Cumhurbaşkanı Erdoğan konuştu!

Cumhurbaşkanı Erdoğan Külliye'de İslam STK Birliği'ne hitap etti.

1

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde İslam STK'larına seslenen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan önemli açıklamalarda bulundu. 


Erdoğan şöyle konuştu: PKK'nın saldırılarının arkasında FETÖ olduğunu almak için kahin olmaya gerek yok.Biz her şeyin farkındayız. Hem bu ihanet örgütünün içerideki eylemleriyle mücadele edebilecek, hem de bölgedeki tezleriyle mücadele edebilecek kudrete sahiptir. Sınırlarımız ötesindeki gelişmeleri de 15 Temmuz'dan bağımsız olarak, yakından izlemeye devam edeceğimizi, tahhüütlerin yerine getirilip getirilmediğini takip ediyoruz.

Türkiye adları farklı da olsa aynı saiklerle hareket eden ve birbirleriyle yakın ilişki içinde bulunan terör örgütlerinin ortak saldırısı altındadır. 15 Temmuz'da FETÖ terör örgütü milletimize saldırdı. Bu hain yapı başarılı olamayınca nöbeti hemen diğerleri devraldı. Bu saldırılarda çok sayıda polisimiz, askerimiz, köy korucumuz ve sivil vatandaşımız şehit oldu yaralandı. Son olarak bomba yüklü araçlarla yapılan saldırılarda Diyarbakır'da 7 şehidimiz, 45 yaralımız, Van'da biri polis üç şehidimiz ve 70 yaralımız, Elazığ'da 5 şehidimiz ve 217 yaralımız var. Birkaç saat önce Bitlis'te mayın patlaması sonucu 5 askerimiz ve bir korucumuz şehit oldu, beş askerimiz de yaralandı. Şehitlerimize Allah'tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. 

MİLLETİMİZİN ŞANLI DİRENİŞİNE MİSİLLEME YAPILMIŞTIR

Son saldırı dahi amacın sadece kan dökmek, milletin huzuruna kastetmek olduğunu tüm açıklığıyla ortaya koymaktadır. Son günlerdeki hadiselerin milletimizin şanlı 15 Temmuz destanına ve arkasından gerçekleştirdiği 20 günlük demokrasi nöbetlerine yapılmış misilleme olduğunu görüyorum. PKK, DAİŞ ve FETÖ'nün aynı amaca hizmet ettiği bu saldırılarda ortaya çıkmıştır. Bu şehitlerimizin kanı yerde kalmayacaktır. Türkiye FETÖ denilen ihanet şebekesiyle mücadele ederken PKK ile mücadeleyi asla bırakmayacaktır. Zaman zaman bazı dostlar cepheyi büyütmeyin diyorlar. Bizim için zaten dar bir cephe sözkonusu değil. Biz bu mücadeleyi satıhta veriyoruz belli bir hattı yok. Neresi olursa bu mücadeleyi bu millet tüm güvenlik güçleriyle orada verecektir. Güneydoğu, Doğu, Güney neresi olursa olsun. Suriye'nin kuzeyinde şu anda YPG'nin saldırıları var, ülkemize tehdit oluşturuyor. Gerekirse orada da mücadelemizi sürdüreceğiz.

PKK'NIN ARKASINDA FETÖ'NÜN OLDUĞUNU BİLİYORUZ 

Batı dünyası bu mücadelede bizi anlamıyor ve anlamayacaktır. Dürüst davranmıyorlar. Biz askeri operasyonlarla, polisimizin PKK'nın son günlerindeki saldırıların gerisinde bilgi paylaşımı ve FETÖ'nün olduğunu anlamak için kahin olmaya gerek yok. Biz herşeyin farkındayız. Sınırlarımız ötesindeki gelişmeleri 15 Temmuz gecesinden bağımsız olarak yakından izlemeye devam edeceğiz. Bu devlet bir çatır devleti değildir. Türkiye 2 bin 200 yıllık bir devlet geleneğine sahip bir ülkedir. Cumhurbaşkanlığı forsumuzun etrafındaki yıldızlar oraya şık dursun diye konmamıştır. Her birinin anlamı vardır. Anlamayanlara ve anlamak istemeyenlere bu yıldızların ifade ettiği manayı tekrar tekrar hatırlatmaktan çekinmedik, çekinmeyiz. 

ÖLDÜREN DE MÜSLÜMAN ÖLEN DE MÜSLÜMAN...

Türkiye terör örgütleri ile mücadele noktasında köklü bir yeniden yapılanma sürecindedir. Bir müsibet bin nasihattan evladır. Türkiye terör örgütleriyle mücadelesi ve bölgesel sorunları üzerine geliştirdiği inisiyatifler yanında tüm meseleleri takip etmeyi sürdüren bir ülkedir. Üzüldüğümüz hususlardan biri de İslam dünyasının kendi içindeki ihtilafları ve sıkıntıları çözemeyeşidir. Gerçekten yürek parçalıyıcı olan İslam ülkelerinde ölenin de Müslüman, öldürenin de Müslüman olduğunu görüyoruz. 

15 TEMMUZ İSLAM DÜNYASI'NIN SON İMTİHANIDIR

Türkiye'nin 15 Temmuz'daki yaşadığı silahlı darbe girişimi İslam dünyasının da son imtihanı mahiyetindedir. O birlik ve beraberlik son asrın değil belki de asırların en güzel örneğidir. Bir millet ki, tankların altına kendisini atabiliyor, F-16'ların yağdırdığı bombalardan yılmıyor, helikopterlerden gelen mermilere asla aldırmıyor. Allah'ın izniyle bu millet mağlup edilemez, yok edilemez. Yenikapı'daki 5 milyonluk toplantısıyla dünyaya, İslam dünyasına mesaj vermiştir. Orada şu siyasi parti, bu siyasi parti, Alevi, Sünni yoktu. Bu çağrıyı herkese yaptık ve elhamdülillah herkes oraya koştu geldi. İstanbul'da 5 milyon, Türkiye'nin 80 vilayetinde herkes bunu dev megaboardlardan takip etti. 

