Başkan Erdoğan'ın konuşmalarından satır başları şöyle:
"20 BİN KADIN VE ÇOCUK AZGIN DALGALARIN KURBANI OLDU"
"Umut yolculukları maalesef çoğu zaman ölümle, felaketle sonuçlanıyor. Sadece son 7 yılda kadın ve çocuk 20 bin insan azgın dalgaların kurbanı oldu. Sahra çölünün cehennem sıcağında binlerce masum hayatını kaybetti. Bugün mülteci sorunu diye genelleştirdiğimiz meselenin arka planında büyük bir dram, acı bir gerçek vardır. Sahile vuran minik çocuk cesetleri bunun görmezden gelinemeyeceğini göstermiştir.
"EN FAZLA SIĞINMACIYA EV SAHİPLİĞİ YAPAN ÜLKESİNİN DEVLET BAŞKANI OLARAK HİTAP EDİYORUM"
Bunları BM verilerine göre dünyada en fazla sığınmacıya ev sahipliği yapan ülkenin devlet başkanı olarak sizlere hitap ediyorum. Ayrıca Türkiye yardımda da milli gelire oranla dünyanın 1 numaralı ülkesidir. Türkiye düzensiz göç yükünü en ağır hisseden ülkedir. Sadece 3.7 milyonu Suriyeli olmak üzere 5 milyon kişiye ev sahipliği yapıyor. Devlet olarak, vatandaşlarımıza hangi imkanları sağlıyorsak ülkemize sığınanlara da aynısını sağlıyoruz. Zira varil bombalarından kaçan insanlara biz kapımızı kapatamazdık. Son 8 yılda ülkemizde 516 bin civarında Suriyeli bebek dünyaya gelmiştir. Bu bebeklerinde her türlü sağlık imkanından faydalanmasını temin ettik.
"DÜNYA DEVLERİ İŞ DESTEĞE GELİNCE SESSİZ"
Küresel sahiplenme konusunda halen arzu edilen seviyenin çok altındayız. Gelin güvenli bölge tesis edelim dediğimde liderlerin hepsi gayet güzel diyorlar. Çünkü ortada bir terör koridoru var. Haydi plan hazır beraber yapalım, destek verin dediğimizde sadece bize gülücük atıyorlar. Dünyanın devleri desteğe gelince kaçıyor.
"DİKENLİ TELLER SİZİ KORUMAZ"
Hepsinden daha önemlisine geliyorum. Myanmar, Arakan sorunu. Açlık var, sefalet var. Barınacakları yer yok. Hep birlikte insana sahip çıkan, insan diye bir derdi olan bütün ülkelerin destek vermesi lazım. Bu konuda BM mülteci yüksek komiserliğini bizim yalnız bırakmamamız lazım. Bu meseleye sadece güvenlik ve çıkar penceresinden bakarak bu sorun çözülemez. Dikenli tellerin sizi koruyacağını sanmak yanılgıdır. Mülteci gelmesin diye botları batırmaya varana kadar ilerlediler. Mülteci düşmanlığı üzerinden oy yarışına giren siyasetçileri bile gördük.