1
Eski Başbakan Yardımcısı Ali Babacan TRT Haber'de soruları yanıtladı. İşte Babacan'ın konuşmasının satır başları:
"DAHA OLUMLU BİR TABLO GÖRÜYORUZ"
Türkiye genelinde seçim kampanyası daha önceki kampanyalara göre daha sakin geçiyor. Ve il il siyasi partilerin kendi aralarında vardıkları mutabakat neticesinde de adeta israf gibi görünen aşırı süsleme metaryallerinin daha az kullanıldığını görüyoruz. Kamuoyu yoklamalarına baktığımızda meclise sandalye sayısından bahsediyorum. Bıcak sırtı durum hala devam ediyor. Ama öte yandan da mitingler özellikle AK Parti açısından devam ediyor. Herhalde en çok ve en sık miting yapan partiyiz. Ben Aydın’daydım, İzmir’deydim, Van’daydım, Kırıkkale programım oldu Ankara ve İstanbul programlarım zaten devam ediyor. Genelde AK Parti açısından baktığımızda 7 Haziran seçimlerine baktığımızda daha olumlu bir tablo görüyoruz. 7 Haziran seçimlerine giderken bir miktar destekte azalma hissediyorduk. Trend biraz aşağı doğru hissediyorduk. Bu sefer tam tersine AK Parti açısından daha yukarı doğru giden bir trend görüyoruz. Özellikle kararsız vatandaşlarımız açısından baktığımızda ki belirleyici onlar olacak. Bu 1 Kasım tarihinde sandığa gidip oy kullanmaları çok kritik bir konu. Şu anda tüm teşkilatlarımız vatandaşlarımızı sandığa gidip tercihlerini belirtme konusunda motive etmeye çalışıyorlar.
"HALK HUZUR İSTİYOR"
Son 13 yıla baktığımızda, terörün durgunlaştığı dönemde, her türlü yatırım yapılıyor. Güvenlik riskleri başladığında bu yatırımlar duruyor. terör örgütünün, özellikle doğuya verdiği zarar çok büyük. Bu mücadele kararlılıkla devam edecek. Artık Türkiye topyekün, teröre karşı daha kararlı bir tutum gösteriyor. Bir ülkede demokrasi güçlendiyse, o ülkede terörün barınması mümkün değil. Bugün terör Irakta bütün siyasi dinamikleri etkileyebiliyor ama Madrid’de bomba patladı İspanyayı etkilemedi. Biz demokrasimizi güçlendirmeye devam edeceğiz. Güvenlik için hakları ve özgürlükleri asla kısıtlanmayacağız.
"FARKLILIKLAR ZENGİNLİK OLARAK GÖRÜLMELİ"
7 Haziran seçimlerinin detaylı bir analizini yaptık. Türkiye’de orta sınıf dediğimiz kesim, Dünya Bankasının tanımlamasına göre son 10 yılda iki misline çıktı. Dünyada bunun örneği çok az. Orta sınıfın büyümesi demek, gelir adaleti demek. artık ihtiyaç piramidinde yukarı çıkıyoruz. 2 doların altı nüfusumuz sıfırlandı. Hedefimiz, 4 doların altındaki sınıfı sıfırlamak. Türkiye’de gelir seviyesi artınca, bu sefer farklı beklentiler meydana geliyor. Artık çocuklarının daha kaliteli bir eğitim almasını istiyor, akıllı tahtalar, daha modern binalar. Nicelik konusunda bir noktaya geldik, niteliğin artmasını istiyorlar. Ekonomide iyi bir noktaya geldik fakat yargı konusunda bir sıkıntı var. Bunlar eksik olduğu sürece, vatandaşlarımızın da talepleri oluyor.
BU FARKLILIK ZENGİNLİK OLARAK KABUL EDİLMELİ
Ekonomi dışındaki alanlarda da açıkladığımız reformların hayata geçirilmesi belirleyici olacak. Bu coğrafyadaki bütün etnik kimliklerin bir arada yaşadığı bir ülke Türkiye. Bu farklılıkların zenginlik olarak kabul edilmesi, devletin bütün vatandaşlarını aynı samimiyette kucaklayabilmesi çok önemli. Tek parti hükümeti diyoruz ama bunun asla bir keyfilik, hukuksuzluk anlamına gelmeyeceğini söylüyoruz.
Birlik, beraberlik temelinde bir vatandaş ve devlet ilişkinin sağlam bir şekilde tesis edilmesi gerekiyor. Varsa hatalar bunların tekrar edilmemesi için bütün hazırlıklarımız tamam. Amatör ruhun yeniden yakalanması çok önemli. Amatör ruh, milletle bütünleşmektir.