Alaz KUSEYRİ / aksam.com.tr
Türkiye A Milli Futbol Takımı tarihinde ilk defa 1996 yılında Fatih Terim liderliğinde, İngiltere'de düzenlenen Avrupa Futbol Şampiyonası'na katılmış ve umduğunu bulamamıştı. Fakat bir dönemin averaj takımı olarak anılan Türkiye'nin futbolcuları yakında önemli işler yapacaklarının da sinyalini vermişti. Terim, milli takımdan ayrıldıktan sonra Galatasaray'ın başına geçerek 4 yıl üst üste şampiyonluğa ulaştı ve tarihe geçti. Sonraki yıllarda '2000 ruhu' olarak anılan o günler, Türkiye'nin futbol kulüpleri açısından zirve yaptığı zamana tekabül ediyordu.
Terim'in kadrosu efsanelerden bir araya geliyordu. 4 yıl içinde Hagi, Taffarel, Capone, Hakan Şükür, Bülent Korkmaz, Ergün Penbe, Suat Kaya, Arif Erdem, Hakan Ünsal, Ümit Davala, Hasan Şaş, Emre Belözoğlu, Okan Buruk, Popescu, Filipescu, Ilie, Tugay gibi yıldızlarla Galatasaray milenyum kadrosunu oluşturmuştu.
1999-2000 sezonunda Şampiyonlar Ligi H Grubu'nda mücadele eden Galatasaray açısından işler Avrupa'da kötü başlamıştı. Hertha Berlin ile evinde berabere kalan Sarı-Kırmızılılar sonra Milan'a ve Chelsea'ye deplasmanda mağlup olmuştu.
19 Ekim 1999 'Çöküş mü yaşanıyor' sorusunun sesli sorulmaya başladığı gün oldu. Çünkü Ali Sami Yen'de Flo'nun iki; Zola, Wise, Ambrosetti'nin birer golüyle Chelsea maçı 5-0 kazanmıştı. Sonra oynanan maçta Galatasaray Almanya'da Hertha Berlin'i 4-1 yenince işler UEFA Kupası'na katılma umutları son maça kalmıştı.
2 Kasım 1999'da, artık olmayan Ali Sami Yen Stadı'nda son 4 dakikada bulunan gollerle Galatasaray Milan'ı 3-2 yeniyordu. Bologna, Borussia Dortmund, Mallorca zorlu eleme maçları sonrası alt edilmişti. Yarı finalde rakip İngiltere'den Leeds United'dı.
ZAMANIN DEV KULÜBÜ: ARSENAL
Maçlar, İstanbul'da çıkan ve 2 İngiliz taraftarın ölümüyle sonuçlanan olaylar nedeniyle gergin bir ortamda oynandı ve Aslan'ın zaferiyle sonuçlandı. Artık rakip yine İngiltere'den gerçek bir dev olan Arsenal'di. Burada 'dev' kelimesini abartı amacıyla yazmıyoruz, zira ilk 11'deki bazı isimler şöyleydi: Kalede David Seaman, defansta Martin Keown, Sylvinho, Tony Adams; orta sahada Marc Overmars, Emmanuel Petit, Viera; forvette Bergkamp ve Thierry Henry.
Kasım 1999'da Galatasaray'ın UEFA şampiyonu olma ihtimali bahisçilere göre 1'e 250 olarak gösteriliyorken, artık 1'e 6 şans veriliyordu. Yani favori Arsenal, Galatasaray'ın şampiyonluğu da büyük sürprizdi. Futbol camiası öyle günlerden geçiyordu ki Fenerbahçe'nin başkanı Aziz Yıldırım gazeteci Can Ataklı'nın sorusuna karşılık 'Galatasaray kupayı alırsa kulübe gider Faruk Süren'i ve futbolcuları kutlarım' açıklaması yapmıştı.
GALATASARAY MİLLİ TAKIMI DA UÇURDU
Galatasaray sevenleri dışında tüm dünyayı yanılttı. Önce 90 dakika, sonra da yarım saatlik uzatmalar golsüz beraberlikle sonuçlandı. O zaman uygulanan Altın Gol kuralı nedeniyle nefesler tutulmuştu. Tek gol finali anında bitiriyordu. O da tutmadı ve Cimbom penaltı atışlarında hiçbir golü kaçırmayarak Arsenal'i Danimarka'nın başkenti Kopenhag'daki Parken Stadı'nın çimlerine gömerek tüm dünyaya zaferini ilan etti.
Fatih Terim daha sonra Galatasaray'dan ayrılarak İtalya'ya gitti. Lucescu'nun teknik direktörlüğünde bu sefer Süper Kupa'da Real Madrid'i yenen Cimbom tarihinin en parlak zaferini kazandı. Japonya-Güney Kore ortaklığında düzenlenen 2002 Dünya Kupası'na 12 Galatasaray kökenli futbolcuyla katılan Türkiye orada da dünya üçüncüsü olarak tarihe geçti.
İŞTE GALATASARAYIN ZAFER MANŞETLERİ