Hazret-i Ebû Tâlib Haşimoğulları’na Efendimiz’in(sas) himâye edilmesini vasiyet etti fakat bu vasiyeti tutan olmadı. Efendimiz’in(sas) amcası Ebû Leheb Hazret-i Ebû Tâlib’in ardından Haşimoğulları’nın reisi olmak, Ebû Cehil Kureyş içinde herkesten fazla nüfuz ve itibar kazanmak, diğer Kureyş ileri gelenleri ise kendi aşiretlerinin reisliğini kaybetmemek arzusundaydı.
Hazret-i Ebû Tâlib’in vefatını fırsat bilen müşrikler eziyetlerini kat kat arttırdılar. Bu eziyetlerinden dolayı Efendimiz(sas) Mekke’den çıkıp Zeyd bin Hârise(ra) ile Tâif’e gitti. Tâif halkını ve Sakîf kabilesinin büyüklerini İslâm’a davet etti. Davete icâbet etmeyen halk hakarette bulunup, çocuk ve köleleri kışkırtarak Efendimiz’i(sas) taşlattılar. Zeyd bin Hârise(ra) kendisini Efendimiz’e(sas) siper ederken birkaç yerinden yaralandı.
Resûl-i Ekrem Efendimiz(sas) Mekke’ye döndü. Mut’im bin Adiy’in himâyesinde Harem-i Şerîf’e gitti. Hacerü’l-Esved’i selâmladı, iki rek’at namaz kıldıktan sonra evinin yolunu tuttu.