Katır deveye dedi ki: “Ey güzel yol arkadaşım! Yokuşta da, inişte de, en dar yolda da güzelce geziyor, her yerden geçiyorsun, hiç düşmüyor ve yere kapaklanmıyorsun. Ben ise yolunu şaşırmış kimseler gibi tepe taklak yuvarlanıp gidiyorum. Yol kuru olsa da çamurlu olsa da ben hep yüzüstü düşüyorum. Bunun sebebinin ne olduğunu anlat da ben de nasıl yaşamam gerektiğini öğreneyim.”
Deve cevap verdi: “Benim gözüm senin gözünden daha parlaktır ve iyi görür. Ayrıca boyum senden uzun olduğundan daha yükseği görürüm. Yüksek bir dağa çıkınca da patikanın sonunu görürüm. Cenâb-ı Hakk gözüme bütün yolların iniş ve çıkışını gösterir. Ben de adımlarımı yolu görerek atarım. Onun için düşmekten kurtulurum. Sen ise üç adım ötesini göremezsin. Bir yere giderken kör adam ile gören adamın hâli aynı olur mu?”