Doğan, bordo-mavili kulübün resmi internet sitesinde yaptığı açıklamada, sezon başından itibaren planlı bir şekilde hakem hatalarına maruz kaldıklarını belirtti.
Doğan, "Elbette ki eksiklerimiz ve hatalarımız var. Tabii ki bunları gidermek tamamen bizim sorumluluğumuzda ancak ligin başından itibaren bize karşı yapılanlar artık hakem hatası diyemeyeceğimiz boyutlara ulaşmıştır." ifadelerini kullandı.
Doğan, şöyle devam etti:
"Süper Lig'e adı verilen efsane futbolcumuz Dozer Cemil Usta'nın adına yakışan dürüstlükte, her türlü ayak oyunu ve entrikadan uzak tertemiz bir sezon geçirmeyi beklerken yine kendimizi geçmişten alışkın olduğumuz karanlık senaryoların içinde bulduk. Fenerbahçe karşılaşmasında Anthony Nwakaeme'nin ve Malatyaspor karşılaşmasında Caleb Ekuban'ın yüzde 100'lük penaltı pozisyonları es geçilmiştir. Bu ve buna benzer pozisyonlar ne sahadaki hakem ne de VAR'daki hakemler tarafından görülmemiştir. Bizde yok olan VAR, başka bazı takımların maçlarında garip bir şekilde ortaya çıkmıştır."
"Tiyatro dün akşam tekrar sahneye konulmuştur." diyen Doğan, "Hakemlik kariyeri boyunca yönettiği Trabzonspor karşılaşmalarında takımımıza 12 maçın 10'unda puan kaybı yaşatan Mete Kalkavan'ın bu karşılaşmaya atanması bile bizim için başlı başına bir skandal iken, yediğimiz golün öncesinde Daniel Sturridge'e yapılan müdahaleye faul vermemesi ve akabinde VAR sisteminden bu pozisyonun izleme ve izlettirilme gereği bile duyulmaması yaşananları artık 'operasyon' boyutuna taşımıştır. Yine aynı maçın 34. dakikasında Obi Mikel'e taç çizgisi üzerinde yapılan kasti faul de kasıtlı bir şekilde es geçilmiştir. Artık şuna eminiz ki, TFF ve MHK tarafından Trabzonspor'a bilinçli ve kasıtlı bir şekilde operasyon çekilmektedir ve tüm bunlar yarıştan koparma amacı gütmektedir." değerlendirmesinde bulundu.
"Trabzonspor Kulübü, alışılmış tezgahlara prim vermeyecektir"
Doğan, Türkiye Futbol Federasyonunun (TFF) oluşum sürecini yakından takip ettiklerini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Tüm uyarı ve telkinlerimize rağmen TFF'nin tüm kurullarının büyük bir bölümü bir kulübün taraftarlarından oluşturulmuştur. Hatta iki kurul başkanının birbirinin ortağı olduğu gerçeğine rağmen etik kurallar hiçe sayılarak atamaları yapılmıştır. Kurulların oluşumundaki bu durumun Türk futbolunu kaosa sürükleyeceğine dair uyarılarımız maalesef dikkate alınmamıştır. Son zamanlarda TFF Dış İlişkiler Kurulunda yer alan kadın üyenin bir takımın taraftarı olduğunu açıkça dile getirerek galiz küfürler ettiği ve bu sezon şampiyonluk yaşayacaklarına dair videosu aslında bütün söylediklerimizi tasdiklemektedir. Söz konusu üyenin yine TFF'deki bir kurul başkanının kızı olması bu oluşumların nasıl yapıldığını da ayan beyan ortaya koymaktadır. Türk futbolunun daha dördüncü haftadan yönetilemez hale gelmesi, hakemlerin bu denli tartışılıyor olması, PFDK ve Tahkim Kurulunun verdiği-veremediği kararlara yükselen sesler tamamen TFF'nin ve kurullarının oluşum sürecindeki sancıların bir sonucudur. Tek kulüp çatısı altında birleşen bir grup ve perde arkasında bu grup sayesinde hem TFF'yi hem de kurulları yönetme hevesindeki kişilerin etkinliği ve yetkinliği acilen sonlandırılmalıdır."
Türk futbolunda herkes için adaletin sağlanacağı bir ortamın oluşturulması gerektiğini aktaran Doğan, şu görüşleri paylaştı:
"Bilinmelidir ki Trabzonspor sadece kendisi için değil, efsane futbolcumuz Dozer Cemil Usta'nın adının verildiği sezonda yüklendiği misyonla tüm kulüpler için eşit yarış ve adalet arzulamaktadır. Bu anlamda Trabzonspor Kulübünü görmezden gelmeye çalışan, Trabzonspor Kulübünün hakkını gasp etme hevesinde olan veya Trabzonspor Kulübü olmadan Türk futbolunu idare edebileceğini düşünenler, büyük bir yanılgı içerisinde olduğunu bilmeli ve ona göre davranmalıdır. Bizler, futbolumuzun eşit ve adil şartlarda oynanması, hak edenin hakkının karşılığını alabilmesi için bütün imkanlarımızı kullanacağımızı, her türlü sorumluluğu almaktan kaçınmayacağımızı bir kez daha ifade etmek isteriz."
Bordo-mavili kulübün başkan yardımcısı Ertuğrul Doğan, açıklamasını şöyle tamamladı:
"Trabzonspor'u hakem hatalarıyla yıldırmaya çalışanlar şunu bilsin ki camiamızla birlikte hakkımızı sonuna kadar arayacağız. Bizler Türk futbolundaki adaletli bir yönetim için yine camiamızla beraber her türlü ortamda her türlü mücadeleyi vermeye hazırız. Zaman zaman bu tür bilinçli operasyonlara maruz kalan, alın teri sayısız kez masa başı kirli oyunlar ve kapalı kapılar ardındaki hesaplarla gasp edilmeye çalışılan Trabzonspor Kulübü, alışılmış tezgahlara prim vermeyecektir. Çalınmayan düdüklerle Trabzonspor'un hakkını çalma dönemi bitmiş, Trabzonspor'un hakkını söke söke alma dönemi başlamıştır. Bundan sonra herkes haddini ve yerini bilsin."