Erzincan'da düzenlenen bir yemekte muhtarlarla bir araya gelen TBMM Başkanı Binali Yıldırım, Türkiye'nin bir ekonomik taarruzla karşı karşıya olduğunu, dış politikada da sıkıntılı günler yaşandığını söyledi.
"Zorluklarımız var ancak, sıkıntılarımızın kaynağının büyük bir bölümü dışarıdan geliyor. Sadece Türkiye'ye mahsus bir sıkıntı değil. Suriye'de 8 yıldır devam eden savaş nihayet sona doğru geliyor. Hatırlayın en son İdlib'te Türkiye ile Rusya bir inisiyatif aldı ve bu bölgede masum insanların hayatının kurtarılmasına vesile oldu. Bütün dünya, Birleşmiş Milletler bu işi yapamadı, Türkiye ön ayak oldu ve bu işi halletti, bütün dünyada bunu taktir ediyor. Bölgede çatışma durmuş gibi gözüküyor."
"Amerikalılar her zamanki gibi sözlerini yerine getirmedi"
Türkiye'nin tüm dikkatini Fırat'ın doğusuna çevirdiğini belirtti.
"Münbiç'te Amerikalılar ne yazık ki her zaman olduğu gibi sözlerini yerine getirmediler. Ayak sürüyorlar, bir yandan da, Fırat'ın doğusundan ta Irak'a kadar 750 kilometrelik hududumuz boyunca PKK'nın Suriye şubesini PYD/YPG'yi silahlandırıyorlar, ağır silahlarla tahkim ediyorlar."
Suriye'de rejimin olmadığını ve iç savaşın devam ettiğini ifade eden Yıldırım, PYD/YPG'nin buralarda Türkiye'ye karşı silahlandığını dile getirdi.
"Müttefik diye düşündüğümüz Amerika'nın ne yazık ki bir terör örgütüyle bir stratejik işbirliğine girmiş olması utanç verici bir şey. Bu durum asla Türkiye'nin kabul edeceği bir şey değildir. Terörünün doğusu, batısı olmaz. Nasıl Cerablus'ta El-Bab'da, Afrin'de bunların kökünü kazıdıysak, Fırat'ın doğusunda da kazıyacağız. Hiç yolu yok, ülkemize insanımıza, malına, canına zarar veren hiç bir örgütün hayat hakkı yok."
"Olumsuzlukların yanında olumlu taraflar da var"
Ülkenin ekonomide zor günlerden geçtiğini vurgulayan Yıldırım, Türkiye'nin bu zorlukların üstesinden gelecek iradesinin olduğunu aktardı.
Yıldırım, hükümetin ekonomi ile ilgili gerekli tedbirleri aldığını ve almaya devam edeceğini anlattı.
"Biz esasen buna benzer krizleri geçmişte de yaşadık. 2009'da, 2001'de, 1995'te, geçmiş yıllarda da yaşadık. Bunların da üstesinden geleceğiz hiç endişeniz olmasın. Olumsuzlukların yanında olumlu taraflar da var. Nedir, turizmde muazzam bir canlılık var, daha şimdiden turizm de 40 milyona yaklaştık. İhracatımız artmaya devam ediyor. İthalatımız azalmaya devam ediyor, aradaki fark cari açığımız azalıyor. İşte az önce söyledim, Cumhurbaşkanımızla bir kalemde altı buçuk milyar dolarlık çok büyük bir projenin açılışını gerçekleştirdik. Ne anlama geliyor bu rafineri? Türkiye'nin bütün ihtiyacı olan benzinin, mazotun yüzde 25'ini tek başına karşılıyor. Yani bağımlılığımızı azaltıyoruz, alternatiflerini arttırıyoruz. Bu rafinerinin devreye girmesiyle bir buçuk milyar dolar ithalata daha az ödeme yapacağız. 1100 insan doğrudan çalışacak, aileleriyle 5 bin kişi buradan ekmek yiyecek."
(AA)