Tuba Yakan: Kaybetmeyi hazmedemiyorum

AYSUN YILDIZ GÜNGÖR

aysun.yildiz@aksam.com.tr

Geçtiğimiz haftalarda 52. Avrupa Karate Şampiyonası'nda, Milli karateci Tuba Yakan rakiplerini eleyip altın madalya kazanarak Avrupa Şampiyonu oldu. Ailesini ve Türkiye'yi sevinç gözyaşlarına boğan Yakan’la buluştuk. Hem bir yaşındaki kızı Derin’le geçirdiği kamp hayatını hem de şampiyonluğu konuştuk.

Avrupa Şampiyonusunuz. Ne hissediyorsunuz?

Şampiyonluk için çok çaba sarf ettim. Doğum nedeniyle 2 yıl ara vermiştim. En büyük destekçim kulübüm, ailem, antrenörlerim oldu. Hepsine çok teşekkür ediyorum. Şampiyonluk için hepimiz çok çalıştık ve bu bir ekip işiydi. Başardık, çok mutluyum. Madalyamı da kızıma armağan ettiğim.  

Bu şampiyonluğa hazırlanmak için kızınız Derin’le kampta tam 10 ay geçirdiniz. Nasıl günlerdi biraz anlatır mısınız? 

Kızım Derin henüz iki aylıktı emziriyordum onu. Eski formumu yakalamam için çok çalışmam gerekiyordu. Geceleri uykusuz kalıyordum. İki saatte bir Derin’i emziriyordum. Günde çift idman yapıyorduk. Zorlu bir süreçti. Çok yoruldum, çok uykusuz kaldım ama bir kere bile şikâyet etmedim. Sabrettim hep. Kızımla o anların tadını çıkardım… Derin iki aylıkken girdiğim kamptan, Derin bir yaşındayken çıktım. Anne oluşum, şampiyon olabilmem konusunda beni çok güçlendirdi. İnsan evladı için her şeye göğüs gerebiliyormuş. Öncelik, her şey onun geleceği için.

Kamp ortamları nasıldır. Bir sporcu kampta neler yapar?

Kamp ortamları güzel ve eğlenceli geçiyor. Ailemizden çok takımla birlikteyiz, onlar ailemiz oldu. Beraber yemek yiyip birlikte idman yapıyoruz. Toplu aktivitelerimiz oluyor. Derin kampın maskotu oldu. Bir sürü teyzesi ve amcası var (gülüyor). 

Kızınızla kampta kalmak nasıl bir duyguydu? Zorlukları, kolaylıkları, motivasyona etkisi nasıl oldu?

Bebekle kampta olmak oldukça zordu çünkü sorumluluğum iki katına çıkmıştı. Onun bakımıyla ve onunla ilgilenmem gerekiyordu. Bir yandan idmanlar çok ağır geçiyordu. Gerçekten sabır gerektiren bir dönemdi. Bu dönemde tabii ki tek değildim; hocalarım, kız arkadaşlarım, kardeşim, eşim çok yardımcı oldular. Onlara da buradan çok teşekkür ederim. 

Derin'in doğum gününü kampta kutlarken ona şampiyonluk sözü verdiniz mi?

Derin’in doğum gününü kampta kutlamamız bile bize bir motivasyon kaynağı oldu. Şampiyonluk sözünü, o henüz 

iki aylıkken vermiştim zaten… 

Bundan sonraki kamplara Derin gelmeye devam edecek mi?

Ondan ayrı kalamam. Evet, benimle gelecek kamplara. 

HEDEFİM OLİMPİYATLAR

Bu sporda gelecek hedefleriniz neler?

Bundan sonra ki hedefim; olimpiyatlara gitmek. Ülkeme olimpiyat şampiyonluğunu getirmek…

Kuşkusuz kazanma duygusu çok güzel. Bir de kaybetmek var, onu hazmetmek zor oluyor mu?

Ben kaybettiğim zaman hazmedemiyorum. Uyuyamıyorum sürekli o maçı düşünüp eksiğimi, hatalarımı gözden geçiriyorum. Bir sonraki maçta kazanmak için elimden geleni yapıyorum.  

Spor yapmak isteyen gençlere, bu sporu tavsiye eder misiniz?

Her türlü spor tavsiyemdir. Yetenekleri hangi spora varsa, o sporda başarılı olacaklardır. Karateyi önerebilirim, savunma sporu. Özellikle kız çocukları için kendilerini savunmayı öğrenebilirler. Spor özgüveni arttırır, her yaşta spor şart.

HEP BİR İLGİM VARDI

Neden Karate?

Karateye karşı hep bir ilgim vardı. Küçükken mahallede erkeklerle futbol oynayıp kavga dövüş ederdim (gülüyor). 11 yaşımdaydım, akrabalarım karateye yazılmıştı. Ben de çok istedim yazılmak, Uzakdoğu sporuydu tam bana göreydi…

ANNELERİN HAKKI ÖDENMEZ

Kızınız Derin'in de bu sporu yapmasını ister misiniz?

Kızım temelden yetişiyor zaten (gülüyor). Bilmiyorum spor kesin yapacak ama profesyonel anlamda hangisi olur, onu belirlemek lazım. Yeteneği hangi spora yatkınsa, hangisini severse onu yapmasını isteriz. Belki karateden sıkılır bebekliğinden beri karatenin içinde. Annesine çektiyse kesin sever (gülüyor). Babası tenis oynamasını istiyor. 

Anne olmadan önce ve anne olduktan kendi annenize olan bakış açınız değişti mi? 

Doğum başladığı an annemi o kadar iyi anladım ki. Annelerin hakkı ödenmez, onu çok seviyorum. “Anne olunca anlarsın” derdi annem. Gerçekten yaşamayan bilemezmiş bu duyguyu, insan annesinin kıymetini o zaman anlıyor… 

Eşiniz evde yardımcı olur mu?

Yılın on ayı kamptayız. Ama evde olduğumuzda tabii ki eşim, yardımcı oluyor. İşleri birlikte halledip kendimize daha çok vakit ayırıyoruz.  Zaman kısıtlı olunca, kamp ortamından uzak, kaliteli vakit geçirmek istiyoruz.