Yeni stil özgün ve özgür ruhlar

Türkiye'nin tarzı çok özgün, çok kapsayıcı ve çok güzel. Farklılıklara açık, ilham verici ve renkli. Çünkü biz tarzımızı sadece giydiklerimizle değil, değerlerimiz, tavrımız ile ifade eden bir toplumuz. Bizi tüm dünyada, sanatımız, yemeğimiz, müziğimiz, dansımız ve modamız ile özgün kılan da bizi eşsiz, benzersiz yapan da bu renkli tarzımız.

Yeni stil özgün ve özgür ruhlar

ÜMİT TEMURÇİN / umittemurcin@gmail.com

İnsanlar kendilerini, ırk, ekonomik standartlar veya sosyo-kültürel dengelerin baskıcı tavrından sıyırmalı. Dilediğimiz gibi kıyafetler seçip istediğimiz stiller ile kendimizi ifade etme özgürlüğümüz olmalı. Bu sezon iki Türk markamızın, özellikle gençlerimizi yüreklendirirken, büyüklerimizi de empati kurmaya davet ettiği iki önemli sosyal sorumluluk kampanyasını sizlerle paylaşmak istedim.

KOTON “ETİKETLERİ ÇIKAR”

Koton’un önyargıların oluşturduğu tüm etiketlemelere karşı bir duruş olarak “Etiketleri Çıkar” sloganı ile yayınladığı reklam filmine bayıldım. Markanın kurucuları ve sektörümüze değer katan Gülden ve Yılmaz Yılmaz, öncülük eden projelerine bir yenisini daha ekledi.

Özellikle gençlerin giyim alışkanlıklarının toplumda belirli etiketlerle yargılanması ve kendilerini özgürce ifade edebilme ihtiyaçlarının bir ifadesi olarak “Şimdi Herkese Saygı Moda” sloganı ile hazırlanan kampanya, Koton’un tüm sürdürülebilirlik çalışmalarının kaynağı olan ‘Yaşama Saygı’ mottosundan besleniyor. Etiket Fabrikası ile sembolize edilen kalıp yargıların ve giydikleri yüzünden insanları etiketlemeye son vermenin ancak insanların birbirine saygı duymasıyla gerçekleşebileceğini, yine sembolik etiketleri yırtılarak gözler önüne seriyor.

Reklam filminde vurgulanan önyargılar ve etiketler, gençlerin giyim seçimlerini belirleyen kodları anlamak için 15-27 yaş aralığındaki gençlerle yapılan 9 ayrı focus gruptan elde edilen sonuçlara dayanıyor. İşe eşofmanla giden, kış aylarında beyaz giyen, başörtülü, göbeği açık bluz veya dar jean giyen gençler “Fazla göze batıyorsun”, “Gece gece böyle mi çıkacaksın” gibi kalıp cümlelerle karşılaşıyor. Reklam filminde bu yargılar “Yakışmaz ki bize hiç bir etiket, yapışmaz ki” sözleriyle cevaplanıyor.

BOYNER “BİZİM TARZIMIZ GÜZEL”

Boyner’in “Bizim Tarzımız Güzel” başlığını taşıyan reklam filminde, Türkiye’nin özgün yaşam tarzı ve zengin insan profili modern bir yorum ve çarpıcı bir dille ifade ediliyor. Bizim insanımız en “cool” haliyle dursa bile bayramlarda büyüklerini ziyaret eder, ellerini öper. Yolda kalan bir araba gördü mü koşuya çıkanlar da takım elbiseliler de el verir, gerekirse kan ter içinde kalarak arabayı iter. Dünyanın pandemi döneminde keşfettiği kolonyayı, yüzyıllardır misafirine kapıdan gelince ikram eder. En havalı ve asi algılanan “cool” genç delikanlı bile mahallede büyüklerinin halini hatırını sorar, askere giderken Türk bayrakları ile havalara fırlatılır. Evlenmeden hamamda eğlencesini de yapar, kınasını da yakar, moda dergisinden fırlamış hali ile gittiği düğünde eğlenen gelin damat ile birlikte ceketi beline bağlayıp göbek atar, stilettoları ile halay çeker. Türkiyemizin tarzı işte bu yüzden çok özgün, çok kapsayıcı ve çok güzel. Farklılıklara açık, ilham verici ve renkli. Çünkü biz tarzımızı sadece giydiklerimizle değil, değerlerimiz, tavrımız ile ifade eden bir toplumuz. Bizi tüm dünyada, sanatımız, yemeğimiz, müziğimiz, dansımız ve modamız ile özgün kılan da bizi eşsiz, benzersiz yapan da bu renkli tarzımız. Boyner, Türkiye’nin bu renkli ve iyi insanlarına içinde iyiliği de barındıran bize özgün tarzımızı koruyarak, kültürel zenginliğimizi ve çeşitliliğimizi de kucaklayarak tam 39 yıldır hizmet veriyor. Boyner Büyük Mağazacılık CEO’su Eren Çamurdan’ı ve tüm ekibini yeni reklam filminden ötürü tebrik ediyorum. Ayrıca verilen mesajın devamlılığını sürdürmek üzere mağazalarda yapılan başarılı vitrin tasarımlarından ötürü markanın “Görsel Sunum Departmanı” yöneticisi ve aynı zamanda meslektaşım olan Belkis İsenç’i ve ekibini kutlarım.

Tüm Cumartesi haberleri için tıklayın