Perşembe geldi. Sonunu böyle hayal etmesek de başlangıcı hayal ettiğimiz gibi başladı. lk maçın devamı bir futbol oynadı Galatasaray. Sakin topu arkasında alanları kapatan, adamları paylaşan, kazandığı toplarla öndeki Babel, Kerem ve Gomis üçlüsüyle kontra atak deneyen kontrollü bir oyun.
Xavi maç öncesi bir önceki maçı izledik. Eksikleri gördük. Onun üzerine çalıştık demişti. Ne çalıştığı ortaya çıktı. Defanstan bir stoperini oyuna sokarak, ekstra bir adamı hücuma çıkarttıklarında Galatasaray'ın bu kontrol oyununun dengesini bozdular.
Buna karşın golü bularak, güç olanı yaptı Marcao. Ancak Barçalı futbolcuların kararlı oyunu golün gelmesini sağlayınca, takımın da tribünlerin de enerjisini aşağı çekti. Beraberlik de maçı uzatmaya götürecek olsa dahi, oyununun buna yetmeyeceği görüldü.
İkinci yarı erken gol ve uzun süre oyuna hükmeden Barcelona, turu alıp ayrıldı İstanbul'dan. İlk maçta onların tadını kaçırmıştık. Buraya kadar getirmişken turun elden kayıp gitmesi keyifleri kaçırsa da Barcelona'ya karşı oynanan bu oyun tatlı bir hatıra olarak kalacak hafızalarda.
Barcelona elindeki ekstra gücünü kullandı. Galatasaray'ın kullanabileceği tüm koz buydu!