Murat Kelkİtlİoğlu
Boks dünyasının efsane ismi Muhammed Ali’nin cenaze töreni için ABD’yi giden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dönüş yolunda gazetecilere önemli açıklamalarda bulundu. “Bizler için önemli bir şahsiyetti” dediği Muhammed Ali’yi “Özgürlük savaşçısıydı, hep mağdurlara el uzattı, duruşu belliydi” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan gündeme dair önemli soruları cevapladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD dönüşü aralarında AKŞAM Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni
Program net değildi, döndük
- Cuma günü yapılan törene kalmayarak Türkiye’ye dönüşünüzü erkene almanız spekülasyonlara da neden oldu. Nasıl değerlendiriyorsunuz?
Buraya gelişimizdeki birinci neden, dini vecibemizi yerine getirmekti. Dini törenden sonra orada yapılacak merasim netleşmemişti. O nedenle kalmaya gerek duymadık. İkili temaslar da olmayınca ‘Ülkemiz hassas bir dönem içinde, yapılacak işlerimiz var’ diyerek, dönmeyi tercih ettik.
- Louisville’de Muhammed Ali Merkezi’ni de ziyaret ettiniz. Nasıl buldunuz?
Orada öyle bir merkez kurulmuş olması önemli ama daha donanımlı olabilir. Mesela kütüphane bölümü daha güçlü hale getirilebilir. Günümüzde müze teknolojisi çok daha farklı imkanlar sunabiliyor.
- Muhammed Ali bir dönem sivil itaatsizlikte bulunmuş, hapse girmiş, ceza almış biriyken bugün herkes ona sahip çıkıyor. Bunu onun kimliğiyle düşündüğünüzde nasıl değerlendiriyorsunuz?
İnsanların hayatı, değeri yaşadıkları sırada tam anlaşılamayabiliyor. Çoğu kez değerlerinin anlaşılmaya başlanması, ebedi aleme göç etmelerinden sonra gerçekleşiyor. Bizim ülkemizde de dünyada da bunun pek çok örneği var. Mesela o dönemlerde Martin Luther King ve destekçileri, Muhammet Ali’nin düşüncelerine pek sıcak bakmıyorlardı. E hani özgürlük mücadelesiydi mesele? Neden Muhammed Ali ile aynı mücadeleyi vermiyorsunuz? Mücadeleyi veren Müslüman ise yanlış; Hristiyan ise doğru yapmış oluyor. Bizler de Batı ile benzer sıkıntıları yaşamıyor muyuz? Kopenhag kriterlerini yerine getirmiş olmamıza aldırmıyorlar bile.
Dini ayrımcılık yapmıyoruz
Mülteci meselesi ortada. İçlerinden birileri çıkıp, utanmadan, ‘Türkiye’deki kamp koşulları iyi değil’ diyebiliyor. Halbuki dünyanın hiç bir yerinde bizim ki kadar düzenli kamplar yok. Batı’nın Müslümanlara karşı yaklaşımı hiçbir zaman olumlu olmadı. Biz bu konularda ayrımcılık da yapmıyoruz, yapmayız. Mesela Irak’tan bize sığınanların içinde Müslüman da var Hıristiyan da.
- Paralel yapıyla mücadelede tablonun ortaya çıkarılması hususunda DDK’nın görevlendirdiğinizi söylemiştiniz. Geldiğimiz noktada o çalışma ne aşamada?
DDK bu konuda benim adıma tam yetki ile gerekli çalışmaları yürütüyor. Başbakanlıkta da bir ekip var. Onlar da yoğun çalışıyor.
- Başbakanlıktaki ekip Binali Yıldırım döneminde mi başladı çalışmaya?
Ahmet Bey’in döneminde talimatı verilmişti. Şu anda aynı şekilde Binali Yıldırım döneminde de kararlı bir şekilde bu işin üstüne gidiliyor. Bakanlar kurulu toplantısında da, bütün bakan arkadaşlara bu konuda bir çağrı yaptığını bizzat kendisinden dinledim. Bu arada MİT’in yaptığı çalışmalarla, ilişkiler ağı da çözülüyor, çözülecek, bir çok şey ortaya çıkacak. Kayyum atamalarından ciddi neticeler alınıyor. Tabi yargıdaki gelişmeler kararlılıkla devam ediyor. MGK’da bunların bir terör örgütü olduğuna ilişkin bir tavsiye kararı alındı. Hükümetimiz de bu kararı çıkartarak bunu strateji belgesi olarak yayınlanacak. Böylece mücadelenin yasal zemini güçlenecek.
AK parti kendi teklifini verebilir
- Yeni Anayasa konusunda durum nedir?
Başbakan ile yaptığım görüşmelerde, hükümet, Anayasa konusundaki çalışmaları yoğunlaştırıp, muhalefet partileriyle bir netice almanın yolunu deneyecek. Alamayacak olurlarsa, AK Parti kendi çalışmasını parlamentoya taşıma gayreti içinde olacak.
Ne konuştuğunu bilmiyor halkı tahrik ediyor
- Bir siyasi partinin eş genel başkanı ‘Kendi savunmamızı kendimiz yaparız’ demiş ve hendek olayları meydana gelmişti. Şimdi bir benzer açıklamayı ana muhalefet partisi genel başkanından duyduk. Türkiye’de bazı siyasi partilerin terör örgütleriyle görüntü vermesi cumhurbaşkanı olarak rahatsız ediyordur sanıyorum?
