Otelinde tesettürlü kadınları istemeyen işletmecinin düzenbazlığı belgelendi

Otellerine tesettürlü kadınların gelmesini istemeyen Club Grand Aqua Hotel’in sahibi Fethi Yılmaz Sezer’in düzenbazlığı belgelendi. Sezer’in, kardeşiyle birlikte ortak olduğu Kemer’deki Belvu Resort Oteli’in havuzlarını uyduruk bir paravanla kapatıp, muhafazakar insanlara pazarladığı ortaya çıktı.

1

Antalya’nın Manavgat ilçesinde bulunan Club Grand Aqua Hotel isimli işletmenin sahibi Fethi Yılmaz Sezer’in hem ayrımcı hem de düzenbaz olduğu gözler önüne serildi. Sezer’in, tesettürlü kadınlar ve millete yönelik ayrımcı ve rkçı söylemleri büyük tepki çekerken, AK Parti Antalya Milletvekili Gökçen Özdoğan Enç, bu sözlerin takipçisi olacaklarını söyledi. Sezer hakkında halkın bir kesimini aşağılama suçu nedeniyle soruşturma başlatıldığı öğrenildi.

ACENTALARI DOLANDIRMIŞ

Tesettürlü kadınları otelinde istemeyen Sezer’in, kardeşi Adnan Sezer ile birlikte 2014 yılına kadar Antalya’nın Kemer ilçesindeki Belvu Resort Hotel isimli otellerinin havuzlarını mütedeyyin müşterileri çekebilmek için uyduruk bir paravanla ikiye ayırdığı ve bu şekilde pazarladıkları da ortaya çıktı. Haşemalı kadınlara ve millete eğitimsiz diyerek hakaret eden Fethi Yılmaz Sezer’in şirketinin, Belvu Otel’e müşteri getiren acentaları da dolandırdığı öğrenildi. Acentaların 300 bin TL civarındaki alacaklarını mahkeme yoluyla tahsil ettiği bildirildi.


13 YIL ÖNCE FARKLIYMIŞ
Halen pek çok otel işletmesinin sahibi olan Sezer Grup’un Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı yapan Fethi Yılmaz Sezer, 2004 yılında kurulan ve halen tamamı aileden olan 6 hissedarı bulunan İçlem İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin de en büyük hissedarı konumunda. Bu şirketin sahip olduğu Belvu Resort otelin özelliği ise havuzlarının uyduruk bir paravanla bölünerek mütedeyyin ailelere pazarlanması.

BORÇLARINI ÖDEMEMİŞLER

Fethi Yılmaz Sezer’in 2015 yılından itibaren şirket yetkilisi olduğu Belvu Resort Hotel’un 2004’te kurulduktan bir süre sonra iş yapamayınca mütedeyyin ailelere yöneldiği, bu amaçla da tanıtım kampanyaları için çeşitli acentalarla anlaştığı öğrenildi. Ancak bir süre sonra acentalara sözleşmedeki vaatlerini yerine getirmeyen Sezer kardeşler, acentalarla davalık oldu. 2007 yılında dava açan bir acenta sahibi toplamda yaklaşık 300 bin TL tutan alacağını 2014 yılında kesinleşen mahkeme kararı neticesinde tahsil edebildi. ?

Engelleme kabul edİlemez
Ayrımcı Fethi Yılmaz Sezer’e başta Antalya iş ve siyaset dünyası olmak üzere pek çok kesimden tepki yağdı. Tesettürlü kadınlara karşı yapılan engellemeyi asla kabul etmediğini ifade eden AK Parti Antalya Milletvekili Gökçen Özdoğan Enç, işletme sahibi Sezer’e sert tepki gösterdi. Havuza girmek isteyen haşemalı bayanlara yapılan müdahalenin açıklanacak bir izahının olmadığını belirten Enç, şunları kaydetti: “Ülkenin sermayesiyle kurulmuş bir otelde herkes istediği şekilde işletmenin havuzuna ya da denizine girebilir. Kimseye nasıl girdin ya da nasıl girmedin yönünde hiçbir şekilde ne bir taciz nede zorlama olabilir. Bu ciddi bir ayrıştırma örneğidir. Ben bunu kabul edemem. Benim annem kız kardeşim haşema ile havuza girecek, yönetim giremezsiniz diyecek. Böyle bir şey olabilir mi? Bizler 15 senedir insanlar özgür bir şekilde yaşasınlar diye mücadele ediyoruz. Ne açığa ne kapalıya ayrımımız yoktur. Bu ülkede açıklar kadar tesettürlü bayanlar da yaşıyor. Neyi paylaşamıyoruz.”

Havuz etrafı çadırla çevrili
Yapılan reklamlarda muhafazakar otel olarak tanıtılan Belvu Resort Hotel’in halen internet arşivinde yer alan ilanlarında bayanlara özel havuzların bulunduğu vurgulanıyor. Otel hakkında şu cümlelere yer veriliyor: “Antalya’nın Kemer ilçesindeki otelde dinine bağlı Müslümanlar için çeşitli imkanlar sunulmuş. En başta baylar ve bayanlar için ayrı mescitler var. Ayrıca bayanlara ayrı yüzme havuzu mevcut, yani bu havuzun etrafı çadırla çevrilmiş.”

Sezer hakkında soruşturma başlatıldı
Otelinde tesettürlü istemeyen ve yerli turistleri aşağılayan Fethi Yılmaz Sezer hakkında Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’nca “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” ve “halkın bir kesimini sosyal sınıf, ırk, din, mezhep, cinsiyet veya bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılamak” iddiasıyla soruşturma başlatıldı.

Yeni Şafak