1
Soylu konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
Bir demokrasi hassasiyeti, vefa duygusu, ülke ve millet sevdasıyla hemen her yıl buraya teşrif eden, bu büyük acıyı, haksızlığı, zulmün unutulmamasına vesile olan çok değerli dostlarımız, kıymetli hanımefendiler, saygıdeğer beyefendiler sizleri sevgi ve saygıyla selamlıyorum.
Bu anıtmezar buraya inşa edildiğinden beri her 17 Eylül'de burada toplanıp, dua ediyoruz, gözlerimiz yaşarıyor. Buradaki 3 demokrasi şehidini rahmet ve şükranla anıyoruz. Ancak bugün farklı bir onurla buradayız. Bu anıt mezarın önünde yıllardan beri konuştuğumu, konuşulanları dinlediğimi iyi hatırlıyorum.
İnsan, şehirler, ağaçlar, topraklar unutmaz. Karakter sadece insanın annesinden, babasından geçmez. Bulunduğu topluluk, şehir, yaşadıklarından, tarihten geçer. Kimi zaman Fatih'ten, Alparslan'dan tevarüs eder. Bu topraklarda hiçbir şeyin karşılığını düşünmeden ölümle, şehadetle burun buruna gelen ama "milletim, ülkem, dinim, inancım" diyen o asil insanların karakterinden tevarüs eder.
O GÜN YAPILAN EZİYET BU MİLLETİN MİLET OLMA KARARLIĞIYDI
Bugün sözlerin ve cümlelerin değil; hal dilinin ortaya koyduğu resmin ta kendisidir. 1960 darbesi yapılmadan önce, yapıldıktan sonra orada eziyet edilenler aslında sadece rahmetli Menderes, Polatkan, Bayar, Zorlu ve onların arkadaşları değildi. Eziyet edilen bu millet ve değerleriydi. Bu milletin birliği, millet olma azmi ve kararlılığıydı.
75 YAŞINDAKİ AK SAKALLI AMCA KOLUMU TUTTU VE ŞUNU DEDİ
Bu coğrafya zor bir coğrafya. Bir gerçek var ki, milletin kendisidir. Yaklaşık zannediyorum, Cumhurbaşkanlığı seçimleri münasebetiyle Aydın'daydım. Sayın Recep Tayyip Erdoğan kürsüde konuşuyor. Bu feraset sahibi aziz milletin evlatlarından birisi, 75 yaşlarında aksakallı bir amca kolumdan çekti, sana bir şey anlatacağım dedi.
ONLARA TAYYİP ERDOĞAN'I VERMEYECEĞİZ ÇÜNKÜ BU MİLLET
Söylediği cümleler, sanki büyük kütüphanelerden süzülmüş cümlelerdi. Dedi ki: "Biz rahmetli Menderes'e ağlayamadık çıraktık. Rahmetliyi çok örselediler kalfaydık tam hissedemedik. Ama evlat merak etme biz bu güzel adamı, kıymetli Cumhurbaşkanımızı, Recep Tayyip Erdoğan'ı onlara vermeyeceğiz, çünkü bu millet usta olmuştur."
O GÜN BU TOMURCUK MİLLETİMİZİN KALBİNDE BÜYÜMÜŞTÜR
1960 darbesinde yaşananlar, bu insanların düşükler, kuyruklar olarak nitelendirilmesi. Onlara ilgi, sevgi duyan insanların her bir bireyin baskı ve zulüm içinde kalması. O gün "Bir daha asla" diye bir tomurcuk bu milletin kalbinde büyümüştür.
15 TEMMUZ'UN ARKASINDA KİMLER VAR ÇOK İYİ BİLİYORUZ
Bize öteki dünyadan bakan, bu ülke, millet, devlet için hizmet edenler, bu ülkenin topraklarıyla ülkeye hizmet sevgisiyle büyüyenler bu asil ve aziz milletiyle gurur duyuyordur. 15 Temmuz olaylarının kimin destekçisi olduğunu çok net biliyoruz.
