Yazarlar

Psikolog Derya Yalçınkaya

Psikolog Derya Yalçınkaya

Sen umudunu kaybetme

Bizi ayakta tutan, hepimiz için zor olan bu günlerin geçeceğine olan umudumuz. Günler geçtikçe tehlike algısı azalacağına artış gösteriyor ve bu durum kaygı durumumuzu oldukça olumsuz etkiliyor. Neden kaygılarımız arttı? Koronavirüsü tehlikesi uzarsa bu süreçten insanlar nasıl etkilenecek? Olası yardım desteği var mı? İnsanlar var olan virüsle mücadele esnasında farklı patolojilerinin de duruma eşlik ettiğini nasıl anlar? Evlerde vakit geçirmek için yapılacaklar listesi neler olmalıdır? Okulların bu kadar tatil olması çocukları okuldan soğutur mu? gibi birçok sorunun cevabını merak ettiğimiz için aydınlatıcı bir yazı olması dileğimle…

NEDEN KAYGILARIMIZ ARTTI?

Belirsizlik kaygı yaratır. Bu olağan dışı durumun ne kadar süreceğini bilmiyoruz ve bu durumdan dolayı hayatını kaybeden insanların var olması oldukça korkutucu. İş anlamında olumsuz etkilenenler ve maddi sıkıntı yaşayanlar, mahkemesi olanlar, beklentideki onca insan… Hayat durdu sadece Türkiye’de değil tüm dünyada. Toplum olarak kaygı yaşıyoruz ve herkesin süreç ilerledikçe korku ile birlikte tahammülsüzlüğü de arttı. Korkunun var olduğu yerde kaygı zeminini hazırlar. Zaten hali hazırda kaygı bozukluğu olan insanların şuan da geldiği durum kontrol edemeyecekleri boyutta olabilir. Mümkün oldukça kafanızı oyalayacak işlerle meşgul olmanızı öneririm. Bugüne kadar evde yapmaktan keyif almadığınız onca şeyi yeniden denemeniz sizi oyalayacaktır. Eylemi gerçekleştirdikten sonra keyif alıp almadığınızı değerlendirmeniz daha sağlıklı olur. Çünkü can sıkıntısı devam ettiğinden hiçbir şey yapmama isteği var oluyor bu durumda hali hazırda keyif aldığınız şeylerden bile uzaklaşmanızı sağlayabilir. Kaygınızı besleyen haberleri takip etmemeniz sizin yararınıza olacaktır. Telefon görüşmelerinizi arttırmış olmanız yine kaygıyı yaşayan insanlar ile iletişime geçmenizi sağlayabilir. Bu yüzden görüşmelerinizin konu başlıkları sizi kaygılandıran şeyler ise görüşmelerinize ara verebilirsiniz. Yaşadığınız duyguyu tanımlamak da belirsizlikten netliğe geçişi sağlar. Gün içinde duygularınızı değerlendirmenizi öneririm ve beraberinde paylaşmanızı hatta yazmanızı. Belki bir günlük tutmaya başlamak çoğunluğu rahatlatacaktır. Var olan kaygı önlem almanızı sağlar. Aşırı kaygılandığını düşünenler ve bunu kontrol edemediği ana gelirseler psikologlardan online terapi talebinde bulunmalıdırlar. Kafanızda oluşan felaket senaryolarını susturamıyorsanız dikkatinizi başka şeye odaklayınız.

KORONAVİRÜSÜ TEHLİKESİ UZARSA BU SÜREÇTEN İNSANLAR NASIL ETKİLENECEK?

Hem maddi hem manevi etkileri tüm insanlıkta devam etmektedir. Süreci kişiselleştirmeyin. Örneğin; kendini suçlamaya meyilli kişi yaşadıklarının kendi suçu yüzünden başına geldiğini düşünebilir. Yaşadığımız zor günlerde suçlu aramaktansa bu durum bittikten sonra hayatımızda neyin daha önemli olması gerektiğinin kararını düşünmek daha sağlıklı olacaktır. Kendinizi yalnız hissetmek kendi içinde var olma amacını sorgulamayı doğurur bunun kişisel gelişime katkısı vardır. Sorgulamalarınızın sizi geliştirdiğini asla unutmayın. Bu hayatın bize sunduğu ‘nefes alma şansını’ tekrar değerlendirmek, bugüne kadar canımızı sıkan onca eylemin ne kadar anlamsız olduğunu bilmemizi sağlayacaksa, bu kriz bizim için fırsat olmuş demektir. Tüketilen onca gereksiz şeylerin ne kadar anlamsız olduğu, insanın insanla mutlu olduğunu ve olumsuz düşüncelerin bizi beslemekten ziyade zedelediğini kavramamız gereken bir süreç olarak değerlendirirsek, bu acı günlerin bir anlamını kendimizce keşfetmiş oluruz. Acının hayata kattığı anlamı değerlendirmiş olup, varoluş amacımızı gözden geçirerek sonrası için hayata geçirmemiz gereken planları organize edeceğimiz bir zaman dilimidir aslında. İnsanlar bu durumun elbet bir gün biteceğini bilmesi umut, umudunun var olması ise yaşama olan sevincin devam etmesidir. Olumsuzlukların artması olumsuz düşüncelere boğulmamız anlamına gelmez. Neticede ne olduğu değil, bizim olana yüklediğimiz anlam önemlidir.

