Kennedy suikastının tüm gizli belgeleri yayınlandı
Yıllardan beri hakkında yüzlerce komplo teorisi üretilen Kennedy suikastının tüm gizli belgeleri yayınlandı. Tüm dünya belgeleri indirip okuyabiliyor. Soruların yanıtı aranıyor
ABD’de Kasım 1963’te suikast sonucu öldürülen John Fitzgerald Kennedy, tüm dünyada komplo teorisyenlerinin üzerine kafa patlattığı isimlerin başında geliyor.
Suikastın ardından binlerce belgenin ‘ulusal güvenlik’ gerekçe gösterilerek açıklanmaması da spekülasyonları artırıyordu. 1992 yılında çıkartılan Kennedy Suikastı Kayıtları Yasası gereği, çoğunluğu FBI ve CIA’ya ait milyonlarca belgenin 25 sene içerisinde kamuyla paylaşılması gerekiyordu.
İşte o süre 26 Ekim’de yani dün doldu. Bugüne kadar Ulusal Arşivler, Kennedy dosyasına ait çok sayıda belgeyi paylaşmıştı fakat dosya içerisindeki bazı bilgiler ancak Başkan’ın onayıyla açıklanabilecekti.
Trump twitter’dan yazdığı mesajla ‘Çok ilginç belgeler açıklanacak’ diyerek buna engel olmayacağını ilan etti.
Dünya nefesini tuttu
Dün tüm dünya nefesini tutup Amerikan Ulusal Arşivleri internet sitesinde belgelerin yayınlanmasını bekledi. Daha önce birçok yeri karartılan 3 binden fazla belge bu kez tamamen açık bir şekilde sitedeki yerini aldı.
Ayrıca daha önce hiç açıklanmamış 300’den fazla belge de herkesin indirebileceği bir formatta sitede yer buldu.
ABD başta olmak üzere dünyadaki milyonlarca gazeteci şimdi WikiLeaks belgelerinde olduğu gibi bu belgeler içinde de yeni bilgi kırıntıları ve haberleri arayacak.
Daha önce yayınlanan bazı belgeler üzeri tamamen sansürlenmiş haldeydi. Bu belgeler bu kez açık bir şekilde yayınlandı.
Kurşun oradan geldiyse başı niye arkaya düşüyor?
11 yaşındayken suikasta şahit olan Toni Glover, ikinci bir tetikçinin olduğunu düşünenlerden. Kimileri ikinci tetikçinin, Başkan’ın arabası önünden geçerken çimenli tepeden ateş ettiğini düşünüyor.
Glover’a göre bu yönde sağlam kanıtlar var. Suikast hakkında birkaç kitap yazmış olan eski Washington Post muhabiri Jefferson Morley, bu hafta piyasaya sürülen yeni kitabında eski CIA karşı istihbarat şefi James Angleton’a yer veriyor.
Morley, “Komplo teorisi hiç yazmadım. Suikastla ilgili elde edilen yeni bilgileri yazıyorum” diyor. Morley, Oswald’ın Kennedy’i vurduğundan kuşkulu. Ona göre ölümcül kurşun geriden değil önden geldi. Morley, “Zapruder’in filmine bakın. Kennedy’nin başı arkaya doğru gidiyor. Başınızın arkasından vurulursanız, başın kurşunun kaynağına doğru hareket edeceği teorisini biliyorum. Ancak bu sağduyuya aykırı. Bu önden atılmış bir kurşuna benziyor” diyor.
Parafin testi doğru mu?
Morley’nin resmi açıklamalardan kuşku duymak için başka sebepleri de var. Oswald’ın yanağına uygulanan parafin testi onun tüfek kullanmadığına işaret etmişti. (Bu testin doğruluğuyla ilgili soru işaretleri var.)
Dahası Teksas valisi John Connally de Warren Komisyonu bulgularına karşı çıkarak, kendisine isabet eden kurşunun, Kennedy’yi vuran kurşunla aynı olmadığını söylemişti. Morley’e göre resmi açıklamada başka çelişkiler de yer alıyor.
“Resmi açıklamaya göre kimsenin hiçbir şey bilmediği ve nereden geldiği belli olmayan Oswald adında bir adam Başkan’ı vurdu. Ancak bu kesinlikle yanlış.” “Oswald, CIA ve eski CIA karşı istihbarat şefi James Angleton tarafından 1959’dan Kasım 1963’e kadar dört yıl boyunca izlendi” diyor Morley.
