150 kilometre yol gidip terk edilmiş binlerce hayvanı doyuruyor

YELİZ COŞKUN

1

yeliz.coskun@aksam.com.tr

Hayvanların kolay olmayan yaşamları; ormanlara terk edildiklerinde daha da zorlaşıyor. Mustafa Kaygusuz, İstanbul’un ormanlarında hava koşullarıyla ve açıklıkla mücadele eden, kimsenin yanından geçmeye cesaret dahi edemediği sokak hayvanları için ormanlara mama taşıyor. Kaygusuz, ‘orman beslemesi’ projesini ve iyilik hareketini anlattı...

İstanbul’da sahipsiz kedi-köpek sayısının 250 binlere ulaştığı belirtiliyor. Barınaklarda yer kalmadığı için ormana bırakılan sokak köpekleri her mevsim açlık ve barınma sorunuyla karşı karşıya kalıyor. Büyükşehir ve ilçe belediyelerine ait hayvan bakım evlerinin kapasitelerinin dolması nedeniyle Kuzey ormanları başta olmak üzere 20’ye yakın bölgeye bırakılan hayvanlar yemek sıkıntısı çekiyor. Sokak köpekleri için gönüllülük hareketi başlatan ve her gün 150 kilometre kat ederek onlara mama götüren ‘ormandaki dostların iyilik elçisi’ Mustafa Kaygusuz, 5 yıldır köpekleri besliyor. Aracıyla ormana girdiği andan itibaren köpekler tarafından karşılanan Kaygusuz ile ‘orman beslemesi’ projesini konuştuk.

Mustafa Bey, sizi tanıyabilir miyiz?

Özel bir şirkette işçi olarak hayatıma devam edip her gün iş çıkışı ormana, kaderine terk edilen yüzlerce cana bakıyorum.

‘Orman Beslemesi’ projenizden ve temel amacından bahseder misiniz?

Amacım, dili olmayan dostlarımızın dili olmak, toplumsal bir kültürü oluşturmak ve insanların dikkatini o yöne çekmektir.

Hayvanlara sağladığınız yardımlar, onların sesi olmak size kendinizi nasıl hissettiriyor? 

Vicdani ve insani sorumluluklarımı yeri getirmiş oluyorum. Çünkü ben bu dünyada kendi adıma ve kendi türüme ait gelmiş değilim. Her canlının yaşam hakkını savunmamız gerektiğinin bilincindeyim.

BENİ YOLLARDA KARŞILIYORLAR

Hangi ormanlara gidiyorsunuz? Gittiğiniz yerlerde nelerle karşılaşıyorsunuz?

Kuzey ormanları, Gazi Kent Ormanı ve Taşocakları bölgesi beslemeler yapıyorum. 16 paket kuru mama döktüğüm yerlerdeki mamaların kalmadığını ve aynı açlıkla beni yollarda karşıladıklarını fark ediyorum. Artık aracımın kornasını tanıyıp bulunduğu yerden sese doğru koşup beni buluyorlar.

Gittiğiniz ormanlarda ortalama kaç hayvan besliyorsunuz?

Çok emin olarak sizlere yüzlerce diyebilirim.

Siz nerede oturuyorsunuz? Hayvanları beslemek için günlük kaç kilometre yol kat ediyorsunuz?

Sultangazi Gazi Mahallesi’nde oturuyorum. Çalıştığım işyeri Maslak’ta. Aracımla günlük 150 kilometreye yakın besleme rotam var.

Ormanlardaki hayvanları beslemeye ne zaman başladınız? Hikâyenizi anlatır mısınız?

Gecekondu bölgesinde dünyaya geldim. Çocukluğumdan bu yana hayvanlarla iç içe büyüdüm. Büyüdükçe onların ihtiyaçlarının bilinciyle mahallemde kendi imkânlarımla beslemeler yapıyordum. 5 yıldan fazladır aktif orman besleyicisiyim.

AÇLIĞI BİTİRMEK İSTİYORUZ

Bir ekibiniz, sponsorunuz var mı?

Birlikte hareket ettiğim gönüllü beslemeler yapan ve kontakta olduğum insanlar var. Sosyal medya hesabımdaki takipçilerim sayesinde bazı zorlukları yenmeye çalışıyorum. Onlar sayesinde ormandaki açlığa ortak olabiliyoruz. Kuru mamalarımızı takipçilerimiz bize ulaştırıyor. Bu sayede o açlığı bitirmek için yola çıkıyoruz.

Ormana bırakılan hayvanlar barınak yetersizliğinden mi kaderlerine terk ediliyorlar?

Kediler ve köpekler insanların yaşadıkları alanlarda var olabilecek hayvanlar. Fakat belediyeler yapılan şikayetler sonrası ormana kaderine terk ediliyor. Hiçbir belediye hem mali anlamda hem de altyapısal anlamda konum olarak buna uygun değil. Bunlar şehirlerden kovulup sürgün edilen mahalle sakinleridir.

Projeniz için size sadece mama gönderimi mi sağlanıyor? Ücret de kabul ediyor musunuz?

Kesinlikle direk para kabul etmiyorum. Sadece kuru mama desteği istiyorum.

Bir paket mamayla kaç hayvanı mutlu edebiliriz?

10’dan fazla can kuyruk sallar.

Ünlüler de size destek veriyor değil mi?

Ünlü isimlerin en büyük destekleri kamuoyu oluşturup toplumsal bir duyarlılığı sağlamaları oluyor. Doğrudan katkıları yok. Onlardan istediğim en çok şey insanların bu açlığa ortak olup onların sesi olmaları.

Çalışmalarınız ne kadar ihtiyacı karşılıyor?

Kuzey ormanları, Gazi kent ormanı ve Cebeci Taşocağı’ndaki dostlarımızın bir gün arayla günlük 12 paket ve üzeri, midelerinden bir lokma geçmesine vesile oluyor.

Poşeti bile yediklerinde ağladım!

Projeniz kapsamında karşılaştığınız hayvanlarla hiç unutamadığınız bir anınız var mı?

Gece besleme yaparken onlarca canın önüne döktüğüm mama sonrası ormana atılan yavru bir can ağlayarak ormanın derinliklerine kaçtı. O gece oradan ağlayarak döndüm. Ve söz verdim kendime bu açlığı hep birlikte bitireceğiz. 

Lüleburgaz çöplüğünde ise 500 üzeri cana 14 paket mama döktüm. 10 dakika içinde bitti. Poşet mama koktuğu için selpak gibi yırtıp yemeye çalışan canlar vardı orada. Hıçkırıklara boğularak ağladım. Bir hafta sonra ise takipçilerim sayesinde 1 ton mamayla oraya geri döndüm. Lüleburgaz Belediyesi teşekkür etti bana. O zaman bir kez daha anladım. Yapmamız gereken en büyük şey onların acısını, açlığını insanlara anlatıp onların sesi olmaya devam etmemdi.

Eklemek istedikleriniz var mı?

Belediye veterinerlerinin daha etkili tedavi hizmetlerini sunmalarını, daha kaliteli ürünlerle beslemeye ağırlık göstermelerini ve son olarak kısırlaştırmaları daha yoğun yapmalarını istiyoruz.