Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Ankara Ticaret Odası (ATO) Congresium’da dünya prömiyeri sahnelenen Göbeklitepe Operası’nı izledi.
Merakla beklenen Göbeklitepe Operası, ATO Congresium’da yapılan gösterimle dünya prömiyerini gerçekleştirdi. Tıklım tıklım salonu dolduran seyirciler 2 perdeden oluşan eseri büyük bir ilgiyle takip etti. Dakikalarca ayakta alkışlanan eserin sonunda Kültür Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, sahneye çıktı ve tüm ekibi tebrik etti. Daha sonra Bakan Ersoy, oyuncularla birlikte sahnede seyirciyi selamladı.
Dünya prömiyeri gerçekleştirilen Göbeklitepe Operası’nın rejisör koltuğunda ömrünü Devlet Opera ve Balesi’ne adayan Gürçil Çeliktaş oturuyor. 20 yaşında Devlet Opera ve Balesi’nde görev almaya başlayan Çeliktaş, 57 yıllık sanat hayatına Göbeklitepe Operası’yla birlikte 62’nci eserini sığdırdı. Lütfü Erol’un metni üzerinden sahneye konan eserin bestecisi Can Atilla olurken, koreografisini ise DOB Genel Müdür Yardımcısı Volkan Ersoy üstlendi.
DOB’un, yeni sezondaki en iddialı eserlerinden biri olan Göbeklitepe Operası için; DOB Genel Müdürü Tenor Murat Karahan, Balet Tan Sağtürk, koreograf Volkan Ersoy gibi isimler bir araya geldi. 2019 Göbeklitepe yılı kapsamında, sahneye konulan eserin konusu ise şu şekilde;
“İnsanoğlu var olduğundan bu yana aşk hayatın akışını belirleyecek güce sahip olmuştur. Göbeklitepe´nin güzel kadını Avva, Tepe Şöleni´nde gördüğü avcıların lideri, güçlü kudretli Agam´dan çok etkilenir, zaten Agam´ı görüp de etkilenmeyen kadın yoktur. Aynı şölende genç bir erkek daha vardır, Agam kadar gösterişli olmasa da onun da kendine has yetenekleri, özel güçleri vardır. Taru adındaki bu genç erkek hayvanlar üzerinde adeta büyüleyici bir etkiye sahiptir. Taru şölen alanında Avva´yı görür görmez aşık olur, önce bu aşkını açıklama cesareti bulamasa da Bilge Kadın Aba´nın ısrarları ile güzeller güzeli Avva´ya aşkını kendi elleri ile yaptığı bir kolyeyi bir kuşun gagasında göndererek ilan eder. Avva bundan çok etkilenir ve Taru´nun yanına gider. Mutlu aşkı gölgeleyen Agam´ın kısa süre sonra Avva´nın peşine düşerek onları Taru´nun köyünde bulması olmuştur. Öfkesinden adeta çılgına dönen Agam Avva´yı kendi elleri ile boğar, sevdiği kadına ne yaptığını anladığında artık çok geç olmuştur. Agam artan öfkesi ve Avva´nın üzüntüsü ile Taru´nun peşine düşer. Nihayet Taru´yu bulur ve intikamını onun canına kıyarak alır. Taru´nun yılanları Agam´ı sokarak zehirler ve Agam oracıkta can verir. Taru ve Avva bu dünyadaki yolculuklarını tamamlayarak onları bekleyen âlemde buluşurlar, yıldızlar bu buluşmaya şahitlik edercesine Göbeklitepe´yi aydınlatır böylece bir aşk daha ölümsüzleşir.”