KENDİ BAŞINA ADIM ATMAKTAN YOKSUN OLANLAR HANGİ CESARETLE...
Kendi başına adım atmaktan yoksun olanların, hangi cesaretle bu milletin millet olma kabiliyetini ortadan kaldırmaya çalıştıklarını biliyoruz. Merhale merhale elde ettiğimiz demokrasi, hukuk üstünlüğü, kalkınmayı, insanımızın hayat standartlarını geri alabilmek için neler ortaya konduğunu biliyoruz.
BİZE DERS VERMEYE KALKANLAR O GÜN DE SEYİRCİ KALDILAR
Bize demokrasi öğretmeye çalışanlar o gün Menderes'in idamına da seyirci kaldılar. Zorlu rakiplerinin her karşılaştığı konferansta kendisinden çekindiği Türkiye'nin en önemli hariciyecilerinden bir tanesiydi. Polatkan Anadolu evladıydı.
FATİN RÜŞTÜ ZORLU'NUN AİLESİNE BÜYÜK BİR ZULMÜ REVA GÖRDÜLER
Fatin Rüştü Zorlu'nun evliliğinde Dolmabahçe Sarayı'nda parlak bir hariciyecinin evlilik merasiminde Gazi Mustafa Kemal de vardı. Bileziklerini o takmıştı. 60 darbesinde o bileziklere "hırsızlık malıdır" diye eşine ve ailesine büyük bir zulmü reva gördüler.
HİKAYELER DE AYNI AKTÖRLER FARKLI OYNATICILAR AYNI
Hikayeler hep aynıdır, arkasındakiler, tiyatroyu oynayanlar belki farklı isimler. FETÖ, DAEŞ, PKK gibi türlü türlü her gün isim değiştiren örgütlerdir. Ama oynatıcılar hep aynı. Onun için uyanık olmalı, geleceğimize sahip çıkmalıyız.
BU MİLLET DEMOKRASİYİ TANKA MAHKUM ETTİRMEMİŞTİR
Bugün sadece Adnan Menderes, Hasan Polatkan, Fatin Rüştü Zorlu'nun karşısında muzaffer bir milletin anlayışıyla beraber buradayız. 15 Temmuz'da tanklara karşı duran, demokrasiyi tanklara mahkum etmeyen, F-16'ların, helikopterlerin cinayetine karşı bedenine bu millete emanet eden.
EZANIN VE SELANIN NİÇİN OKUNDUĞUNU BU MİLLET BİLİYOR
Kimisi dostumuz olan, kimisi tanıdığımız ama tanımadığımız ama öteki dünyada şefaatine sığındığımız o insanlara, aynen buradaki insanlar gibi minnet duyuyoruz. O gece bu büyük milletin, bu topraktan, bu medeniyetten, bu inançtan okunan her ezanın, her selanın aslında niçin okunduğu, Allah'ın kendi dinini yaşatmak ve devam ettirmek konusunda elbette hakim olduğunu, o nazlı dalgalanan bayrağımızın bizim evlatlarımıza neyi nakşettirdiğini hepimiz hissettik.
BU MİLLET 27 MAYIS'TA AÇILAN PARANTEZİ 15 GECESİ KAPATTI
15 Temmuz bize koskocaman bir gelecek oluşturdu. 27 Mayıs'ta açılan parantezi bu millet asil bir şekilde kapattı. Biz hedefleri olan bir milletiz. Birçok badireden geçtik. Biz sağlam durduk. Geleceğe ait sağlam durma sorumluluğumuz ayniyle devam ediyor. Demokrasi içerisinde hukuk devleti içerisinde ve vatan birliği içerisinde.
Dün Tendürek'te o insanların şurada söylediğimiz sözlerin aynısını ifade etmesi tesadüf değildir. Sayın Cumhurbaşkanımızın ve sayın Başbakanımızın hem selamlarını hem de taziyelerini iletiyorum.