“Adım Yok” hayatı anlatıyor

Ailesini kaybetmiş, terk edilmiş ve sokaklarda büyüyen 7 çocuğun kendileri gibi yardıma muhtaç çocuklara destek olmasını konu alan Sokak Nöbetçileri kitabından esinlenerek yazdığı Adım Yok parçasını müzikseverle buluşturan Yirmi7 grubu solisti Okan Şarlı, ''Bu şarkı aslında hayatı anlatıyor... Aşkı, acıyı, dostluğu, kardeşliği ve hayatın bir gün ağlayıp bir gün gülmek olduğunu bizlere hissettiren bir eser oldu.'' diyor.

MERVE YILMAZ ORUÇ / merve.oruc@aksam.com.tr

Türkiye'nin başarılı rock grubu Yirmi7, Klasik Türk müziği ve modern rock ezgilerini birleştirdiği 'Adım Yok' parçasını müzikseverlerle buluşturdu. Söz ve müziği Okan Şarlı'ya ait olan şarkı Aslı Arslan'ın kaleme aldığı 'Sokak Nöbetçileri' kitabından esinlenerek hazırlanmış. Kitapta geçen yedi kahramanın hikayesinden etkilenerek bu parçayı hazırlayan Şarlı, kısa film tadında bir de klip çekmiş. Adım Yok teklisi aynı zamanda yardıma muhtaç çocuklar için, bir sosyal sorumluluk projesi olarak da hayata geçiyor.

2007 yılında ABD'de kurulan Yirmi7 grubu, 2015 yılında yayınladıkları Muhtemel Aşk şarkısı ile büyük bir hayran kitlesi kazandı. Müzik yolculuğuna şu anda Yirmi7 grubu adı altında tek başına devam eden Şarlı'dan hem yeni çalışmasını hem de müzik yolcuğunu dinledik...

Müzik hayatınız şu an sadece Türkiye'de mi devam ediyor?

Şu an ağırlıklı olarak Türkiye'deyim. Amerika'dan da birkaç festival için davet aldık, ilerleyen zamanlarda İngilizce bir albüm çıkartmayı ve bir turne gerçekleştirmeyi planlıyoruz. İki ülkede de çalışmalarıma devam ediyorum.

Yolunuza tek başınıza devam ediyorsunuz. Neden hala Yirmi7 grubu ismini kullanıyorsunuz?

Yirmi7'yi Los Angeles'ta kurdum ve şarkılarıma müzikal anlamda eşlik edecek dünyanın birçok farklı yerinden müzisyen arkadaşlarım oldu ve olmaya da devam ediyor. Okan Şarlı'ya geçsem Yirmi7'nin müziği açısından bir değişiklik olmayacaktı. Yirmi7'nin bir felsefesi var ve benim bu hayatta sahip olduğum en kıymetli şeylerden, 15 yıldır benimle, vazgeçmem pek mümkün değil.

Adım Yok yeni tekliniz hayırlı olsun... 'Sokak Nöbetçileri' kitabından esinlenerek yazdığınız bir parça. Neydi bu kitapta sizi etkileyen?

Teşekkürler... Adım Yok şarkımızın çıkış hikayesi "Sokak Lambası" şarkımıza gelen birçok yorumun dikkatimizi çekmesiyle başladı. Bu sayede yazar arkadaşımız Aslı Arslan ile tanıştık. Kitapta beni en çok etkileyen şey; okuyucu ve dinleyicilerimizin 7 karaktere, kitaba ve şarkılarımıza kalpten bağlılıkları oldu. Sadece hayal dünyamızda kalmayıp, kendilerine sokak nöbetçileri demeleri ve başka çocuklara yardım etmek için sabırsızlaşan dinleyicilerimizin olması beni çok mutlu ediyor. Şarkımızda kitapta geçen ailesini kaybetmiş, terk edilmiş ve sokaklarda büyüyen bu 7 çocukluk arkadaşının kendileri gibi yardıma muhtaç çocuklara yardım ediyor. Şarkımızı dinlediğinizde bu isimler kulağınıza daha anlamlı gelecek. Yankı, Işık, Mutlu, Koza, Bartu (hiç gerçek ismi olmamış biri) ve Helin (yuva)... Bartu karakterimizin hiç gerçek bir ismi olmadığı için şarkımızın da ismi olan "Adım Yok" şeklinde yer verdik. Helin ismini de yuva olarak kullandık. Ve hiç kitabı okumayan dinleyicilerimiz için bu kelimeler ve şarkımız, kalplerinden geçen duygularının en güzel tercümanı olacağına inanıyorum.

Bu şarkı ne anlatıyor dinleyicilerine?

Dinleyicilerimizi efkarlandıracak bir şarkı oldu. Hayatı anlatıyor... Aşkı, acıyı, dostluğu, kardeşliği ve hayatın bir gün ağlayıp bir gün gülmek olduğunu bizlere hissettiren bir eser oldu.

Şarkının adı nasıl kondu?