Bu zat biliyorsunuz bu safhaya gelmeden önce de, benzer açıklamaları yapmak suretiyle, terör örgütünün arkasında olduğu siyasi partiyle adeta eş hareket eder duruma girmişti. Birçok yerde bazı eylemlerin olması bana göre bir başlangıç değil, bir sonuçtur, bir neticedir. Fatih’teki olay, bana gelen bilgilere göre, şehitlerimizin oradaki yakınlarının tavrı. Gönlümüz böyle bir şeyi her arzu etmez. Yapılanı tasvip etmiyoruz. Fakat siyasetçi de, ne konuşacağını iyi bilmeli.
CHP istikametini kaybetti
Tahrikler tepkiye yol açabilir. Etki tepki meselesi. Siz böyle şehitlerimizin arka arkaya geldiği bir dönemde, toplumun hassasiyetlerini göz ardı ederseniz, bu toplum size tepki verir. Orada, bir gün önce yapılan açıklamalar, şehit yakınlarını tahrik etmiş olmalı. ‘Biz PKK’lı ve DHKP-C’li mahkumları ziyaret ederiz’den kastedilenin, cezaevleriyle ilgili insan hakları komisyonu üyelerinin ziyareti olduğu belirtilseydi ifade yumuşatılırdı.
Obama bizi hayal kırıklığına uğrattı
- ABD’de seçim sürecine girildi. Obama, 8 yılın ardından veda turlarına başladı. Obama dönemindeki lişikiler ve yeni dönemden beklentileriniz nedir?
Obama görevi devir aldığında Türkiye’nin de ilk ziyaret ettiği ülkelerden biri olması, bizi umutlandırmıştı. Model ortaklık ile Türkiye-ABD ilişkileri çok farklı bir konuma yükselecek diye düşündük. Ne yazık ki beklentilerimiz tam olarak gerçekleşmedi. Ekonomik alanda geriledik. Irak meselesini çözeceğini, oradan tamamen çıkacağını söylemişti. Çıktı ma Afganistan’a geçti. Afganistan’da NATO ülkeleri çekilmeye başladığı sırada biz, ‘Söz verdik, sizinle birlikte kalacağız’ dedik. Biz sözümüzü tuttuk ama Suriye ve Irak konusunda güçlü bir varlık ortaya koyamadık.
Duruşu kararlı olmalıydı
- Suriye’deki çıkmazın Obama’nın Ortadoğu politikasından kaynaklandığını söyleyebilir miyiz?
Bunu sadece Obama’ya fatura etmek doğru olmaz. Ben Obama’dan daha kararlı bir duruş bekledim. Onu engelleyen seçimlerin yaklaşmış olması mıdır bilemiyorum. Ama devlet politikalarında devamlık esastır. ABD sıradan bir ülke değil. Sizin NATO’da ortağınız Türkiye şu anda Suriye’de sınır tehdidi ile karşı karşıya. O tehdidin içinde rol alanlar sizden güç alırlarsa, bu bizi üzer.
YPG arması hala askerin kolunda!
Kendilerine, “DAEŞ terör örgütüne karşı ortak mücadelede biz varız, ne gerekiyorsa biz yaparız. Yeter ki PYD ile, YPG ile iş yapmayın” dedik. PYD/YPG’nin DAEŞ’e karşı savaşmasının sebebi orada yarın yeni bir yapılanmanın olmasını sağlamaktır. Onlara yaptıkları silah yardımlarının yarısını DAEŞ’e kaptırıyorlar. Amerikan askerleri kollarında YPG amblemleri taşıyor, samimi görüntüler veriyor. Bunlar ülkemde ABD’ye karşı ciddi bir infiale neden oluyor ve uyarılara rağmen durum devam ediyor.
Ümitliyim eski günlere döneceğiz
- Rusya ile ilişkilerde yeni bir gelişme söz konusu mu?
Putin ile aramızdaki hukuk ilişkileri ‘Suriye’ çok ileri bir noktaya taşıdı. Türkiye-Rusya ilişkileri bizim iktidarımızda en güçlü dönemini yaşadı. Ama bu denli güçlenmiş olan ikili ilişkiler, malum olaydan sonra kopma noktasına geldi. Koptu demek istemiyorum, çünkü ben ilişkilerin toparlanacağı ümidini taşıyorum. Rusya ile olan ticaret hacmimiz Amerika ile olan ticaret hacmimizden daha fazlaydı. Temenni ederim ki ilişkilerimiz yine o eski günlerine döner.
Terör örgütü artık son kozunu oynuyor
- Terör örgütleri birlikte hareket ediyorlar. Buna karşı Türkiye’nin yeni bir yol haritası var mı?
Terör örgütlerinin birlikte hareket etmeye başlamaları, artık son kozlarını oynadıklarının göstergesi olarak yorumluyorum.
- Terörle mücadelede askerlerin yetkilerinin artıran tasarıyı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Operasyonlar sırasında ortaya çıkan bazı gerçeklikler oluyor. Yasal düzenleme de ortaya çıkan ihtiyaçlara istinaden yapılıyor. Amaç, güvenlik güçlerimizin kendilerini çok daha güvende hissetmelerini sağlamak.
Güvence altına alıyoruz
- Askere yasal zırh getiren yasa tasarısıyla ilgili tartışmalar ve yeni yeni yetkilerle ilgili endişelere nasıl bakıyorsunuz?
Biz sadece endişeden hareketle, yasal düzenlemeleri yapmayacak olursak, terör örgütünü güçlendiririz. Bizim için esas, güvenlik güçlerimizi sağlam bir zeminde çalışmaya sevk etmektir. Onlar mücadele verirken hayatlarını ortaya koyuyorlar. Endişelerden söz edenler, halihazırdaki durumlara ne diyorlar peki? Adam tutuyor, teröristin adını parka veriyor. Bu vatanda, devletin işleyişine ters hareket edenler, bedelini de öderler.