uygartaylan@gmail.com
Ekstrem spor tutkunu Orkun Olgar’la Kaçkarlar’ın 3 bin 100 metre yüksekliğinde yaptığı helski macerasını ve Türkiye’nin adrenalin sporları için cennet sayılabilecek noktalarını konuştuk.
Helikopterle Türkiye’nin Doğu Karadeniz bölgesinde yer alan Kaçkar Dağları’nın 3 bin 100 metre yüksekliğine atlıyorlar. Kayak ve snowboard yaparak zirveden aşağı kendilerini rüzgarın kollarına bırakıyorlar. Adrenalin sporları tutkunu Orkun Olgar, çocuk yaşta başladığı kayağa yenilerini de ekleyip doğada limitleri zorluyor. Kayak sevgisini mesleğine çeviren Olgar, giriştiği spor ürünleri satışında da kısa zamanda zirveye çıkmış. Spor giyim markası SPX’in CEO’su Orkun Olgar’la başlayacak yeni televizyon programını ve adrenalin sporları için adeta cennet sayılan Türkiye’nin keşfedilmemiş noktalarını konuştuk.
BABAM SAT'ÇIYDI
Orkun Olgar kimdir, sizi biraz tanıyabilir miyiz?
Doğduğum günden beri babadan dolayı kayak yapıyoruz. Kayağa ilk çıktığım zamanı hatırlamıyorum bile. Kardeşimi de beni de 3 yaşında çıkarmışlar ilk olarak. Çünkü aynı zamanda babam eski SAT’çıydı. Tam bir sporcu, milli voleybolcudur. Yani sporun içine doğduk babamız sayesinde. Ama sonrasında sadece spor yapmakla kalmadık spor için ekipman işine de girdik. Aile mottosunda spor olan bir aile olarak “Spor niye işimiz de olmasın?” düşüncesiyle bu işe giriştik. SPX mağazalarının genel müdürü ve kurucu ortağıyım. Ama her şeyden önce sporcuyum, bir macera ve doğa tutkunuyum.
İLGİ GİDEREK ARTTI
Türkiye’de adrenalin sporlarına ilgi nasıl?
Doğa sporlarına ilgi gitgide artıyor. Batı dünyasına veya Amerika’ya bakarsak ülkemizde hâlâ ilgi çok düşük. Kendi tahminlerimize göre söylüyorum hâlâ çok gerideyiz ama outdoor’a artan bir tablo var. İnsanlar daha çok doğaya kaçıyor. Metropollerde çok sıkışık ve havasız bir yaşam söz konusu. İnsanlar artık bisiklet, doğada yürüyüş, kano gibi etkinliklerle açık havada spora yöneliyor ve bu çok güzel bir gelişme.
Bugüne kadar yüksek adrenalin yaşayıp tehlikeyi ucundan atlattığınız bir maceranız oldu mu?
21 yaşındayım, kardeşimle günü birlik Aspen’e gittik. Orada akşam herkesin gitmesini ve pistlerin kapanmasını bekledik. Zirveye çıktık. 5-6 km’lik bir mesafe var aşağıya. Biz hız rekor denemesi yapacağız, ilerde pistte ağaçlar da zar zor görünüyor, simsiyah dimdik bir pist. Biz en yüksek süratı göreceğiz, 160-170 km hıza çıkılabiliyor. Biz dümdüz ineceğiz. İlerde yol sağa doğru kıvrılıyor. Malesef önümüzdeki virajı görmedik. Sene 95-96 henüz o günlerde kask takılmıyor. Başladık, gidiyoruz ama minimum 120-130 km hızlayım. İlerdeki meyil yokuş yukarı çıkıp bir anda uçurum gibi aşağı iniyormuş. Tabii ben yol gibi sandım, motorsiklet gibi sağa yatınca havada kendimi boşlukta buldum. Döndüm birkaç tur havada ve sonra ilk olarak ayaklarım havadaydı. İlk kafam yere çarptı, 200-300 metre sürüklendim. Suratımın her yeri buz çiziği oldu, boynuma kadar morardı. Orada boynumu kırmamış, sakat kalmamış ve hatta ölmemiş olmam tamamen mucize. Tamamen cehaletten kaynaklanan kasksız, gözlüksüz saçma sapan bir cesaretti.
Yeni bir televizyon programınızda seyircileri nasıl bir içerik bekliyor?
Son derece heyecanlı. Programın adı ‘Macerasever’ ve tamamen beni tanımlıyor. Hayatımda hep bir takım maceralar yaşıyorum ve bunlarla besleniyorum. Her bölümde de arkadaşlarımla birlikte yaşadığım maceraları izleyeceğiz. İlk bölümde Heliski (helikopter kayağı) ile Kaçkar Dağları’nın tepesine bırakılıyoruz, pist ve yol yok. Üzerimizde çığ vericileri, çığ durumunda bizi kurtaracak her türlü ekipmana sahip çığ çantalarıyla. Ben kendime bir misyon edindim, “Acaba ne kadar insanı dışarı çıkmaya motive edebilirim” üzerinden insanları dışarı çıkarmaya, doğaya ve spora yönlendirmeye çalışıyorum.
ZİRVEYE YERLEŞEN MACERA
Heliski nedir? Kaçkarlarda tecrübe ettiğiniz heliski maceranızı anlatabilir misiniz?
Helikopterli kayak demek. Türkiye’de sadece Kaçkar’larda yapılıyor. Bunu da İsviçreli bir arkadaşımız başlattı ama sadece yurtdışından yabancı bir müşteriye satarak başlattı. Bu yıl ilk kez Türklere de duyurdular, hikayemizi başlattık. Bu macera, bugüne kadar yaşadığım zirveye yerleşmiş maceramdır. Helikopterden zirvede iniş anı, o el değmemiş ortamda sadece rüzgarın sesiyle başbaşa kalmak tarif edilemez güzellikte.
KAYAK MÜTHiŞ BiR HASTALIK
Kayak ve snowboarda başlamak isteyenlere ne önerirsiniz?
Kayak ve snowboard müthiş güzel bir hastalık. Doğru ekipmandan kaçınmak en büyük yanlış. Bir şeyi yapacaksan ölmekten değil yaşamıyor olmaktan korkmak lazım! Muhakkak doğru ekipman kullanın!
Dünyanın en kaliteli karı Kaçkarlar’da
Türkiye’nin extreme sporlar ve maceraperestler için keşfedilmemiş güzellikleri nereler?
Yani öncelikle Türkiye olağanüstü bir ülke. Ülkemiz ekstrem sporlar için, macera yaşamak isteyenler için bir cennet, doğa sporları için cennet. Avusturya dağlarıyla ünlüdür, bizim dağlarımız daha fazla. Kıyılarımız keza öyle... Yamaç paraşütü için sayısız yer var. 45 yaşına geldim, bu ülke beni her gün daha çok şaşırtıyor. Kaçkar’larda pilotumuz Roland (35 yıldır Himalayar dahil her yerde uçmuş) “Dünyanın en kaliteli ikinci karı burada” diyor. Karın sadece %4 nem oranı var. Yani dokunduğun an dağılıyor. Benzeri tüm dünyada sadece Kanada’da. Doğası, ormanları, gölleri, yeşilliği... Türkiye’de yapamayacağınız spor yok.