AKŞAM TV

Biten İlişkiler ardından dikkat edilmesi gerekenler

İnsanın hayata tutunması umudu ile mümkündür. Karşılaştığımız, sevdiğimiz ya da aşık olduğumuz her insana karşı istemsiz bir beklenti içine gireriz. Özelliklede emek verdiysek... Uzman Psikolog Derya Yalçınkaya bu hafta 'Biten İlişkiler ardından dikkat edilmesi gerekenleri' Video Terapi'de masaya yatırılıyor.



Beklentileri yüksek olanların hayal kırıklıkları yoğundur. Kontrol edemez, hep isteriz ya da hep emek veririz. Hayatımıza giren insanlar ihtiyaçlarımıza göre değişir. Sevilme, sevme, ilgi, anne-baba, dost... O dönem neye ihtiyacımız varsa hayatımızdaki insanın onu tamamlamasını bekleriz. Bazen çok sinirlenir, manipüle etmeye çalışırız, bazen de sınır koyamaz, haklarımızı yediririz.

Biten ilişkiler diyoruz bu hafta efendim. Romantik ilişkilerde başlangıç ayrılmak için olmasa da hemen hemen çoğumuz bu ayrılığı tadarız. Nedeninin önemi olmaksızın, ayrılık sonrası sancılı bir dönem başlayabilir. Yoğun duyguların yaşandığı bu dönemlerde kişi için 'ilk defa yaşadığı süreç' se eğer, duygularını kontrol etmekte zorlanabilir. Hatta ayrılık bazı kaynaklarda ölüm acısı ile eş değer tutulmaktadır.

Acı 'Unutmak istiyorum ama olmuyor!' şeklinde başlar, 'Onsuz yapamıyorum!' ile son bulur, Yoğun ve karışık bir dönem olduğundan inkâr, kızgınlık, korku, suçluluk, üzüntü, kıskançlık gibi birçok duygu ile unutulması zor anılar bırakır sizde.

Hiç üzülmedim diyen; ya hiç sevmemiş, ya da çoktan bitirmiştir.

Bu sürecin sağlıklı olması yaşanan yas sürecinin sağlıklı yaşanması ile mümkündür. Her şeyden önce kabullenilmesi gereken asıl gerçek canının biraz da olsa acıyacak olduğunu bilmek olmalıdır. Her duygunun bir ömrü vardır. İyi hissettirenler gibi kötü hissettirenlerde belli zaman sonra hafifleyecek elbette. Bu sürecin yönetimini elden bırakmamalı, bilinçli yaşanmalı her bir duygu.

Gerek kontrol etme becerisi gerekse akışına bırakmak, sürecin yönetimi için olması gerekenlerin arasında. Bilinmelidir ki her birey farklı yaşar sevgisini, farklı sever sevdiğini. Dolayısıyla acının yaşanma süreci de şekli de kişiden kişiye farklılık gösterir. En önemlisi de bu süreci diğer insanların nasıl yaşadığı ile kıyaslamamaktır.

Asıl mesele; biten ilişkin ardından kendine biraz zaman tanıman, yoğun duygularından kaçmayıp, onlarla yüzleşmen.

Bu yüzleşme bazı durumlarda zorlayıcı olabilir. Kabullenilmek istenmeyebilir, böyle durumlarda düşünmeden yapılan her bir adım bedelini ödemekte zorlanılan durumlara dönüşebilir.

Öncelik sıralaması yapılıp, zihni dağıtmak adına farklı sosyalleşme etkinlikleri hayata dâhil edilebilir. Genellikle ayrılmalarda diğer partnerin hemen başka birini bulduğu ve onunla çok mutlu olduğu düşüncesine kapılır kişi. Böyle durumlarda düşünmeniz gereken şey; tanıdığınız kişinin özünü bildiğinizden, başka insanlarla da değişmeyeceği için, mutlu olması ancak karşısındaki kişinin bu şekilde davranmasını kabul etmesi ile mümkündür.

Kaçırdığınız değil, kurtulduğunuz bir karakter! Olaya bakış açınızı değerlendirin. Herkesin sizin gibi düşünmediğini anımsayın. Durumların zorlaşması bazen iki uyumsuz karakterin yan yana gelmesi olabiliyor. Dolayısıyla hatıranda hep acı çektiğin bir anın varsa ve hala o insanla olmak istiyorsan, sendeki şemaların artık değişmesine izin vermen gerekir. Peki, nedir şema? Şemalar; bizi etkileyen uyaranın ne olduğunun anlaşılması ve değerlendirilmesi için oluşturulmuş zihinsel bir yapıdır. Bebeklikten başlayan şemalar zamanla gelişir, yaşam boyu sürer. Kişi için mutlak gerçektir ve kolay kolay değişmez. Örneğin; ailesinden sevgi görmeyen bir çocuğun yoksunluk şeması geliştirmesi ile sürekli kendini yalnız hissetmesi, başka kişilere bağımlı bir yapı geliştirmesini sağlar. Aslında hayat ile başa çıkmayı kolaylaştırmak için edinilen bu şemalar zamanla işlevsel olmayan düşünce kalıplarına dönüşür. Sıra; sürdürmeye çalıştığın ve seni üzdüğünü bildiğin şemanı tanıma ve onu değiştirmede.

Partnerinin senin için olumlu ve olumsuz yanlarını yazarak daha iyi tanımlaman mümkün. Unutma, her bölüme yazdığın bilgi senin için kendi isteklerin bazında bir farkındalıktır.

Başka bireylerin acısına 'Aman boş ver, geçer!' demek; karşınızdaki kişiye destek değil, köstektir. Acının yaşanmasına da izin verilmeli, yerini başka duyguların almasına da... Her bir deneyim bir tecrübe, her bir bitiş ise yeni bir başlangıçtır. Ayrıca her sonun ardından kendi isteklerin ve beklentilerin değişebilir. Şimdi sıra sende, sıra yeni seni yaratmakta! Bu dönüşüm sürecinde uzman birinden alacağın destek ile ne istediğini daha net görmen ise mümkün!

Kurgu: Kerim Yıldırım / kerim.yildirim@turkmedya.com.tr

Editör: Duygu Gecü Yüzseven / duygu.gecu@turkmedya.com.tr

POPÜLER HABERLER

YENİ HABERLER