Türkiye'de böbrek yetmezliği hastalığı riski yüksek

Türk Böbrek Vakfı Başkanı Timur Erk, yapılan bilimsel araştırmalara göre Türkiye nüfusunun 7'de 1'lik bölümünün kronik böbrek yetmezliği hastalığı riski altında olduğunu ifade etti.

Türk Böbrek Vakfı Başkanı Timur Erk, Türkiye'de kronik böbrek yetmezliği riskinin yüksek oranda olduğuna dikkat çekerken, "İnsanlara düşen en büyük görev, böbrek sağlığını korumak için alınacak önlemlerin yanı sıra vücutlarını tanıyarak olası belirtilere dikkat etmeleri ve bunları doktor kontrolleri sırasında detaylıca anlatmalarıdır. Ayrıca yüksek tansiyon, şeker hastalığı, obezite ve aile geçmişinde böbrek yetmezliği olması durumda veya 60 yaş üzeri kimselerde böbrek hastalığı açısından rutin kontrollerin düzenli olarak yaptırılması son derece önemlidir" dedi.

TÜRKİYE'DE RİSK ORANI YÜKSEK

Vakıf Başkanı Timur Erk, Türkiye nüfusunun 7'de 1'lik kısmının 'Kronik Böbrek Yetmezliği' hastalığı riski altında olduğunu, dünyada bu oranın 10'da 1 olduğunu bildirdi. Erk, "Türkiye'deki bu yüksek risk oranı, genel olarak toplumsal beslenme alışkanlıklarından kaynaklanmaktadır. Özellikle yüksek tansiyon, diyabet ve obezite kronik böbrek yetmezliği hastalığının en önemli nedenlerinden. Hipertansiyonu ve diyabeti en fazla tetikleyen unsurlar ise, aşırı tuz ve şeker tüketimidir. Yetişkinlerin günde kişi başı ortalama 6 gram tuz tüketmesi gerekirken, ülkemizde ortalama kişi başı tuz tüketim 18 gramdır. Yine yetişkinlerin günde ortalama 50 gram şeker tüketmesi gerekirken, ülkemizde kişi başı şeker tüketimi günde 150 gramdır. Türk Böbrek Vakfı olarak ülkemizde böbrek sağlığının korunması için hayata geçirdiğimiz projeler ile farkındalık çalışmalarımızı devam ettiriyoruz" dedi.

"BELİRTİ VERMEDEN İLERLEYEN SİNSİ BİR HASTALIK"

Türk Böbrek Vakfı Başkanı Timur Erk, son 4 yıl içinde, Sağlık Bakanlığı'nın kampanyası ve Türk Böbrek Vakfı'nın saha çalışmaları ile tuz tüketiminde kişi başı 3 gram azalma olduğunu vurguladı. Erk, "Kronik böbrek hastalığı, çoğu zaman belirti vermeden ilerleyen sinsi bir hastalıktır ve bu hastalığın önlenebilir olması da büyük bir avantajdır. Bu noktada beslenme alışkanlıkları ön plana çıkıyor. Bu sebeple vakıf olarak yaklaşık beş yıldır il il, okul okul gezerek “Böbrek Sağlığı için Sağlıklı Beslenme ve Hayat Tarzı Önerileri’ isimli saha eğitim projelerimiz devam ediyor. Bu projeleri İl Milli Eğitim Müdürlükleri ve özel şirketlerin iş birliği ile gerçekleştiriyoruz. Amacımız, yeni nesillerin sağlıklı beslenme alışkanlıklarını edinmeleri ve beslenme ile ilişkili hastalıklardan korunmaları" diye devam etti.

Erk, aşırı tuz ve şeker kullanımında olduğu gibi, bilinçsiz ağrı kesici kullanımı ve yeterli su tüketilmemesinin zararları konularında da halkın bilgi ve farkındalığını arttırmaya yönelik çalışma yaptıklarını da kaydetti. Erk, bu yöndeki tüm faaliyetlerin hem kişilerin yaşam kalitesinin arttırılması, hem de sağlık giderlerinde tasarruf sağlanarak kamu yararı oluşturulması adına büyük adım olduğunu da belirtti.

KRONİK BÖBREK HASTALIĞINI ÖNLEMEK İÇİN 8 ALTIN KURAL

Türk Böbrek Vakfı Başkanı Timur Erk, kronik böbrek hastalığının önleyebilmek için 8 altın kuralı da şöyle sıraladı:

*Bedenen uygun ölçü ve kiloda olmak, hareketli bir yaşam tarzı benimsemek, 

* Tansiyonunuzu takip etmek, 
* Doktor tarafından reçete edilmemiş ilaçları bir uzamana danışmadan sürekli kullanmamak, 
* Vücudunuzun günlük su ihtiyacını karşılamak, 
* Düzenli olarak kan şekeri ölçümünü kontrol etmek, 
* Sigara içmemek,
* Bir veya daha fazla risk faktörü taşıyorsanız böbreklerinizi düzenli kontrol ettirmek, 
* Sağlıklı beslenmek ve kilonuzu kontrol altında tutmak.