Bedir Acar, 'Bunu hep yapıyorlar, Şener Şen'e yaptılar, Orhan Gencebay'a, Yavuz Bingöl'e, Alev Alatlı'ya, Hülya Koçyiğit'e Ara Güler'e, Mazhar Alanson'a Özdemir Erdoğan'a ve dahi nicelerine yaptılar. Kendilerinden gördükleri, kurşun asker yerine koydukları sanatçıları 'ötekilerle' iş yaptı diye taşlıyorlar.' dedi.
Acar, 'Geçen hafta cuma günü bir televizyon kanalından aradılar; 'Sanatçı Erkan Oğur, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'a bir türküde sazıyla eşlik etti diye linç ediyorlar. Bu konuda konuşabilir miyiz?'
Telefonda beni arayan kişiye şunu dedim: 'Erkan Oğur'u bir izleyelim bakalım, mahalle baskısı karşısında sazı kadar sağlam ve dik durabilecek mi?'
Nitekim, kendinden olmayanı daima ötekileştirme yoluna giden yeminli bağnazlar gettosu, kendilerince ötekileştirdikleri İbrahim Kalın'la yan yana geldi diye, o çok sevdikleri Erkan Oğur'un sazını elinden alıp kafasında paraladılar!
Büyük düşünür Cemil Meriç, Mağaradakiler adlı muhteşem eserinin 325. sayfasında şöyle sesleniyor: Düşünenin görevi: insanından kopan, tarihini unutan ve yolunu şaşıran aydınları irşada çalışmak, kızmadan, usanmadan irşat. Gerçek sanat ayırmaz, birleştirir.'
Hadi İbrahim Kalın, Cemil Meriç'e inandı ve Erkan Oğur'a böyle bir teklif götürdü diyelim.
Peki ya Erkan Oğur?
Belli ki Oğur da, sanatın birleştirici gücüne inanır gibi olmuş ve projede yer almayı kabul etmiş.
Ancak bir şeyi atlamış sazın ustası...
Atladığı şudur:
Bir: Mahalle baskısı karşısında geri vites atacak.
İki: Kopuz çalmada gösterdiği hüneri, dik duruşu eleştiriler karşısında gösteremeyecek.
Nitekim öyle de oldu.' şeklinde konuştu.
Editör: Ezgi Aşık
Kurgu: Kerim Yıldırım