'Beni de öldürmeden buradan gitmeyecek'

Tuzla’da iki çocuk annesi tarih öğretmeni Fatma Kayıkçı’yı öldüren ‘seri katil’ Atalay Filiz’in aileden K.’nın da peşinde olduğu iddia edildi. 25 yaşındaki K. polis tarafından koruma altına alındı.

1

Tuzla’da iki çocuk annesi tarih öğretmeni Fatma Kayıkçı’yı öldüren Atalay Filiz’i çevredekiler saf, silik, hiç kimseyle konuşmayan ve arkadaşı olmayan kendi halinde biri olarak tanıyor.  Tuzla’da ‘Furkan Altın’ adıyla kendini tanıtan Atalay Filiz, üç yıl önce Fatma Kayıkçı’nın eşi Gani Kayıkçı’nın Tuzla’da belediyeden kiralayarak işlettiği Tuzla Aile Çay Bahçesi’ne iş istemek için gitti.  Ankara’dan geldiğini ve kimsesi olmadığını söyleyerek Filiz’e, Gani Kayıkçı 1 aylık deneme süresi verdi.

Cinayetten sonra minibüse binmiş

Katil Atalay Filiz’in kaldığı odada ise odanın dağınıklığı ve kirliliğinin yanında masasının üstünde bulunan çok sayıda bulmaca sayfası ve kalemlerin düzeni dikkat çekti. Filiz’i tanıyan komşulardan biri, “Bizim evimize de yemek yemeye gelirdi. Durumu olmadığı için annem çağırırdı. Ama kötü kokusundan dolayı yanında duramazdık” dedi.

HERKESİN GÜVENİNİ KAZANDI

Bu süre içinde ailenin güvenini kazanan Filiz, çevredeki insanlarla da iyi ilişkiler kurdu. Filiz, kalacak yeri olmadığını söyleyerek ailenin apartmanındaki depoda kalmaya başladı. Hatta bir yıl önce çay bahçesi kapanmasına rağmen Filiz, parası olmadığını söyleyerek faturaları bile ödemeden depoda kalmaya devam ediyor. Çevredekiler Filiz’in belediyeye ait olan çay bahçesini polislerin, zabıtaların ve kaymakamlık görevlilerinin buraya sık sık geldiği için seçtiği ve çay bahçesinde polisin kendini aramayacağını düşündüğü için işe başladığını anlatıyor.

FURKAN DİYE SESLENİNCE BAKMAZDI”

Atalay Filiz tatil günlerinde izine çıkmıyor, neredeyse hiç para harcamıyor ve kimseyle iletişim kurmuyor. Çay bahçesinin müdavimleri ilk 6 ay boyunca kendisine ‘Furkan’ seslendiklerinde cevap alamadıklarını ancak yüksek sesle bağırdıklarında ya da ismini tekrarladıklarında baktığını anlatıyor.

KOMŞU SESLERİ DUYDU

Atalay Filiz’in kaldığı apartmanda adını vermek istemeyen komşularından biri Fatma Kayıkçı’nın öldürüldüğü gün, apartmanda ağzı kapatılan bir kişinin sesleri ve kurtulma çabalarına benzeyen sesler duyduğunu söyledi. Adını vermeyen komşu korktuğu için seslerin geldiği alt kata inemediğini ve dışarıya da çıkamadığını, bu yüzden polisi arayarak  haber verdiğini belirtiyor.

MAHALLE SAKİNİ GÖRDÜ
Geçtiğimiz Pazar günü ise mahalle sakini bir kadın eve yakın bir noktada bulunan metruk bir binada Atalay Filiz’i görüyor. Filiz’in tanınmamak için yüzünü boyadığını ve kaşkol taktığını belirten kadın, bir anda bağırarak çevreden yardım istiyor. Ancak gelene kadar Filiz olay yerinden kaçarak uzaklaşıyor. Polisin bölgedeki Mobese kameralarında yaptığı incelemede Atalay Filiz’in kaçış görüntüsüne ulaşılıyor.

“ŞİMDİ KUZENİMİZİN PEŞİNDE”
Gani Kayıkçı’nın yeğeni Ali Köse, “Katilin buralarda olduğunu ve saklandığını düşünüyoruz. 25 yaşında K. isimli kuzenimizin peşinde olduğunu düşünüyoruz. Çünkü K. bize ‘Bana taktı. Benim peşime düştü. Beni öldürmeden buradan gitmeyecek’ dedi. Kuzenimiz K. bu yüzden şu anda polis koruması altında tutuluyor. Bu adam çok tehlikeli ve profesyonel bir katil. Eğer kamera kayıtları olmasa muhtemelen şu anda bizimle beraber yas bile tutuyor olabilirdi” dedi.

İŞ ARKADAŞI KIZI YATIRIP BOĞAZINI SIKTI, BIÇAK İSTEYEN MÜŞTERİYE PALA GETİRDİ
Çay bahçesinde çalıştığı süre içerisinde herhangi bir agresif davranışına rastlamadığını söyleyen müdavimler, iki yıl içinde sadece iki olayına şahitlik ettiklerini belirtiyor. İlk olayda limon isteyen müşteriye limonu kesmeden götürüyor. Limonu ne ile keseceğini soran müşteriye dışarıdan kocamadan bir döner bıçağı getirerek, “al bununla kes” diyor. Herkes şaka yaptığını zannediyor. İkinci olayda ise iş arkadaşlarından F. isimli genç kızın bir tartışma sırasında kendisine “Sen erkek misin?” demesi üzerine yere yatırıp boğazını sıkıyor ve “Seni gebertirim” diyerek tehdit ediyor. Çevredekiler Furkan diye tanıdıkları Atalay Filiz’in bu hareketi bir anlık sinirle yaptığını düşünerek olayı büyütmüyor.