Cumhurbaşkanı Erdoğan Kazan'da

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Kazan'da halka hitap etti.

1

Ankara Kazan'da 15 Temmuz hain darbe girişimi gecesi şehit olan vatandaşların ailelerini ziyarette bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın burada halka seslendi. Erdoğan, "Fetullahçı Terör Örgütü'ne bu dünyada biz öbür dünyada rabbim hesap soracak" dedi. 


BUNDAN DOLAYI ÇATLIYORLAR, PATLIYORLAR

Türkiye'nin sıçrayışını hazmedemeyen ülkelere seslenen Erdoğan şöyle konuştu: Başarılarımıza tahammül edemiyorlar. Çatlıyorlar, patlıyorlar. Koşuşturuyoruz, çalışıyoruz. 2023'de Türkiye'nin ne olduğunu görecekler...

Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle: 

SİZLER DÜNYAYA MİLLET OLMAK NEDİR ONU ÖĞRETTİNİZ

Bugün Kazan'daki şehitlerimizi ziyarete geldim. Gazilerimize bu meydandan mesajımızı vereyim istedim. Öncelikle 15 Temmuz alçak darbe girişiminin biliyorum ki, en onurlu, en haysiyetli mücadelesini veren ilçelerimizden bir tanesi de Kazan ilçemiz oldu. Mürted üssünü sizler burada gerektiği şekilde hesaba çektiniz. İnanıyorum ki, sizlerin o onurlu direnişiniz, sizlerin o haysiyetli direnişiniz, sizlerin o şehadete yürüyüşünüz, sizlerin o demokrasiye sahip çıkışınız bu dünyada bir örnek teşkil etmiştir. Ve ben milletimle iftihar ediyorum, gurur duyuyorum. Bu millet çok aziz bir millet. Hani şair diyor ya; bir zamanlar biz de millet, hem nasıl milletmişiz. Gelmişiz dünyaya millet, milliyet nedir öğretmişiz... Bu millet böyle bir millet. Sizler dünyaya millet olmanın dersini verdiniz. Birileri anlamasa da... Birileri Fetullahçı Terör Örgütü'nün başına sahip çıksa da sizler onların dersini verdiniz. İnlerine gireceğiz dedik, girdik. Şimdi kaçıyorlar, kaçacak delik arıyorlar, nereye kaçarlarsa kaçsınlar, onlar kaçacak, biz kovalayacağız. 

BU MİLLET AYAĞA KALKARSA NE OLUR HESAP EDEMEDİLER

Bu dünyada biz, ebedi alemde de Rabbim onlara bunun hesabını soracaktır. 241 şehidimizin 2 bin 194 gazimizin hesabını soracaktır. 40 yılı aşkın bir süredir bu milleti nasıl aldattıklarının hesabını soracaktır. Tabanı ibadet, ortası ticaret, tavanı ihanet olanlara bunun hesabını soracaktır. Biz bu yola çıktığımızdan itibaren 14 yılda ülkemiz nereden nereye geldik, hepimizin malumudur. Bu yeterli mi; değil. Ama dikkat edin, hep bizimle içeride ve dışarıda uğraştılar. Yeri geldi başında olduğum partimizi kapatmaya çalıştılar. Yeri geldi bize Gezi eylemleri yapmaya kalktılar. Yeri geldi 17-25 Aralık yargı ve polis darbesini yapmaya çalıştılar. İşte en son 15 Temmuz silahlı kuvvetlerimizin içerisindeki bir azınlık üniformalıyla da bu darbe girişimini yapmaya kalkıştılar. Ama bir şeyi hesap edemediler, bu aziz millet ayağa kalkarsa ne olur, bunun hesabını yapmadılar. Bunlar zannettiler ki F-16'lar F-16'larla, helikopterlerler helikopterlerle, tanklar tanklarla, toplar toplarla, silahlar silahlarla durdurulur. Bunlar bir şeyi unuttular; bütün bunların karşısında bu asil millet kendini ortaya koyarsa ne olur bunu düşünmediler. Şimdi Kazan'da 9 şehidimiz var. 90'ı aşkın gazimiz var. Bunu hesap etmediler. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin etrafında 29 şehidimiz, 36 gazimiz var. 

ŞEHİT YAKINLARININ YAKLAŞIMI BİZİM UMUDUMUZU ARTTIRIYOR

Özel Kuvvetler'de 56 şehidimiz var. Onları alçakça, insafsızca, bu milletin paralarıyla alınmış F-16'larla, helikopterlerle bombalayarak vurdular. Bunlar kimdi? Ahmet'ti, Mehmet'ti, Hasan'dı, Hasan'dı, Hüseyin'di. Vuranlar kim, bunlar da alçak, güya Ahmet, güya, Mehmet, güya Hasan'dı. Ama bu milletin o şehadete yürüyüşü var ya, o dinlediğimiz ziyaretlerdeki, şehit annelerinin, şehit eşlerinin yaklaşımı, değerlendirmesi var ya, onlar bizim inanın umudumuzu arttırıyor. Şunlar anlatılıyor; Baktım ki eşim ben köprüye gidiyorum diyor. Darbe yapılmış ya, oraya gidiyor. Abdestini alıyor 2 rekat şehadet namazı kılıyor. Eşi diyor ki, ben de geliyorum. Beraber gidiyorlar, eşi şehit oluyor, kendisi yaralı olarak eve dönüyor. Hale bakın ki, daha evinden çıkarken şehadete inanmış. Şehitler tepesi boş değil diyoruz ya, o tepe boş kalmayacak inşallah. Bunlar rahmetli Menderes'i ipe gönderdiler. Milyonlar menderes'e oy verirken maalesef idam edildiği zaman meydanlara dökülmedi. Zannettiler ki, bu Türkiye aynı Türkiye, artık aynı Türkiye değil. Hiç endişeniz olmasın, biz dikleşmeyeceğiz, dik duracağız. Bu meydanları bunlara bırakmayacağız. Hep beraber yürüyeceğiz. 