Şarkının adını sürpriz bir şekilde eşim buldu. Normalde şarkımız hazır hale gelirken hep 'Efkarlıyım Bu Akşam' diyorduk fakat bu isimden tam anlamıyla mutlu değildik. Eşim; bu şarkı, adını bilmediğimiz bir sürü çocuğa yardımı olacak. Ve şarkı sözlerinde sadece bir karakterimizin ismi geçmiyor, o karakterimizin de hayatı boyunca hiç gerçek bir ismi olmamış. Bu yüzden "Adım Yok" olsun dedi. Ve bu isimde karar kıldık.

Bu şarkının aynı zamanda bir sosyal sorumluluk projesi tarafı da var... Geliri kimlere gidecek?

Kitapta bahsedildiği gibi biz de yardıma ihtiyacı olan çocuklarımız için kullanacağız. Elde edilecek gelir yeterli olmayacaktır ama yurt yapmak ya da yapımına destek olmak, kütüphane veya kardeş okulumuz olsun istiyoruz.

Klipten de bahsetmek istiyorum. İstanbul sokaklarında çekilmiş, sözleri yansıtan bir klip olmuş... Siz neler söylemek istersiniz?

Klibimizde, dinleyicilerimizin kitabı okuduklarında görmek isteyecekleri sahneleri ve anları sorduk. Bunun ışığında ilerledik. Kırmızı oda, ilk kez bisiklet sürmeyi öğrenmesi, ilk kez dans etmeleri... Hem hüzünlü hem de eğlenceli bir klip oldu.

Eklemek istedikleriniz var mı?

Hayatımda ilk defa bir kitaba şarkı yazıyorum. Benim için de ilginç ve yeri özel bir şarkı oldu. Bu güzel hikâye için Aslı Arslan'ın kalemine sağlık demek istiyorum. Dinleyicilerimizin de tepkileri, beğenileri ve destekleri muhteşem. Yirmi7 şarkılarını dinleyen herkese teşekkür ediyorum.

TARZ OLARAK DEĞİŞEN BİR ŞEY OLMADI

ABD'deki müzik yaşamınızdan bize biraz bahseder misiniz? Yirmi7 grubunu sadece rock müzik kategorisine koymak doğru olmayabilir sanki... Ne tarz müzik yapıyorsunuz?

Yaklaşık yüze yakın Türkçe ve İngilizce şarkım var, onların tarzlarına bakınca Yirmi7'yi sadece rock kategorisiyle sınırlamak bana da doğru gelmiyor. Los Angeles'ta 15 yıl aktif olarak müzik ile uğraştım. Şarkılarım tarz olarak Klasik Türk Müziği ezgilerini ve 1950'lilerin Amerikan Rock and Roll'unu birleştiren bir havası var. İngilizce bestelerimdeki Türk motifleri oradaki dinleyicimizin en hoşuna giden tarafıydı. Türkçe şarkılarımı da tüm konserlerimizde çalıyorduk bu bizi diğerlerinden ayıran en önemli farkımızdı.

"Müziğe deneysel başladık. Hala da öyle devam ediyoruz" demişsiniz bir röportajınızda... Bugün hala bu görüşte misiniz?

Basit olanı yapmanın dünyanın en zor ve en güzel şeyi olduğunu öğrendik. Her zaman yeni ve farklı şeyler deniyoruz ve Yirmi7'nin şarkılarının genelde kaliteli sözlere ve müziğe sahip olduğunu düşünüyorum.

Türkiye'de yaptığınız müzik ile ABD'de yaptığınız müzik aynı mı? Nasıl bir değişim yaşandı müziğinizde?

Yirmi7'nin tüm şarkılarının söz, müzik ve düzenlemeleri bana ait. O yüzden tarz olarak bir değişikliği olmadı. Türkiye'de daha ağırlıklı olarak Türkçe şarkılarımız ile ilerliyoruz. Los Angeles'ta daha çok İngilizce şarkılarımızla yolumuza devam ettik.

HER DEFASINDA İLK KEZ DİNLİYORMUŞ GİBİ!

2015 yılında Türkiye gelip Muhtemel Aşk'ı yayınlandıktan sonra bir kitleniz oldu... Şarkı milyonlar dinlendi... Sizce bu şarkı neden bu kadar sevildi?

Muhtemel Aşk, 12 yılı aşkın süredir benimle... Hayatımı ve aşkımı anlatıyor. Amerika turnelerimizde ve tüm konserlerimizde muhakkak dinleyicimiz tarafından isteniyordu. Kendini belli eden bir havası her zaman oldu. Her dinlediğimizde sanki ilk kez dinliyormuşuz havası hissettiren çok şarkı olmuyor. Bu kadar çok sevilmesinin sebebi bu sanırım.

Geçtiğimiz sene bir albüm yayınlamışsınız... Tekrar bir albüm düşünceniz olur mu?

Ay Düşmüş Elektrik Tellerine, Yirmi7'nin ilk albümü oldu ve güzel dönüşler aldık. Fakat bulunduğumuz çağ itibariyle albüm yapmak artık mantıklı olmuyor. Dört yeni şarkımızın kayıtlarındayız, tekliler halinde vermek istiyoruz. Fakat yakın zamanda hiç İngilizce albümümüz olmadığı için bir tane de İngilizce albüm çıkaracağız.