Mali suçlara yönelik soruşturmada terör örgütleri FETÖ, PKK, DHKP-C izine rastlandı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca mali suçlara yönelik soruşturma kapsamında hakkında gözaltı kararı verilen bazı şüpheliler hakkında 'Anayasayı ihlal', 'Uyuşturucu ticareti yapmak' ve 'suç işleme amacıyla örgüt kurmak' suçlarından soruşturma yürütüldüğü, ayrıca emniyet ve MASAK'ın incelemelerinde yine bazı şüphelilerin terör örgütleri PKK, FETÖ, DHKP-C ve Hizbullah'a aidiyet, irtibat veya iltisaklarının olduğunun tespit edildiği belirtildi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca, devletin ekonomik finansal güvenliğini hedef alan eylem ve kişilere yönelik "suç işlemek amacıyla örgüt kurma", "Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkındaki Kanuna Muhalefet" ve "Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkındaki Kanuna Muhalefet" suçlarından bazı kişilere yönelik başlatılan soruşturmanın detayları ortaya çıktı.

Soruşturma kapsamında, MASAK ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şubesi ekiplerince yürütülen çalışmalarda, 1 Ocak 2017 tarihinden itibaren farklı zamanlarda değişik banka şubelerinden ve ATM'lerden 5 bin lira ve üzerinde olmak üzere yurt dışındaki toplam 28 bin 88 hesaba döviz kurları üzerinden toplam 2 milyar 455 milyon 332 bin 141 lira gönderildiği belirlendi.

Analiz konusu şüpheli 267 şahsın hesap hareketlerinde incelendiğinde, yurtdışında gerçekleştirdikleri transfer işlemlerinin hemen akabinde veya öncesinde komisyon şeklinde ödemeler aldıkları tespit edilen soruşturmada, yurtdışı transfer işlemleri genel olarak ele alındığından şahsıların bir çok husus kapsamında bir birleriyle ilişkili oldukları, bu ilişkinin akrabalık, vekalet, para yatırma/çekme transfere aracılık etme, yurt içinde transfer kaynağı sağlama, yurt dışında yerleşik aynı kişilere belirli tarihlerde belirli tutarlı aklama gibi bir çok ağ üzerinden kurulduğu belirtilirken, bu işlemlerin kişi bazlı olarak mali ve ticari profilleri ile uyumsuz olarak gerçekleştirildiği ve şahıslar arasındaki organize bir ilişkiyi gösterdiği kaydedildi.

Soruşturmada, özellikle 2017 yılından itibaren Türkiye üzerinden ABD'de yerleşik ve çoğunluğu İran uyruklu şahıslara yönelik yüksek tutarlı transferlerin oldukça dikkat çekici bulunduğu, gerçekleştirilen işlemlerde herhangi bir ticari bağın kurulamadığı ve işlem alıcılarının da Türkiye'deki gibi bu parayı belirli kümelerde parçaladıklarının düşünüldüğü ifade edildi. Söz konusu dövizi toplayıp kuryeler vasıtasıyla yurt dışına çıkarttıkları tespit edildi.

İşlemlerin bir kısmının ticari nitelikte olabileceği ancak şüpheliler hakkında hazırlanan raporda, bazı şüphelilerin ''Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs'', ''Kullanmak için uyuşturucu satın almak, bulundurmak veya kullanmak'', ''uyuşturucu ticareti yapmak'', ''suç işlemek amacıyla örgüt kurmak'' ve ''suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak'' suçlarından soruşturma yürütüldüğü belirtildi.

Yine bazı şüpheliler hakkında MASAK veritabanı ve Emniyet Genel Müdürlüğü'nden temin edilen istihbari verilerde de PKK, FETÖ, DHKP-C, Hizbullah gibi ulusal güvenliği tehdit eden terör örgütleriyle aidiyet, irtibat veya iltisaklarının olduğu tespit edildi. Bu tespitler doğrultusunda, yapılan işlemlerden bir kısmının da Türkiye'nin ekonomik güvenliği bakımından tehlike arz ettiği belirtildi.

MASAK raporundan belirtilen ve haklarında gözaltı kararı verilen 267 şüphelinin haricinde, yurt içi para transferleri olan çoğunluğu İran uyruklu 103 yabancı şahıs, yüksek tutarlı transfer işlemi gerçekleştiren 40 şüpheli ve vekaletle işlem yapan 8 şüphelinin tespit edildiği, toplamda 418 şahıs hakkında gözaltı kararı verildiği belirtildi.

Bu şahıslardan şu ana kadar 280 kişi gözaltına alınarak, emniyete götürüldü. Diğer şüphelileri arama çalışmaları sürüyor.

(AA)