NASIL OLUYOR DA ÖLÜM ÜZERİNE OYUN TEZGÂHLIYORSUNUZ?

Biz meydanlara çağırdık, hava meydanlarına çağırdık. Ben Marmaris'ten çıktığımda, İstanbul'a indiğim ana kadar onbinlerce insan havalimanına doğru geliyordu, apron dolmuştu, terminaller dolmuştu. Ben milletimin arasına eşimle, torunlarımla birlikte karıştığımızda üzerimizden F-16 alçakça alçak uçuş yapıyordu. Ses hızını aşarak, aştığı zaman bomba etkisi yapar. Onunla halkımı ürkütmeye çalışıyorlardı. Camlar kırıldı, patladı ama halkım aldırış etmedi. Helikopterlerle yaptılar, halkım aldırış etmedi. Aynı şeyi Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, TBMM'de yapmadılar mı? TBMM, ikinci Gazi Meclis oldu. Anında milletvekillerimiz, meclis başkanımız süratle Parlamentoya geldiler. Biz "Durmak yok yola devam" demiştik. Parlamentomuzda gerek bay gerek bayan milletvekillerimiz beraberce yerlerini aldılar, seslerini yükselttiler. Dünyada bazı ülkeler vardı ki, hala bunu benim bir oyunum olarak göstermeye çalışıyordu. Yahu nasıl oluyor da, ölüm  için bir oyun tezgahlıyorsunuz, kendiniz ölüme gidiyorsunuz. Arkanızdan uçaklar, helikopterler geliyor, nasıl oluyor bu iş?

TAMAMLANDIĞINDA DÜNYANIN EN BÜYÜK HAVALİMANI OLACAK

Bunlar bizi tanıyamadılar, tanımayacaklar. Allah'ın izni ülkemizi 2023 hedeflerine ulaştırdığımızda bunlar Türkiye'nin ne olduğunu çok daha iyi görecekler. 15 Temmuz bize çok şeyler öğretti. Her olanda bir hayır vardır. Biz şimdi bu anlayışla yolumuza devam ediyoruz. Biz bir şeye daha inanıyoruz. Biz Allah'ın rahmetinden ümidimizi kesmedik, kesmiyoruz. Bu ülke layık olduğu yerde değil. Ülkemizi daha yükseklere çıkaracağız. Bu olaylar olurken biz Osmangazi Köprüsü'nün açılışını yaptık mı? Ardından hamdolsun Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün açılışını yaptık mı? Şimdi 20 Aralık'ta inşallah boğazın altından ikinci geçişi yapıyoruz. Ama bu geçiş raylı olmayacak, otomobille çift katlı geçiş, Avrasya Tüneli'nin açılışını yapacağız. Bitmedi, şimdi Çanakkale Geçişinin inşallah ihalesini 18 Mart'ta yapıyoruz. Ve artık Çanakkale'nin de Asya-Avrupa yakalarını köprüyle birbirine bağlayacağız. İnşallah geciken Kanalistanbul'u açacağız. Onun da ihalesini yapıyoruz. 2018 dünyanın bir numaralı havalimanının ilk etabının açılışını yapacağız. İlk etap 90 milyon yolcu kapasiteli olacak. Tamamı bittiğinde 150 milyon yolcu kapasiteli bir havalimanı kapasitesine sahip olacağız. Dünyanın bir numarası. 

TAHAMMÜL EDEMİYORLAR, ÇATLIYORLAR, PATLIYORLAR AMA...

Buna tahammül edemiyorlar, hazmedemiyorlar, bundan dolayı çatlıyor, patlıyorlar. Koşturuyoruz, çalışıyoruz oluyor. İnşallah eğitim sisteminde, sağlıkta muassır ülkelerin üstüne çıkıyoruz, çıkacağız. Ankaramızda şu anda örnek bir hastane yapılıyor. Etlik'te aynı şekilde. Dünyanın en büyük hastanelerinden bir tanesi yapılıyor, bitmek üzere. Hastaneye gittiğiniz zaman her şey orada bitecek Allah'ın izniyle. Bu sadece ülkemize değil bölgeye de hitap edecek. Niye, bu millete bu yakışır da onun için. Tüm bunları inşallah başaracağız. Ben böyle bir Pazar gününde tatilinizi bir kenara koyarak bu meydana toplandınız, sizlere şahsım, milletvekili arkadaşlarım adına, eşim hanımefendi kardeşlerim adına çok çok teşekkür ediyorum. Kazan'da bazı şehit evlerimizi ziyaret edeceğiz. Ondan sonra diğer ilçelerde bazı şehit kardeşlerimizin evlerini ziyaret ederek bugünümüz Ankara'da geçirelim istiyoruz. En kalbi duygularla selam, saygı ve muhabbetlerimi sunuyorum. Hepinizi Allah'a emanet ediyorum, kalın sağlıcakla.