar doğanın daha ziyade rahatlatıcı etkisini hissetmek için başvurduğum aktiviteler. Karada doğaya meydan okumak için mağaracılık, dağcılık ve kaya tırmanışı harika. Bu sporlar konusunda çok tecrübem olmasa da deneyimli arkadaşlarımla maceralara atılmak keyifli hem dostlukları pekiştiyor hem de doğanın güzelliklerini ve zorluklarını sunuyor. Bunları daha kontrollü şartlarda eğitimleri pekiştirerek tecrübe kazanmak adına da duvar tırmanışı yapıyorum. Sevdiğim bir diğer disiplin ise yakın dövüş ve self defans. Uzun yıllar kick boks ve muay thai yaptım; ayrıca çeşitli uzak doğu yakın dövüş sporuyla da ilgilendim. Son yıllarda krav maga ile ilgileniyorum. Enerjimi boşaltmama ve konsantre olmama yardım ediyor. Ruh disiplini açısından faydalı olduğu kadar, saldırı senaryolarına karşı kendimi ve sevdiklerimi koruyabileceğimi bilmenin güven ve rahatlığını da sağlıyor.

EN KRİTİK NOKTA ZAMAN YÖNETİMİ

Tüm bu uğraşlarınızı aynı zamanda doktorluğa paralel olarak yapıyorsunuz, zor olmuyor mu? Bu bağlamda ortaya çok alışık olmadığımız bir 'doktor' profili çıkıyor...

Bazen zorlandığım oluyor... Görev tanımımda sadece ameliyat, endoskopi ve poliklinik hizmetleri yok; aynı zamanda eğitim görevlisi yani bir akademisyenim. Akademik çalışmalar yapıp asistan eğitimi veriyorum. Yaptığım ameliyatlar mide-bağırsak sistemi kanser cerrahisi ve obezite ile ilgili; uzun, yorucu, sofistike ve dikkat gerektiren operasyonlar. Ama aynı zamanda sosyal bir yapım var; mesleki aktivitelerin yanı sıra sosyal faaliyetlerime, hobilerime ve arkadaşlarıma da vakit ayırmak için elimden geleni yapıyorum. Buradaki en kritik nokta, zaman yönetimi. Bu açıdan hem şanslıyım hem de zaman yönetimi konusunda nispeten başarılıyım. Birçok kişi, hele yoğun ve zor koşullarda çalışan birçok meslektaşım gerek çalışma şartları gerek aile yapıları gerekse fiziksel durumları açısından bu motivasyonu edinebilmek için optimal şartlara sahip değil. Bazı şeyler elimizde değil, değiştiremeyeceğimiz koşullar var. Ben değiştiremeyeceğim sorunlara odaklanıp motivasyonumu kaybetmek yerine, değiştirebileceğim ve kontrol edebileceğim durum ve olaylara enerjimi kanalize edip hayatımın kontrolünü kısmen de olsa ele almaya çalışıyorum. Ama bekar ve çocuksuz olmamın da önemli bir etkisi var; daha liberal ve radikal kararlar alabiliyor, konfor alanımın dışına daha kolay çıkabiliyorum. Mesleğim göz önüne alındığında biraz sıra dışı birisiyim... Ama unutmamak lazım ki her seçiş, bir vazgeçiştir!

BU PROGRAMIN BİR ÖRNEĞİ DAHA YOK

Yakında sizi ekranlarda da göreceğiz. İçeriği ne üzerine olacak, heyecanlı mısınız?

Tivibu'da yakında yayınlanacak bir belgesel projesinin sunucusu ve ana karakteriyim. Belgesel, daha önce pek örneği olmayan bir içeriğe sahip; bir cerrah her bölümde farklı bir arkadaşıyla ayrı bir sıra dışı sporu tanıtıyor ve deneyimliyor. Değişik bir proje; ilgi çekeceğini düşünüyorum. Ekibimiz harika, özellikle projenin yönetmeni; kendisi hem dostum hem de projedeki en büyük yardımcım... Heyecanlı ve eğlenceli bir proje. Hem sevdiğim ve yaptığım veya yapmak istediğim aktiviteleri yapıyorum hem de ortaya kalıcı bir eser bırakıyorum. Çekimler, görüntüler ve kurgu nefes kesici. Sabırsızlıkla yayına girmesini ve geri bildirimleri bekliyorum. Ayrıca insanları bilgilendirmek ve sıra dışı hobilere teşvik edebilmek adına sosyal medyayı daha efektif kullanmak niyetindeyim. Böylece daha çok insana ulaşıp, biraz olsun hayatlarında olumlu radikal değişiklikler yapabilmeleri için onlara öncülük edebilirim.

EVEREST'E TIRMANMAK İSTİYORUM

Son olarak; bundan sonrası için kaygınız, planınız, hayaliniz, belki de zirveniz ne olur?

Mesleki ve akademik kariyerim açısından da planlarım var; profesörlük unvanını almak üzereyim. Mesleğimi, cerrah olmayı ve ameliyat yapmayı seviyorum. Tıp mesleğinin meşalesini taşımaya, hastaları iyileştirmeye ve yeni, gencecik, başarılı cerrahi uzmanları yetiştirmeye uzun yıllar devam etmek istiyorum. Bunun yanı sıra, hem fizik gücümü ve vücut sağlığımı, hem de mental sağlığımı korumak için aktif olarak spor yapmak da istiyorum. Bugüne kadar bu dengeyi iyi kurduğumu düşünüyorum; sonrası için de hedefim bu. Ayrıca yeni şeyler öğrenmek ve farklı hobiler edinmek için de sabırsızlanıyorum; hedeflerim arasında pilotaj ve serbest paraşüt eğitimi almak var. Köpek balığı dalışı yapmak, önce Ağrı sonra da eğer kondisyonum ve maddi imkanlarım yeterse Everest'e tırmanmak gibi planlarım da var. Liste uzun ve ömrümün hangilerini gerçekleştirmeye yeteceğini bilmiyorum ama listeyi tamamlayabilmek için elimden geleni yapacağım. Bir de dünya çok büyük ve görülmesi gereken birçok muhteşem yer var. Bir de daha çok okumak-öğrenmek, dahası sevdiğim arkadaşlarım ve bana bir şeyler katan değerli insanlarla daha çok ve kaliteli zaman geçirmek en büyük gelecek hedeflerim...