'Seçimin üzerindeki gölgeler kalkacak'

Başkan Erdoğan, YSK’nın İstanbul seçimleri için verdiği yenileme kararıyla ilgili, “Seçimin üzerindeki gölge kalkacak. Tersi bir karar verilseydi biz uyacaktık” dedi.  

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısı’nda YSK’nın İstanbul kararıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Erdoğan, “Türkiye bir demokrasi ve hukuk devletidir. YSK tam tersi bir karar verseydi yine buna uyacaktık. İstanbul seçimlerinin üzerindeki gölgenin kalkmasını sağlayacak bu kararı demokrasimizi güçlendirecek önemli bir adım olarak görüyoruz” dedi. Seçim sonrası yaşanan gelişmelere değinen Erdoğan, sandık sonuç  tutanaklarıyla ilçe seçim birleştirme tutanakları ve geçersiz oylarla ilgili  itirazlar netleştikçe karşılarına bambaşka bir manzara çıktığını ifade etti, “AK Parti’nin oylarında belirgin bir farklılık ortaya çıkmıştır” dedi. 

MİLLET BİZE HESAP SORAR 

Erdoğan şunları söyledi: “Yaptığımız her itirazın gerisinde inkârı mümkün olmayan somut deliller vardır. Aradaki fark neredeyse yarı yarıya azalmamış olsaydı, mesele buralara kadar zaten gelmezdi. Gözümüzün önünde tüm çıplaklığıyla duran hukuksuzluğu, daha vahimi, bir irade gaspını görmezden gelemeyiz. Seçim gecesinden bugüne kadar yaşanan sürecin sebebi işte budur. Biz bu yapılanların hesabını milli irade hırsızlarından sormazsak,  milletimiz bizden hesap sorar” diye konuştu. 

ENSEMİZDE BOZA PİŞERDİ 

Erdoğan, 62 bin sandık görevlisinden 20 bine yakınının seçim kanunundaki açık emre rağmen kamu görevlileri arasından değil, banka ve özel okul çalışanları arasından seçilmiş olmasının şüphelerini daha da artırdığına işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Tek tek yanlışlar, eksikler, kusurlar, mazur görülebilir ama sandık kurulu üyelerinin başkanlarının neredeyse üçte birinin kanuna aykırı atanmış olmasını, iptal edilen oyların çok büyük bir bölümünün AK Parti’ye ait çıkmasını kimse masum bir hata ve yanlış olarak izah edemez. AK Parti az bir farkla seçimi kazanmış görünüp de ardından fark yarı yarıya azalsaydı ve aynı usulsüzlükler tespit edilseydi inanın bana ensemizde her gün boza pişiriliyor olurdu." 

Teşkilata uyarı: Hafife almayın

Parti teşkilatına seslenen Erdoğan, “İşi asla hafife almamak gerekiyor. Hiç kimsenin bu kutlu çatıya zarar verme, yani kendi çıkarlarını davaya  hizmetin önüne koyma hakkı yoktur. Böyle bir durumda, bizim tercihimiz her zaman davanın selametinden yana olur, yana olacaktır” dedi. 

HERKES HADDİNİ BİLECEK

Seçimlerin iptalini eleştiren iş çevrelerine tepki gösteren Erdoğan, “Bazı işadamı grupları, açıklanan bu karardan sonra baktık ki garip garip açıklamalar yapıyorlar. Güzel... Bundan sonra da tabii ki bizden bu tavırlarınızla, ülkemizin geleceğine yönelik bir normalleşmeyi konuştuğumuz dönemde, sizler burada seçim hukukunun işletildiği bir yerde böyle bir açıklamayı yaparsanız, işte bunlar normalleşmeyi getirmez. Bunlar anormalleşmeyi getirir. Yanlış yapıyorsunuz. Önce herkes haddini bilecek.” ifadelerini kullandı. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ekonomi ile mi uğraşıyorsun? Sen işini yap. Karara müdahale mahiyetinde açıklamalar yaparsanız bu sizin de nerede durduğunuzu, nereye oturduğunuzu ortaya koyuyor. Müsaade edin de bizim de size bakış açımız değişecektir. Biz bu ülkede siyaset yapıyoruz.”

YENİ ÇÖZÜM SÜRECİ YOK

Başkan Erdoğan, önceki gün teröristbaşı Öcalan’ın avukatları aracılığıyla yaptığı açıklamayla ilgili soruya, “Yeniden bir çözüm süreci yok” diye cevap verdi.  

Başkan Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nın ardından gazetecilerin  sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin “8 yıl aradan sonra Öcalan’ı, avukatlarının İmralı’da ziyaret etmesi muhalefet tarafından ‘yeni bir çözüm süreci’ olarak da yorumlandı” sözleri üzerine Erdoğan, “Bir çözüm süreci diye bir şey söz konusu değildir” değerlendirmesinde bulundu. “8 yıl oldu mu?” diye soran ve “Avukatları öyle açıkladı.” yanıtını alan Başkan Erdoğan, “Avukatları için öyle olabilir de avukatların dışındaki aile için? Daha geçenlerde kardeşini gönderdik. Biz müsaade ettik ona. Mehmet (Öcalan) gitti. Onu saymıyorsunuz” ifadelerini kullandı. 

ADAYIMIZ BİNALİ BEY 

Yıldırım’ın adaylığıyla ilgili pek çok yorum yapıldığı hatırlatılarak, “Siz ne diyorsunuz? Karar nedir? Başka bir ismin aday olma ihtimali var mı” sorusu üzerine Erdoğan, “Bu soruları soranlar herhalde seçim kanunlarını hiç bilmiyorlar. Hiç bilmediklerinden dolayı da bu tür yollara başvuruyorlar. Böyle bir şey söz konusu değil. İstanbul’daki bu seçimin adayları bellidir, şu anda bizim adayımız da Binali Yıldırım Bey’dir” dedi.  

Akdeniz’de sondaja devam 

ABD ve AB’den Türkiye’ye gelen, Akdeniz’de sondaj arama gemilerini durdurma çağrısına yorumu sorulan Erdoğan, şunları kaydetti: “Biz şu anda kendi programımızı uygulamaya devam ediyoruz. Bir yerler nasıl talimat veriyor, nasıl bakıyor, nasıl değerlendiriyor. Böyle bir şey bizim değerlendirmelerimizin içinde değil. Biz özellikle de Doğu  Akdeniz’de, Güneydoğu Akdeniz’de, Kuzey Kıbrıs’taki soydaşlarımızın hakları ne ise bu haklarını orada garantör bir ülke olarak aramanın gayreti içerisindeyiz. O  sularda çıkacak olan bütün imkânlardan Kıbrıs’ın tüm halkı, güneyde de kuzeyde de eşit miktarda hak sahibidirler.” 

İstanbul mesaisi başladı 

Başkan Erdoğan, Ankara’daki grup toplantısının ardından İstanbul’a geldi. Erdoğan’ı Atatürk Havalimanı’nda AK Parti İstanbul adayı Binali Yıldırım karşıladı. Erdoğan, Yıldırım’ı da makam aracına alarak Sütlüce’de bulunan AK Parti İstanbul İl Başkanlığı’na geçti. İl binasına gelenler arasında Maliye ve Hazine Bakanı Berat Albayrak da yer aldı. Seçim değerlendirme toplantısı yaklaşık 2 saat sürdü.