Buna karşın Boston Üniversitesi’nden profesör Thomas Whalen Oswald’ın Kennedy’i vuran kişi olduğu kanısında:
“Sadece ben değil, tarihçilerin geneli de Oswald’ın suikastçı olduğuna inanıyor. Asıl soru; Oswald’ın daha geniş bir komplunun parçası olup olmadığı.”
‘İki tetikçi var’ sonucuna varıldı
Kennedy’nin öldürülmesinden bir hafta sonra, yemin ederek başkanlığı devralan Lyndon B. Johnson, davayı soruşturmak için bir komisyon oluşturdu. Eylül 1964’te yayınlanan Warren Komisyonu raporuna göre;
- Teksas Okul Kitaplığı deposunun güney doğu köşesinden, 6. katın penceresinden uzun namlulu bir tüfekle ateş edildi.
- Ateş eden Lee Harvey Oswald’dı.
Sonrasında başka soruşturmalar da yapıldı:
- 1968 yılında, dört doktordan oluşan bir komisyon, Warren Komisyonu raporunun tıbbi sonuçlarına destek verdi.
- 1975 yılında Rockefeller Komisyonu, CIA’in suikaste karıştığına dair “güvenilir bir kanıt” bulamadığını açıkladı.
- 1979 yılında ABD Temsilciler Meclisi Suikastler Komitesi, Warren Komisyonu raporuna büyük destek verildiğini ancak “büyük bir olasılıkla Kennedy’ye bir değil iki tetikçinin ateş açtığı” sonucuna varıldığını açıkladı.
- 1992 yılında, ABD Kongresi’nde suikastle ilgili beş milyon sayfadan oluşan tüm kayıtların, Ulusal Arşiv’e gönderilmesine karar veren yasa kabul edildi. Arşivlenen bu kayıtların yüzde 88’lik bölümü hiçbir gizlilik içermiyor.
- Yine halka açık olan yüzde 11’lik bir bölümden ise “hassas bölümler” çıkarılmış. Kalan yüzde 1’lik bölüm ise bütünüyle gizliydi.
Öldürdü ve öldürüldü
ABD’nin 35’inci Başkanı John F. Kennedy, 22 Kasım 1963 yılında uğradığı suikast sonucu öldürüldü. Üstü açık bir arabada yolculuk ediyordu. Başkan’ın önünde oturan Teksas Valisi John Connally saldırıdan yaralı kurtuldu.
Aynı saat içinde suikastin gerçekleştiği Dallas’ta, polis memuru JD Tippit de öldürüldü. Hemen ardından da şüpheli Lee Harvey Oswald tutuklandı. 12 saat içinde Oswald, Kennedy ve Tippit’i öldürmekle suçlandı.
24 Kasım’da Oswald, Dallas karakolunun alt katından çıkarıldığı sırada bir gece kulubü sahibi olan Jack Ruby tarafından silahla vurularak öldürüldü. Bu anlarda canlı yayın kameraları da oradaydı ve yayındalardı. Lee Harvey Oswald Kennedy’i vurma suçuyla tutuklandı. Ruby, Oswald’ı öldürme suçundan ölüm cezasına çarptırıldı. Kararı temyize götüren Rub, yeniden yargılanma hakkını kazanamadan 1967 yılında kanserden öldü.
Küba-Sovyet bağlantısı
Suikastı araştıran Warren Komisyonu, Oswald’ın yalnız başına hareket ettiğini açıklasa da, 1959’da Sovyetler Birliği’ne gittiği, Sovyet vatandaşlığına başvurduğu ancak kabul edilmediği ve 1962 yılına kadar orada yaşadığı da raporda yer alıyor. Komisyon ayrıca kendini Marksist olarak tanımlayan Oswald’ın, Kennedy suikastından iki ay önce Meksika’da bulunan, Küba ve Rusya büyükelçiliklerini ziyaret ettiğine de raporda yer verdi.
Bu hep şu soruların sorulmasına sebep oldu: “Oswald, Mexico City’de suikasttan haftalar önce ne yapıyordu? Kübalı ve Sovyet istihbarat yetkilileriyle görüştü mü? Ona yeşil ışık verdiler mi? Küba lideri Fidel Castro’nun Kennedy’i öldürmek için nedeni vardı. ABD hükümeti de aynı zamanda Castro’yu öldürmeye çalışıyordu.”
Kaynak: Gazetevatan