BU MANZARA MAALESEF YAYGIN VE YETERLİ DEĞİL

Sizlerin darbe girişiminde ülkemize, milletimize olan desteğinizi biliyorum. Vefanız, kardeşliğiniz, kadirşinaslığınız için sizlere şahsım ve milletim adına teşekkürlerimi ifade ediyorum. Bu manzaranın yaygın ve yeterli olmadığını da üzüntüyle belirtmek durumundayım. TBMM'yi gezen Pakistanlı vekiller "milletin temsilinin olduğu bir yeri, bu milletin kendi paralarıyla almış olduğu uçaklarla, helikopterlerle bombalıyorlar" dediler. Batı'nın ikircikli durumunu tasvip etmesek de anlıyoruz. Burada bir darbe yapılıyor, bu darbe kime yapılıyor? Milletinin oylarıyla işbaşına gelmiş bir siyasi iktidara yapılıyor. Bu demokrasiye karşı yapılan bir darbe. Bize hala akıl veriyorlar. Dedikleri ne: Geçmiş olsun, üzgünüz filan arkasından ama işte birçok asker görevinden alınıyor, memurlar görevinden alınıyor, bunu anlamakta zorlanıyoruz, endişelerimiz var, diyorlar. 

İSLAM DÜNYASI TOPLUMUNUN KALBİ BİZİMLE ATIYOR

Biz de onlara şunu söylüyoruz, "siz işinize bakın, biz işimizi biliyoruz" Bunlar hep bugüne kadar kendilerine karşı emir kulu aramışlar. Emir kulu bulmuşlar. Biz kula kul olmayacağız. Biz sadece hakta kul olacağız, bu yolda böyle yürüyeceğiz. Bütün bunlar olurken İslam dünyasının da birkaç samimi dostu, birkaç ülkeyi bir kenara koyarsak böyle bir tavrın içinde olmasını anlayabilmemiz mümkün değildir. Kimin ne düşündüğünü, hangi hesaplar içinde olduğunu biliyoruz. Gün ola, harman ola. İslam dünyasındaki halkların, toplumların, kalplerinin bizimle attığını elbette gayet iyi biliyoruz.  

MÜSLÜMAN ÜLKELER BUNU ZORLAMAK DURUMUNDADIR

Türkiye olarak uzun bir süredir uluslararası sistemin çarpıklıkları konusundaki itirazlarımız "Dünya 5'ten büyüktür ifademizi" her platformda dile getiriyoruz. 1 milyar 700 milyon Müslümanı temsil eden ülkelerin yöneticileri bu işi zorlamak durumunda. Artık dünya 1. Dünya Savaşı'nın şartları altında yaşamıyor. Dünya değişim gelişti, bunun güncellenmesi lazım. Öyleyse BM eğer dünyada barışın, dostluğun, dayanışmanın temsili konumunda bir kurumsa bunun adımlarını atmak zorunda. 

BEN BU TABLOYU KABUL ETMEKTE ZORLANIYORUM

Acı bir tespitle mazlum ve mağdurların büyük bölümünün Müslüman toplumlardan oluştuğunu görüyoruz. Bu mazlumların ve mağdurların çok büyük bir bölümü Müslüman toplumlardan oluşuyor. Kendisi tevhid dini; yani birlik, vahdet dini olan bir inancın mensuplarının birbirlerinden bu kadar uzak, dağınık, çatışma içinde olmasını şahsen ben kabullenmekte zorlanıyorum. 

BİZ DEĞİL ASIL BUNU SÖYLEYENLER DAEŞ'E YARDIM EDİYOR

Kimse terörü İslamın önüne bir sıfat olarak sunamaz. Hiçbir zaman bizler DAEŞ'in yanında olamayız. Bizi DAEŞ'e yardım etmekle itham edenler aynaya baksın. Bunu söyleyenler DAEŞ'e yardım ediyor. Güneş nasıl balçıkla sıvanmazsa ne yaparlarsa yapsınlar medeniyetimizin ışığını da söndüremeyeceklerdir. İslam dünyası silah tüccarlarının bir pazarı haline gelmiştir. Pazarlama tekniklerini de biliyorum. Önce yardım sonra madenleri ver diyorlar. 

MİLLETİMİZ 15 TEMMUZ'DA ZORU BOZMUŞTUR

El Kaide, Daeş, El-Şebab gibi terör örgütlerinin İslam düşmanları tarafından islama zarar vermeki çin kurulduğuna inanıyorum. Bizde bir söz vardır; zor oyunu bozar derler. Şayet birliğimizi, beraberliğimizi sağlamayarak bu oyunu bozamazsak daha çok Müslümanın Müslümana yaptığını konuşuruz. Biz 15 Temmuz'da yaptığımızla kardeşlerimizin yaptıklarını tüm dünyaya gösterdik. Helikopterden, bombadan, uçaktan daha büyük zor var mı? 

YILANIN BAŞINA KÜÇÜKKEN EZELİM

FETÖ sadece Türkiye için değil faaliyet gösterdiği tüm ülkeler için tehditir. Yılanın başını küçükken ezelim. FETÖ ile mücadeleye ne kadar erken başlanırsa o kadar iyi. Bu örgütle ilgili 85 koli belgeyi ABD'ye gönderdik.