OLASI YARDIM DESTEĞİ VAR MI?

Evet var. Belediyeler tarafından oluşturulan kriz anı yönetimi için destek hatları var. Psikolog ve psikiyatriler sizler için online terapi sürecine geçti. Zorlandığınız durumlarda kendilerinden destek almaktan çekinmeyiniz. En yakın arkadaşlar ve aileler bugünler için var. Zor anda yanında olmak için var.

İNSANLAR VAR OLAN VİRÜSLE MÜCADELE ESNASINDA FARKLI PATOLOJİLERİNİN DE DURUMA EŞLİK ETTİĞİNİ NASIL ANLAR?

Bu duruma eşlik eden patolojiler şu şekildedir; kaygı bozukluğu, panik atak, TSSB ve OKB. Kaygı bozukluğunda temizlik anlayışından ölüm korkusuna kadar birçok alt başlık yer almaktadır. Normal halinizden sapmalar yaşıyor olmanız süreçte farklı bir patoloji yaşadığınızı göstermez. Kendi kendine tanı koymak doğru değil aksine var olan kaygınızı arttıracak niteliktedir. İnternette yazan bilgilerin sizde var olması kaygı bozukluğu yaşadığınızı doğurmaz. Bu sürecin ne kadar yaşadığınız, hangi koşullarda yaşadığınız ve ne kadar sürdüğü bilgisi uzman tarafından teğet edilmelidir. Tanıyı ancak bir profesyonel psikolog ya da psikiyatri koyabilir. Sürece anlam yüklemektense bir uzmandan destek almanızı öneririm. Normal ritüellerimizi yaşamıyoruz, dolayısı ile normal olmayan davranışların normal olduğunu bilmekte fayda var.

EVLERDE VAKİT GEÇİRMEK İÇİN YAPILACAKLAR LİSTESİ NELER OLMALIDIR?

Eğer evli ve çocuklu iseniz; kaliteli vakit geçirmek adına oldukça zamana sahip olduğunuz bu günleri değerlendirmeniz aile içi ilişkilerinizi güçlendirecektir. Birlikte yapacağınız aktiviteler olduğu kadar bireylerin kendine ait zaman dilimi de var etmesi gerekir. Zaten evdeyiz diye her daim birlikte aktivite yapacağız anlamına gelmemelidir. Hem birlikte vakit geçirmeli hem de kişisel gelişiminizi destekleyen kendi başınıza yapabildiğiniz aktiviteleri arttırmanız gerekmektedir. Bu süreçte çiftler birbirine karşı anlayışlı olmalıdır. Eğer bekâr ve yalnız yaşıyorsanız; bireysel yapabileceğiniz birçok imkâna sahipsiniz. Kitap okumak, gelecek ile ilgili planlar yapmak, resim, müzik gibi keyif aldığınız ve özünüze döndüğünüz bu günleri ruhsal gelişim süreci olarak değerlendirebilirsiniz. İnsanın başkaları ile yaptığı aktiviteler kadar kendi başına yapabileceği onca şeyin varlığını keşfetmesi, kendiyle kalmanın var oluş için ne kadar anlamlı olduğunu fark etmesi gelişimsel düzeyde olumlu bir etkidir. Sevdikleri ile gün içinde belli bir süre telefonda görüntülü konuşma ihtiyacı olan sohbeti tamamlaması için yeterlidir. Var olan zamanı verimli kullanmak adına günü planlamanız sizi gün sonunda iyi hissettirecektir. Hepimiz için eşit olan zaman dilimini verimli kullanmak sizi kâra geçirir. Hayattan öğrenmemiz gereken ne varsa bu süreçte değerlendirmek için bolca vaktimiz var.

OKULLARIN BU KADAR TATİL OLMASI ÇOCUKLARI OKULDAN SOĞUTUR MU?

Alışmaları için zamana ihtiyacı olmaları onların okuldan soğuması anlamına gelmez. Çocuklar süreçlere en kolay hâkim olanlardır. Bu yüzden tatile nasıl adapte oluyorsalar uzaktan eğitime ya da tekrar okula başlama fikrine yetişkinlerden çok daha kolay adapte olacaklardır. Ne istediğini bilen bir çocuk okulun ona sunduklarını da değerlendirecektir. Bu süreçte onlara ilerde yapmak istedikleri hedefleri hatırlatmanız yeterli olacaktır. Bu hedef uğruna yapılan planlar onları hızlıca hayata devam etmeye alıştırır. 

Psikolog Derya Yalçınkaya Diğer Yazıları